Hermione'yse derslere onunla birlikte katılıyordu ama bu gün olduğu gibi sık sık evinde kalması gerekiyordu. Ailesi on üç yaşındaki kıza bir yere kadar izin veriyordu. Harry kıza yaz boyu birlikte kalede kalmayı teklif etmişti ama kız haklı olarak tüm yıl ayrı kaldığı ailesiyle birlikte durmayı tercih etmişti. Elbette Harry yaşları yüzünden bunu anlayışla karşılamıştı.

Bomboş geniş odanın köşesinde az bir yer kaplayan koltuklara oturarak Lucius'u beklemeye başladı. İksir dersinde olabilecek sarkmalar için iki ders arasına on beş dakika ara ayarlandığından ölümyiyenin gelmesine daha vardı.

Daha vakti olduğunu bildiğinden koltukta uzanıp ellerini ensesinde birleştirerek tavanı izlemeye başladı. Bir yandan da o sıralar okuduğu kitaptaki antik rünlerin şekillerini zihninde tekrarlayarak pratik yapıyordu. O an için yapacak hiçbir şeyi olmadığından en mantıklı seçeneğin bu olduğuna karar vermişti.

Birkaç dakika sonra kapı açılınca yerinde doğrulup gelen ölümyiyene baktı. Ama beklediğinin aksine Lucius Malfoy değil, Lord Voldemort gelmişti.

Kimin geldiğini fark ettiği an rahat tavırlarını bırakıp toparlanarak ayağı kalktı. Bir yandan da heyecanlanmıştı, lordu buraya geldiğine göre bu günki eğitimi onunla yapacaktı.

Heyecanla "Derse sen mi katılacaksın?" diye sordu teyit etmek için.

Lord, odanın merkezine doğru ilerlerken varisine bir bakış attı. "Bu gün biraz boş zamanım vardı, ben de varisimin eğitimiyle değerlendirmeye karar verdim."

Aslında, çocuğa söylediğinin aksine, boş vakti yoktu. Daha incelemesi gereken bir sürü ölümyiyen raporu ve yapması gereken bir çok düzenleme vardı.

Her şeyin düzenli ve programlı olduğu hayatında ilk defa hiçbir zaman yapmayacağı şeyi yaparak uykusundan birkaç saat çalması gerekecekti ama çocuğa bunları söyleme gereği duymadı.

Harry lordunun peşinden odanın ortasına ilerleyip aralarında biraz mesafe kalınca durdu, adamın talimatını bekledi. "Şimdi, bana bir Dawod laneti gönder."

Harry hazırda tuttuğu asasını gevşekçe sallayarak sözsüz bir şekilde istenilen büyüyü yaptı. Asa tutuşu Voldemort'la, öğretmeniyle tıpatıp aynıydı.

Voldemort hareket etmeye gerek duymadan yaptığı kalkanla büyüyü saptırdı. "Bir kez daha,"

Harry aynı talimatı aldığı birkaç kezden sonra adamın neden bunu tekrarladığını düşünmeye başlamıştı ama sorgulamadan talimatına uymaya devam ediyordu. Lord, gelen son laneti de karşıladıktan sonra çocuğu durdurdu.

"Şimdi yer değiştiriyoruz." Harry başını sallayarak onayladıktan sonra asasını kaldırarak hazırda tuttu. Lord Voldemort'tan gelecek bir büyüyü asasız bir kalkanla karşılayamayacağını acı bir şekilde deneyimleyeli çok oluyordu.

Laneti karşıladıktan birkaç saniye sonra Voldemort bir lanet daha gönderdi. Harry, yarım kalkanı ikinci kez yapıp büyüyü karşıladı, kalkan öncekinden daha çok zorlandığında kaşlarını çattı. Lordunun aynı laneti gönderdiğinden emindi, iki büyünün gücü arasındaki farkın ne olduğunu anlayamamıştı.

Teyit etmek istercesine, "Bu da Dawod'du değil mi?" diye sordu. Kızıl gözlü adam çocuğa bir an için sırıttıktan sonra, yüzüne genellikle öğretici bir konuşma yapacağı zamanlarda kullandığı ifadeyi takındı.

"Lanetlerin güçleri, büyücünün motivasyonuna göre değişebilir. Örneğin elinde asası alan bir büyücüye yaptığın basit bir expelliarmus büyüsü rakibini silahsızlandırması gerekirken bayıltabilir. Ya da adrenalin yüklü bir anda öldüren lanete karşı savaşabilir." (Y.N/ Burada iki yere gönderme yaptım biri açıkca belli ikincisi de umarım aklınıza gelmiştir :)) Bu arada bu bilgi benim uydurmam, bu konuda somut bir açıklama var mı bilmiyorum/rastlamadım ama bence mantıklı gibi.)

Slytherin Varisi (Harry Potter AU)Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora