54.BÖLÜM (Oğlum?)

1.8K 74 9
                                    

Aynadaki yansımama baktım bir mühlet. Ellerim küpelerimin üzerinde işimin bitmesine rağmen amaçsızca oyalandı. Yüzümü inceledim. Tepkisizce kendime bakıyordum.

"Ada?"

Benden ses gelmeyince yataktan ayağa kalktı. Arkama geçtiğinde aynadan gözlerimiz buluştu.

"İyi misin?"

Endişe saçan gözlerine gülümsedim. Beni düşünmesi, merak etmesi güzel bir şeydi. Kısa bir zaman arkadaş olsak da fazla şey paylaşmıştık. Onu seviyordum.

"Bana neden öpecekmiş gibi bakıyorsun?"

Sorusuyla sesli güldüm. Hafifçe öne doğru eğilmek zorunda kalmıştım. Ona döndüm. Gözalıcıydı. Bu gece birlikte dışarı çıkacaktık. Benimle erkek arkadaşını tanıştıracaktı. Bana hep anlattığı kişiyle sonunda konuşma fırsatım olacaktı. Onu hiç görmediğim halde Aleyna sağolsun hakkında çok şey biliyordum. Bildiğim en önemli şeylerden biri de birbirlerini ne kadar çok sevdikleri.

"Bu akşam fazla güzelsin!

Aman Allah'ım Savaş kim bilir nasıl aşk sözcükleri sıralayacak."

Kaşlarımı kaldırıp ona baktığımda söylediği şeyleri yeni farketmiş gibi suratını ekşitti.

"Ama Savaş Ulusoy iltifat etmez."

Ayaklarıma siyah topuklu ayakkabılarımı geçirip siyah bağcıklarını bacaklarıma sardım. Çok güzel duruyordu.

-Aslında yeri geldiğinde romantik olabiliyor.

Söylediğim şeyle kaşlarım çatıldı. Romantik olduğu anları sayıyordum. Ama genelde biz kedi köpek gibiydik. Ellerimle dalgalı saçlarımı havalandırdım. Fazla uzamışlardı.

"Hadi inelim."

Başımla onaylayıp merdivenlerden aşağı indim. Siyah kalın askılı bir elbise giymiştim. Elbisenin etek uçlarında hafif dantel vardı. Çıplak bacaklarımı saran topuklumun siyah bağcıkları güzel bir görüntü sunmuştu.

"Keşke açık renk giyseydin."

Söylediği şeyle gözlerim siyah elbiseme indi. Aklımda rüyamdaki kızın cevabı belirdi. Daha doğrusu küçük Ada'nın cevabı.

"Siyah kan lekesini belli etmez."

Ürpererek Aleyna'ya döndüm.

-Odada beni ne halde buldun. Tekrar söyler misin?

Aslında bana anlatmıştı ama o zamanlar etkisinden çıkamamam olsa gerek dinlememiştim. Kulaklarımdaki uğultu yeni yeni geçmişti.

"Dolabının önünde baygın yatıyordun. Neyseki ninen gelmeden uyandın."

Tepkisizce dinledim.

-Kan şekerim düşmüş olmalı.

Heyecanla bana döndüğünde gülümsedim. Bu sıkıcı konudan uzaklaşacak olması hoşuma gitmişti. Moralimi yerine getirmek için elinden geleni her zaman yapıyordu.

"Bizi orada bekliyorlar. Umarım Savaş ve Batu iyi anlaşmıştır."

İkisini yan yana getiremiyordum ki. Aleyna'nın anlattığına göre Batu mülayim, sakin, hayata pozitif bakan, neşeli bir insan. Savaş'ı düşündüğümde bu özelliklerin tersini aklıma getirmem yeterli. İkisi birbirine çok zıttı. Umarım iyi anlaşırlar.

"Seninkiyle orada buluşmak için baya ısrar ettik."

Ona inanmıyormuş gibi bakınca ellerini havaya teslim olur gibi kaldırdı.

SİYAH MEŞALE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin