43.BÖLÜM (Şimdi Başlıyor)

3.5K 176 18
                                    

"Küvette kendini boğmak yerine neden boğazını kesmiyorsun?"

Gözlerim irileşirken ellerimle boğazımı yoklama ihtiyacı duymuştum. Ama yumruğumu sıkarak bu arzuyu bastırdım. Yaklaşıp iki parmağını çıplak boğazımda gezdirdiğinde yutkunamadığımı fark ettim. Dikkatimi temas halinde olan parmaklarından çekerken soğuk konuşmasına aynı tonda devam etti.

"Yani sincabım intiharında çeşitleri var. O yüzden aklında böyle birşey varsa seçeneklerin arasından küveti çıkar."

Banyodan çıkışını izlerken arkasıdan bağırdım.

-Tavsiyeni aklımda bulundururum

Son kez senin sözünü dinliyorum Savaş Ulusoy...

Cam kırığını titreyen parmaklarım arasında tutmakta zorlanıyordum. Buna rağmen bunu yapacak cesareti kendimde buluyorum. Peki doğru birşey mi yapıyorum?

Kesinlikle hayır. Ama artık bunlara dayanamıyorum. Bu yaşadıklarımı kaldıramıyordum.

Evdeki sessizlikten cesaret alarak işime yoğunlaştım. Cam kırığı bileğime temas ettiğinde ürperdim. Yalnızca tek bir hareketime bakıyordu. Sanki kanlar özgürlüğüne kavuşmak için bileğime toplanmıştı. Belkide onlar bile bedenimi terk etmek istiyor.

Gözlerimi kapattığımda sert kapı sesi beni olduğum yere çiviledi. Savunma yapmak istercesine ayağa kalkıp camı ona doğrulttum. Sanki ona birşey yapabilecekmişim gibi!

İç sesim o duymak istemediğim cümleleri sarf etti.

"Kendine kıyıyorsunda ona mı kıyamıyorsun!"

Hayır ona da zarar verebilirim!

İç sesimle inatlaşmamdan tamamen habersiz önce bana baktı sonra elimdeki cama.

"Bırak onu Ada!"

Başımı sağa sola salladım. Daha sıkı kavradığımda elimde ılık sıvılar baş göstermişti. Acıyı görmezden geldim.

"Noluyor sana? Napmaya çalışıyorsun!"

Gözlerinde endişe vardı. Ama bunu belli etmek yerine bana bağırmayı tercih ediyordu.

-İntikamını alman için yardım ediyorum!

Elimin hizasındaki parkede kan yavaş yavaş yayılıyordu. Bana yaklaştığında "Ne intikamı?" diye fısıldadı.

Kaşlarımı çatıp gelme diye bağırdım. Onun için bir kozdum ve beni kaybetmek istemiyordu.

-Ben herşeyi biliyorum! Annenin intikamını almak için benimlesin. Söylesene bu kadar düştün mü!

"Ne?"

Böyle bir tepki verirken hıçkırdım. Bana doğru iyice yaklaştı. Aramızdaki mesafe yok denecek kadar azdı. Cam boğazına temas ederken kanım göğsünden aşağı akıyordu. Elimde olsa bu camı boğazına saplardım ama yapamıyorum. Kendini bana iyice yaklaştırdığında parmaklarım camı bıraktı. Sanki ona itaat ediyor gibiydi.

"Neden bahsettiğin hakkında hiçbir fikrim yok ama aslının olmadığına eminim."

Yutkundum. Yere düşen cam tok sesler çıkardı. Sanki yeni yeni kendime geliyordum. Hasan'ın tüm dedikleri beni delirtmişti. Kontrolümü kaybetmiştim. Ama hala kafam karışık. O bir nevi beynimi yıkamıştı.

-Hasan geldi.

Şaşırdığı bariz ortadaydı. Kollarımı kavradı.

"Sana birşey yaptı mı?"

SİYAH MEŞALE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin