İyi Olan Kazansın! 3. Bölüm 3. kısım

Почніть із самого початку
                                    

'Vaaayyy, gece hayatının özlemini mi çekiyorsun Asya'cım?'

'Haaa evet, bar, disko, sabahlara kadar dans dans dans :)))))) ddd Suat yaaa, yapma Allah aşkına sanki beni tanımıyorsun :)'

'Tanıyorum canım, sadece takılıyorum :)) Bu arada ufak bir düzeltme yapayım, farkındaysan bir aydan fazladır her gece beraberiz. Bu da benim gecelere akan bir adam olmadığımın göstergesi. Bilmem anlatabildim mi?'

'Evet :))) Ben de öğrenciler sürekli şikayet ettikleri için biliyorum. Haklı oldukları yanlar var, yoğun geçen günün sonunda okul dışında farklı bir yer arayışındalar. En azından sohbet edip stres atacakları kafe ya da benzeri bir eğlence merkezine ihtiyaç duyuyorlar. Tabii onlar genç, çocukların kanları kaynıyor.'

'Haklısın yaşlı dostum :)'

':))))'

'Eee, hadi ama sadede gelelim artık!!! Hala sorunla ilgili dişe dokunur bir fikir edinemedim.'

'Tamam... İzninle asıl konuya geçmeden önce biraz geriye gideceğim. Tayinimin çıkmasını çok istiyordum Suat, çalışma hayatıyla ilgili büyük hayallerim vardı. Kendimi bildim bileli kitaplar en iyi dostlarım oldu, o yüzden çok heyecanlıydım. Çocukluğumdan beri sakin bir yapıya sahip olduğum için başka bir meslek düşünemiyordum.'

'Şaşırmadım.'

':)) Nihayet muradıma erdiğim ilk günler, sevdiklerimden ayrılmak ve soğuk dışında hiç bir şikayetim yoktu. İş arkadaşlarımla mesafeli ama elimden geldiği kadar sıcak ilişkiler kurmaya özen gösterdim.'

'Biliyorum... Keşke onu da yapmasaydın dedirtecek kadar kişiliksiz insanlarla çalışman büyük talihsizlik.'

'Ailemden uzaktaydım Suat, üniversiteyi de yanlarında okuduğum için ilk defa farklı bir ortama giriyordum. Kullanıldığımı anlayana kadar, kabul görme arzusu ve zor durumlarında yardımcı olduğumu düşünerek ricalarına itiraz etmedim. Sonrası malum, minnet duyacakları yerde bir süre sonra bunu hak olarak görmeye başladılar. Bu arada iş işten geçmişti, müsait olmadığımı söylediğim her sefer, önce ısrar ardından da düşmanca davranmaktan geri kalmadılar. Hiç yoktan, yeri geldiğinde kendi elleriyle beni yalana sevk ettiler.'

Ekranda beliren yazıları okuyarak, "Siktir!" diye bağırırken, zarif bir doğaya sahip olan genç kızı daha fazla kırmanın yersiz olduğuna karar verdi. Bir yandan söylendiği sırada, punduna getirebildiği takdirde o asalak sürüsüne yapacaklarını hayal ederek kendi hırsını körüklemeye devam etti.

"Şeref yoksunları, iyi bulmuşlar birbirlerini! O kız size iki beden büyük gelir, koruyup kollayacağınıza yaptığınız haysiyetsizliğe bak... Ah be Yaren'im, herkese karşı bu kadar iyi olmak zorunda mısın, sen kendini hiç düşünmez misin? Kırılırsa kırılsınlar, layık olmayan insanlar için çektiğin sıkıntıya değmez."

'Asya, şu kan emiciler hakkında konuşunca ister istemez bileniyorum, iyice sinirime dokunmaya başladılar. Keşke ipleri baştan kopartsaydın... İdareyle bu konu hakkında konuşmayı hiç düşünmedin mi?'

'O iş öyle kolay değil... Dörde karşı bir kişiydim, hepsini karşıma almaya cesaret edemedim. Çok rahat yalan söylediklerine şahit oldum Suat, hem de defalarca. Aynı karaktere sahip oldukları için zora düştükleri bir durumda birleşeceklerine emindim. Sonuç olarak yapamadım, hiç böyle bir tutumla karşılaşmamıştım, o yüzden nasıl insan kullanılır bilmiyordum. Üniversite hayatımda uyanık diye nitelendirebileceğim arkadaşlar vardı, ama bunlarla kıyas dahi edilemezdi. Kendi aralarında çok iyi geçiniyor gibi göründükleri halde, biri odadan çıkar çıkmaz arkasından konuşmaktan utanmıyorlardı. Bana çok yabancılar, okuyan insanların farklı olması gerektiğini düşünürdüm.'

'Maalesef ahlak sahibi olmak okumakla elde edilmiyor. Bunlar, eşekliği baki kalanlar.'

'Galiba :)))))) Çok hoşsun :))'

':))) Eee!!??'

'Kıdemli ve evli olduklarını savunarak önceliği aldıkları yetmiyor gibi türlü mazeretlerle kendi aralarında tartışıp nöbetlerini ayarladıkları halde bir türlü yakamdan düşmediler. Her seferinde gelecek ay senin yerine tutarım söylemleri bile son yıl rafa kalktı.'

'Hayal kırıklığına uğradın değil mi?'

'İdealistliğim törpülendi diyelim :) Zamanında bir hocamız, 'Şimdi her şeyi bildiğinizi zannediyorsunuz ya, çalışmaya başladığınızda ilk şokunuzu yaşayacak ve hayatın gerçeklerini öğrendikçe asıl olanı anlamaya başlayacaksınız.' demişti. Tabii ki abarttığını düşünmüştük, gel gör ki kadın çok haklıymış.'

'Şanssız bir başlangıç yapmışsın Asya, seni çok iyi anlıyorum.'

'Sanırım öyle oldu... Sonuç olarak, haftada bir olan nöbetim sayelerinde iki bazen üçe, ayda en fazla iki olan hafta sonu nöbetim ise beşlere kadar çıktı. Karşılığında da kütüphaneyi kullanan öğretim üyeleri ve öğrenciler arasında tanınan bir sima haline gelmeye başladım.'

'Sorun bu muydu?'

'Kısmen bu sebeple ortaya çıktı.'

Bir yandan genç kızın yazdıklarını okuyan genç adam, tek eli klavyede, önünde açılan sayfayı incelemeyi sürdürerek, merakla yaşadığı yer hakkında bilgi edinmeye çalıştı. Resmini görme hevesiyle personel bölümüne girince, ismini bulmasıyla heyecanlandığı kadar fotoğrafı olmadığı için hayal kırıklığına uğradı. 'Nasıl olsa onu da bulurum, Asya Yaren ÖZKUL Hanım!' diye düşünürken, genç kızın son yazdıklarını okuyunca sinirle irkildi.

"Haass siktir!.."


%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%


Biri bana dur desin :)) Hafta sonu müsaittim yazabildiğim kadarını bekletmeden atayım dedim. Her zaman yapamasam da memnun olduğunuzu umuyorum. Yeni bölümde görüşmek üzere ben Emrin Olur! u yazmaya kaçayım, bekleyenler var :)) Sevgiler...



Gül'e Ait  (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now