42.Bölüm

2.9K 262 12
                                    

Ocak,2016
    Kış halen kapıdaysa da evleri her zaman olduğundan daha sıcaktı.Tez zamanda hayatlarının tastamam oluvermesinin mesutluğundaydı Melek.Yağız'ın ameliyatının iyi geçmesi üzerine iyileşmesi ve rehabilitasyon cevabı da çok çabuk olmuştu.Yeni evlerine geçmişlerdi apar  topar da olsa.Evde gerekli değişiklikler yapıla dursun her şeyi çok fütursuzdu.Yeni bir hayat kurmuş gibi.Ma aile tablolarının en çok sevinci Beril'den yanaydı.Daha bir nazlı daha bir mutluydu artık.

Babasının nazlı kızı.

Babası da nazındaydı onun.Evde de olduğundan hepten amadeydi ona.O,ne istiyorsa o oluyordu.Evciliklerin arananıydı artık Yağız.Koskoca adam da olsa pembe oyuncak fincanlardan kahve içiyordu,bebek pışpışlıyordu.Geç baba olmuştu ama en alasından.Bu durumdan hayli mutluydu Melek.

Hava çoktan kararmıştı.Yağız ise halen evde değildi.Alışkın olmadığından garipsedi.Islak saçlarını tararken aynada gördü Yağız'ı.Kapı pervazına yaslanmış öylece duruyordu.Kendisini izliyordu.Duymamıştı demek geldiğini.Fark ettiğini anladığında gülümsedi.

"Hoşgeldin."dedi ardını dönerek.Bir iki akşamdır geç geldiğinden önce garipsese de Önder ile biraz işlerinin olduğunu söylemişti dün.Çok üzerine gitmek istemedi.Ameliyattan önce ki stresleri yetmiyormuş gibi iyileşme süreci de zor olmuştu onun için.Şimdilerde Beril ile ilgileniyordu hepten.Belki hayatında bu kadar uzun süre sütliman,inzivada geçirmemişti.Fizik tedavinin sonrasında pek bir yere çıkmadığından evin bir odasını spor yapmak için ayırmıştı.Akşamlarını ailecek değerlendiriyorlardı artık.Onun dışında kötü olan hiçbir şeyin bahsi edilmiyordu.Buna fırsat da olmamıştı zaten.Cennet Hanım'lar Trabzon'a döneli daha birkaç hafta olmuştu.Yağız işine geri dönmek konusunda çok da aceleci görünmüyordu hayret verici bir şekilde.Melek de hiç mevzu konusu etmiyordu.Böylesinden bir hayli hoşnuttu çünkü.

    Saçlarını taramaya devam etti Melek,Yağız'dan bir cevap beklerken.Cevap vermeyince tekrar duraksadı.Kendisini öylece izleyen adamın garipliğini geçemeden "Bir şey mi oldu?"dedi.Biraz dalgın biraz kırık bir tebessüm ile kendisine bakan adama.

Yine bir şey demedi.Kafasını salladı yalnız.Bu durum garipsese de üşüdüğü için geri işine döndü Melek.Saçlarını kurutmak için ayırırken yanındaydı Yağız.Kollarının altından dolandı kolları.Oldukları yerde iyice sarmaladı onu.Oracıkta,ıslak saçlarının üstünden ensesini öptü.
"Hoşbuldum."dedi bulunduğu yerin hoşnuştuluğunda.İçindeki huzur yeni mutluluklara gebeydi Melek'te.Bugün dünden güzeldi.Yarın bugünden.Ilık ılık esti sevdası kanında,canında.

Adamın kollarının üstündeydi elleri,gözleri aynada gördüğü gözlerde.

"Yemeğe de geç kaldın bugün?"

Cevap vermek yerine kadının üzerindeki atletten arta kalan yerleri defalarca öptü Yağız.Soluklandı.Eksik kalmaya kalkışan ne varsa hayladı.

"Biraz işim vardı."dedi en sonunda.

"Ne işi diye sorayım mı?"

"Sormazsan ayıp."derken eğlenir gibiydi Yağız'ın sesi.

"Sen işlerini genellikle anlatmayı tercih etmiyorsun ya.Boşa yormayayım dedim kendimi."

"Sevmiyorum diyelim ona."

"Hepimizi alakadar eden şeyleri anlatmama huyunu da ben sevmiyorum,hatırlatmak isterim!"yine bir nükteleme sonunda

"Unutur muyum hiç?"dedi Yağız.

"Bilmem."

Kendine çevirdi kadını.Şakaklarına değdi dudakları.

"Unutmam."dedi Yağız.Melek üstünü hala tam olarak giyinmemiş,saçları hala yaş bir vaziyette sarıldı adama.Bahse konu olan karanlıkları aydınlandı.En büyük karanlığı,hasretti!

Kod Adı:KILIÇWhere stories live. Discover now