60.bölüm

2.7K 110 7
                                    

Herkesten özür dileyerek başlıyorum. Her seferinde daha hızlı olacağım deyip daha geç atıyorum. Hakkınızı helal edin. Ameliyat telaşım vardı. İyi bir hastane ve doktor arıyordum. En sonunda bulup ameliyat oldum fakat ağır bi ameliyat oldu benim için kendimi toparlamam uzun sürdü. Bu süre zarfında ne bir şey yazdım nede bir şey paylaşa bildim. Yeniden herkese özür diliyorum.

İkinci olaraktan Yen'i hikayeme bakmayanlar varmış hala lütfen bakarsanız sevinirim. O benim abimi beğenen ve okuyan arkadaşlarımızın Kadim Aşk'a bayılacaklarını düşünüyor😇 sizleri seviyorum iyi okumalar 😇

Büyük bir sessizlik sarmıştı ailemizi abimin hastaneden çıkışına sevinsekte Emir'in yaptığı aklımızdan çıkmıyordu. Hastaneden çıktığımızdan beri hepimizi geren bir sessizlik hakimdi. Ben Ateş olmadan dışarı bile çıkmıyordum. Gündüzleri ziyaretime gelen Berfin, Emir ile arada değişiklik oluyordu. Doğum yapmam artık büyük bir risk taşıyordu. Doğuma kadar daha az geziyor stresten uzak duruyor ve kendimi yormuyordum. Zaten istesemde hiç bir şey yaptırmıyorlardı. Bir kaç ay böyle sabretmem gerekiyormuş. Hastanede yokluklarını hissettiğimde kendimi kaybettiğim ve değerlerini bir kez daha anladığım bebeklerimi gün geçtikçe yeniden ve daha iyi hissetmeye başladım. Zaten en büyük dostlarım ve en çok vakit geçirdiklerim oldular. Bütün gün onlarla konuşuyor duruyorum. Birgün bana cevap verirler diye bekliyor ama böyle bir şey olursa kalpten giderim diye kendi halime gülüyordum ki açılan kapı ile karnımı kapatıp gelene baktım.
"Rahatsız etmedim değil mi?" Diye sessizce içeri giren Ayşe teyzeye gülümseyip
"Gel teyzem gel çocuklar ile konuşuyordum" deyip karnımı gösterdim.
"Ah deli kızım benim çocukları besleme vaktin gelmiştir o zaman nerede yemek istersin bahçeye indireyim seni"
"Haklısın ama abartma Ayşe teyze ben inerim"
"Olmaz valla Ateş ağam öldürür beni"
"Bana ağa deme diye sana kaç kere söyleyeceğim Ayşe teyze" diye içeri giren Ateş ile gözlerim parladı.
"Kusura bakma oğlum ağız alışkanlığı"
"Ona kızım diyorsun ama " diye beni işaret edince kahkahayı bastım.
"Allahım çocuk musun sen oğlum?" Diye isyan edince hep birlikte gülmeye başladık.
"Hadi ben aşağıya iniyorum sizde gelin yemek hazır olur birazdan" deyip odadan çıktığında Ateş'e baktım. Gülerken kısılan gözlerine bir kez daha aşık oldum.
"Senin bu saate ne işin var burada"
"Evim değil mi kızım istediğim zaman gelirim"
"Hayır işe gittin ya sen geç gelicem dedin sabah" dediğimde gülümseyip
"Öğle yemeğini hatunumla yiyeyim dedim"
"Hala alışamadım şu hatunum lafına tamam çok güzel ama garip geliyor bazen"
"Ne diyeyim çirkin cadım nasıl?"
"Yaaa" diye ağzımdan çıkan tatlı ve duygusal sese karşılık sıkıca sarıldı.
"Özledim seni" deyip saçlarımı kokladı ve ardından boynuma bir öpücük bıraktı.
"Bende öyle" dediğimde sadece kokusunu içime çekmekle meşgüldüm. Hep böyle mutlu ve huzurlu olmak istiyordum.
Ateş'in çekilmesi ile öylece ona baktım. Başını karnıma yaslayıp
"Siz nasılsınız bakalım?" Diye konuştuğunda kalbimde bir kelebek kanat çırpıp özgürlüğüne ulaştı.
"Gün geçtikçe varlıklarını daha çok hissediyorum"
"Bende öyle" dedikten sonra doğrulup alnıma bir öpücük kondurdu.
"Başıma gelen en güzel şeysin Zeyşan"
"Sende öyle" dediğimde dudağıma ufak bir buse kondurup.
"Hadi yemek yemeğe" diyerek koluma girip beni aşağıya kadar indirdi. Bahçede hazırlanan sofraya baktığımda karnımın acıktığını hissettim.
"Çok acıkmışım ya" diye küçük bir itiraf kaçınca ağzımdan
"Çocuklarımızı aç bırakma Zeyşan!" Diye tatlı bir azar yemiştim. Gülümseyip masaya oturduğumda Ayşe teyzenin yaptıklarını görünce ağzım açık kaldı
"Ne güzel şeyler yapmışsın teyzem"
"Afiyet olsun kızım"
"Hadi sende gel sofraya"
"Ben tokum kızım siz yiyin"
"Olmaz ama öyle ayrı"
"Olur olur ben yaparken doydum zaten siz yemeğinizi yiyin ben içerdeki işlerimi yapayım"
"Tamam o zaman sen bilirsin" gülümsedikten sonra içeri geçtiğinde ortada duran sarmalara saldırmam bir oldu. Ben yemek ile boğuşurken yan tarafımda bana komik bir şey varmış gibi sırıtan kocama baktım. Ağzım dolu olduğu için mimiklerimi kullanarak  ne var diye sordum.
"Kıtlıktan çıkmış gibisin yavaş ye önünden almıyorum"
"Komik değil! Bebeklerim acıkmış benim suçum değil"
"İyi öyle olsun ama sen yinede yavaş ye mideni mahvetme"
Tamam anlamında başımı sakladıktan sonra önümdeki böreğe geri döndüm....

