SEZON FİNALİ (SEZON SONU) ZAMAN HERŞEYİN İLACI MIDIR?

1.5K 99 5
                                    

Her gidiş bir dönüşün habercisidir.

Büyük bir korkuyla gözlerimi açtım. Ellerimi başımın üzerine koyup bir süre sessizce ağladım.

Gördüğüm rüyanın hayra alamet olması için rabbime dua ettim,hayra yordum.

Cama gelen tıkırtı sesiyle irkildim.Ürkek bir şekilde perdenin ucundan başımı çıkardım.Ama kimse yoktu. Sadece gökyüzünden ay aşığı süzülüyordu pencereye.

Pencereyi açtığımda mermerin üzerine konulmuş kağıdın üzerinde taş vardı.

Ellerimin titremesine aldırış etmeden kağıdı elime alıp pencereyi hızla kapattım.

Perdeyi çekip yatağıma oturdum.Bu saatte kim böyle bir şeye cesaret edebilirdi ki?

Beni rabbimden ve annemden başka kim düşünebilirdi ki? 

Cevapsız sorular beynimde yer edinmeye başlamıştı bile şimdiden..

Cesaretimi toplayıp hızla kağıdı açtım ve okumaya başladım.Okudukça kelimeler boğazıma boğazıma düğümlenmeye kalbim acımaya atmamaya başlamıştı sanki...

-SELAMUN ALEYKUM:

Rabbimin bana en güzel hediyesi,kalbimin anahtarı.Arka bahçede seni bekliyorum.Sana veda etmek istiyorum.Biliyorum ki sana veda etmezsem içimde bir uhte olarak kalacak.

Eğer gelirsen bu garip kalbime bir umut olacaksın. Seni bekliyorum....

(AHAD)

Kağıdı elimle buruşturup oturduğum yerden kalktım.Feracemi giyinip örtümü yaptıktan sonra sessizce kapıyı açıp anahtarı alarak kurstan çıktım.

Arka bahçeye doğru adım attıkça kalbimin acısı daha da tazeleniyordu.

Ve o an onu gördüm.Sırtı bana dönük bir şekilde sakalıyla uğraşıyordu.Belli ki canı bir şeye sıkkındı.Adımlarımı hızlandırarak ahadın yanında buldum kendimi.

Gözlerimi yere sabitledim.Onun gözlerine bakarsam eğer yanardım,haram sevdanın ne kadar çok günah olduğunu bildiğim halde böyle bir günaha girmem şeytana uymam benim için çok kötü olurdu.Benim içinde onun içinde...

Zoraki bir tebessümle:

-Beni ne için çağırdın? diye sordum.

Ahad geldiğimi daha yeni görüyor olacak ki bana doğru döndü.

-Aslında bben nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum.Tamam söylüyorum.

Allahım  sen yardım et.Ben ben afrikaya gidiyorum!..

deyince sabitlediğim başımı kaldırıp ahada dolu gözlerle baktım.

Sert bir yutkunmadan sonra:

-Bunu bana neden söylüyorsun ki?! deyiverdim.

Ahad söylediğimle hayal kırıklığına uğramış olacak ki elini yumruk yapıp yerdeki kaldırım taşına sinirle vurdu.Eli kanıyordu ama umrunda değildi.

Onun daha fazla acı çekmesine izin veremezdim.Cesaretimi toplayıp endişeyle:

-Elin kanıyor hemen bir pasuman malzemesi getireyim dedim ve tam gidecekken beni kolumdan sıkıca tuttu,daha sonra bıraktı.

Gözlerinden akan yaşlar onun sakalını ıslatmış benimde kalbimi hüzünlendirmişti.

Kalbime cam kırıkları gibi işleniyordu acı..

İki dakika sonra cebinden çıkardığı mektubu bana uzattı,elime aldıktan sonra gitti.

O anda yağmur yağmaya başladı ve şarkı kulaklarımda yankılanırken kapının önüne düştüm ve gözyaşlarım yağmurla karıştı.

KURS YOLU (Tamamlandı)Opowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz