Black And White

3K 310 143
                                    

Yazar: fauxglitter
Çeviri: Mona

Baekhyun, soğuk ve steril bir hastane odasında, kalp monitörünün sürekli  bipleyen sesiyle uyanmıştı. Her şey cehennem gibi acıtıyordu ve gözlerini açık tutmak bile acı vericiydi. Baekhyun çektiği çilenin anılarında canlanmasıyla ürkmüştü, donuk kalbi hızlanmıştı. Kısa bir süre boyunca, korku ve yoğun duyguların tümüyle dulup taşmıştı, sefil çaresiz bir hal içinde boğulmuştu. Ciğerlerine hava çekmek için mücadele ederken bile gözleri dolmuştu.

Chanyeol neredeydi?

Baekhyun, herhangi bir köşede oturmuş, kendisinin uyanmasını bekleyen Chanyeol'u görme umuduyla etrafı taradı. Şu anda hastanede olduğu gerçeği, muhtemelen Chanyeol'un, onu kurtarmak için olay yerine geldiği anlamına geliyordu. Odayı hızlı bir şekilde tarayıp boş olduğu ortaya çıkınca, kanı bir an için donmuştu. Chanyeol'a bir şey olmuş olabilir miydi? Kendisini kaçıranlar ona da zarar vermezlerdi, değil mi?

Baekhyun kısık sesle hıçkırarak ağladı ve boğazında yükselen histeriyle yatağa oturmaya çalıştı. Tam o sırada, kapı açılmıştı, bitkin görünümlü bir Chanyeol belimişti.

"Uyanmışsın!" Chanyeol hemen Baekhyun'un yanına aceleyle giderek yüksek sesle haykırdı. Saçları darmadağınıktı ve uykusuzluktan gözlerinin altında koyu torbalar vardı ancak Baekhyun'un nihayet uyandığını görünce, uyuşukluk onu ipek bir battaniye gibi bırakmıştı. Baekhyun'un gözlerini tekrar açtığını görmek içini çok rahatlatmıştı ancak Baekhyun'un küçük yüzünü bezeyen bütün yara izlerini ve çürüklerini görmek büyük ölçüde incitmişti onu.

"Artık güvendesin, Baekhyun. İyi olacaksın," diye mırıldandı Chanyeol. Baekhyun'un şakağına bir öpücük kondurdu, Baekhyun'un gözyaşlarını ve paniklenmiş ifadesi görünce nefessiz kaldı. "Şimdi buradayım, artık hiçbir şeyin ya da kimsenin sana zarar vermesine izin vermeyeceğim. Çok üzgünüm, Baekhyun. Gerçekten üzgünüm."

"İyi misin Chanyeol? Herhangi bir yerinden yaralandı mı?" diye fısıldadı Baekhyun, Chanyeol'da herhangi bir yaralanma belirtisi arayarak.

"Ben iyiyim, Baek. Benim için endişelenme," Chanyeol güven verici bir şekilde mırıldandı. "Seni bulduğumda suçlular çoktan gitmişti. Yemin ederim, bunu sana kimin yaptığını öğrendiğimde, bunu onlara ödeteceğim. Fena halde hem de." diye devam etti keskin gözleri nefretle parlıyordu.

Baekhyun ağır ağır nefes alarak gözlerini sıkıca kapattı. Chanyeol'un sıcak, tanıdık kokusu, anında rahatlamasını sağlamıştı. Chanyeol'un yanındayken, bunun üstesinden geleceğini biliyordu. Her zaman güçlü bir insan olmuştu ve hem duygusal hem de fiziksel olarak çabucak iyileşecekti. Baekhyun, ikisi için de güçlü olacaktı.

Ve sağ kolunun alçıda olduğunu anlayana kadar düşündüğü buydu. Paniklemeye başladığında milyonlarca çatışan düşünce aklından geçmişti. Neden kolunu hiç hissedemiyordu? Demir bir sopa ne kadar hasar verebilirdi ki? Baekhyun sadece parmaklarını bile hareket ettiremediği için dehşete kapılmıştı.

Bu hiç iyi olmamıştı.

"Chanyeol," Baekhyun çaresizlik içinde bağırdı. "Kolum. Kolumu hissedemiyorum. Hissedemiyorum Chanyeol! Kolumu neden hareket ettiremiyorum?"

Chanyeol'un gözleri Baekhyun'un paniklemiş sesiyle genişledi ve sevgilisini hızlıca kucakladı. "Shhh, sorun yok Baek, sorun yok. Daha dün kolunu ameliyat ettirdin. Şu anda çok güçlü bir ağrı kesici altındasın ve anestezinin henüz geçmediğini tahmin ediyorum. Ancak endişelenme çünkü doktorlar iyileşeceğine eminler. Fizyoterapi ile kol fonksiyonunun % 80'ini geri kazanabilirsin. Normal olarak yaşayabilirsin, Baekhyun. İyi olacaksın."

OF GOLD AND OBSIDIANKde žijí příběhy. Začni objevovat