Aradan geçen süre zarfında üniversite sonuçları açıklanmıştı. Berfin Mardin'den gitmeyecek Uras ile aynı üniversitede okuyacaktı. Hemşirelik bölümünü yazmayı düşünen Berfin aldığı puanla bu isteğini de garantilemiş oldu. Artık geriye sadece mezuniyeti düşünmek ve bu telaşayı atlatmak kalmıştı. Her gün gelip yeni bir elbise yeni bir saç modeli gösterip duruyor ama istediği modeli bulamıyordu. Emir ise sadece okul ve dersleriyle ilgileniyor arada da beni ziyaret edip duruyordu. Son olaylardan beri yüzünün güldüğünü görmek çok zor olmuştu. Hala yaşadıklarının etkisini atlatamamıştı. Mardin belki ona ağır gelmişti ama o pes etmeyip dik bir şekilde ayakta duruyordu. Gün geçtikçe herkes toparlanıyor yavaş yavaş herkes kendine geliyordu. Demir abim çoktan işlerin başına dönmüş. Büşra Konak'ta gelinlik yapmakla uğraşıp bundan memnun oluyordu. Şuan tek istedikleri bir çocuktu ve ben inanıyorum ki oda yakın zamanda gerçekleşecekti. Her şey yeniden yoluna gidiyorken hiç bir şeyin bunu mahvetmesini istemiyorduk.

Ve ben yine bu akşam Berfin ile uğraşacaktım. Ateş'in geç geleceğini duyunca yanıma gelmek istedi. Neymiş evde tek başıma kalmayayımmış yalan sırf elbise seçemedi diye gelecek yanıma diye düşününce istemsizce gülümsedim. Çok şükür ki yanımızda bizi güldüren birlikte olmayı sevdiğimiz insanlar var.
Salonda bir paket çikolatayı yedikten sonra kapı çalmıştı. Kapıyı açan Ayşe teyze Berfin'i görünce önce hoşgeldin edip sarıldı. Berfin içeri doğru gelirkende
"Sakın yorma kızı bak! Bunaltma ökafasını"
"Aaa ben onu hiç yorar mıyım?"
"Tabi tabi" diye tatlı azarını yiyen Berfin koşarak yanıma gelmiş sıkıca sarılmıştı.
"Çok özledim"
"Dün yanımdaydın ya"
"Olsun yinede özledim"  dediğinde gülmeye başlamıştık. İlk önce gününün nasıl geçtiğinden bahsetmiş peşinden Uras ile konuşmalarından sonra birden durulup
"Zeyşan seni boğmuyorum değil mi? Hep ben anlatıyorum. Sen hiç konuşmuyorsun bir şeylerden bahsetmiyorsun."
"Yok canım olur mu öyle şey sadece benim senin kadar sosyal bir hayatım yok senin hızına yetişemiyorum"
"Anladım bak sıkıldığında bunaldığında bana söyle hem derdini de dinlerim ben" dediğinde gülümsedim.
"Biliyorum canım merak etme"
"Tamam o zaman sana bugün bulduğum ve giymeye karar verdiğim elbiseyi gösteriyorum"
"Sen şakasın? Bu çok güzel kızım"
"Değil mi?" Başımla onayladıktan sonra Berfin'den kopan kahkaha ile Sevinci karşısında gülümsemeden edemedim. Bir müddet daha mezuniyet hakkında konuştuktan sonra bebeklerin durumuyla ilgilenip onlarla konuşmaya başlamıştı. Onun bebeklerle olan bu tatlı sohbetini çalan kapı bölmüştü. İçeri gelen Emir ile gülümseyip yanımıza gelmesini söyledim.
"Mezuniyet dedikodusu bitti değil mi? Bitmediyse sonra geleyim"
"Yaaa Emir!"
"Bitti bitti gel buraya"
"Nasıllar bakalım dayılarının bebişleri"
"İyiler çok şükür" dediğinde elini karnıma koyup her geldiğinde yaptığı gibi sessizce fısıldadı
"Özür dilerim"
Her seferinde bunu yapması beni derinden etkiliyordu. Biz onu çoktan affetmiştik ama o hala kendini affedebilmiş durumda değildi. Bebeklerim ile konuşması bittiğinde beni öpüp Berfin'e döndü.
"Seni almaya geldim. Eniştem birazdan gelir zaten hadi bizde eve gidelim"
"Tamam" diye hiç itirazsız şekilde kalkan Berfin'e şaşırmıştık. Her akşam ayrı bir sorun çıkarıp daha fazla kalmak isterdi.
"Ne oldu buna"
"Elbise buldunuz mu?"
"Evet bulduk"
"Tamam iste senle işi bitmiş" dedikten sonra gülmeye başlayınca bende güldüm
"Çok kötüsünüz"
"Hadi ablacım görüşürüz" dedikten sonra son öpücüklerimizde alıp gidişlerini izledim.
Onların gitmesiyle bende koltuğa uzanıp günün değerlendirmesini yaptım. Yine evdeydim, yedim, içtim ve yattım. Deyip gülümsedikten sonra gözlerimi dinlendirmek adına yumdum.

Kısa oldu biliyorum ne olur kusura bakmayın ;) daha güzel bölümler gelecek😇 beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayalım 😘

O BENİM ABIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin