HERŞEYİN HAYIRLISI

2.8K 224 113
                                    

Acele işe şeytan karışır diye boşuna dememişler değilmi?Hiranur diye kendime söylenmeye başlamıştım,Annenin lafını dinlemezsen böyle olur işte çok iyi oldu,ne mi oldu?,Hiranur bir ilke imza attı.Annesi"Acele etme kızım yetişiriz"desede dinlememiştim.Anne lafını dinlemezsen böyle olur işte.
Otobüse yetişmek için koştururken yağmur suyuyla dolan çukuru görmemiş ve yere kapaklanmıştım.

Anneme doğru yüzümü çevirdiğimde bana hafifçe gülümsediğini gördüm.Gülmeye çok hakkı vardı.
Annem bana elini uzattı,bende zar zor doğruldum.Feraceme göz gezdirdiğimde hali perperişandı.Feracem adeta saksıdan taşmış suyu andırıyordu.
Allaha sonsuz şükürler olsun ki benim sakarlığım somalilere gidecek yardım derneğine bağışlayacağımız paraya birşey olmamıştı.Ben anneme şimdi parayı götürüp derneğe bağışlayalım desemde annem:
-"Hayır kızım bu kış gününde hasta olursun Allah korusun,hadi yağmur hemşirenin evine geri dönelim,yarın gidip parayı derneğe bağışlarız."
Anneme gerçekten hak verdiğimi yolda yağmur yağmaya başlayınca anladım.Neyse ki eve az bir yol kalmıştı.Annem anahtarla kapıyı açtı.

İlkönce benim içeri girmemi istedi.
Çünkü ben sudan çıkmış balığa dönmüştüm.Eve girdim.Kıyafetlerimi değiştirip feracemi çamaşır makinasına yerleştirdim.Ve makinayı çalıştırdım.Dişlerimi fırçalayıp abdestimi aldıktan sonra koltuğa oturup doğalgaz peteğine sıkı sıkı sarıldım.Bu gerçekten bana iyi gelmişti.Dışarıda çok üşümüştüm,hatta şu anda titremem yeni yeni geçiyor.
Annem mutfaktan elinde çay tepsisi ile geldi.Çaydan bir yudum alınca içimi ısıtmıştı.Birde çayın yanında bisküvi olunca olunca daha bir ayrı lezzetli oluyordu.Bence evet sende denemelisin.Yağmur eşliğinde çayımızı yudumlarken ben bisküviyi çaya batırdım,bir iki üç..diyemeden bisküvi çayın içine düşüverdi.

En sevmediğim en korktuğum şey başıma gelmişti.Bisküvi görünce içimdeki çocuk ortaya çıkmış ve mutlu olmuştum,şimdi mutluluk hormonlarım yerini sinire bırakmıştı.Ne kadar çok seviyorlardı yer değiştirmeyi.Şimdi bu bebek mamasına dönmüş çayı içmek zorundaydım.Zorla mama yedirilen bebekleri sanırım çok iyi anlıyorum.
Allah'ım sen yardım et hemen bitsin bu çay.Ağzımı açıp üç yudumda çayımı hızlıca içtim.Allah'tan hızlı içtiğim için çay boğazımda kalmamıştı.

Tepsiyi mutfağa kaldırıp bardakları bulaşık makinasına yerleştirdim.Odaya geçtiğimde ne zamandan beri ezberlerimi tekrarlamadığımı farkettim.Raftaki Kuran-ı Kerim'i aldım,koltuğa oturarak ezberimi tekrarladım.Kuran-ı Kerimi belimden yukarı tutmaya özen gösterdim.Çünkü Kuran-ı Kerim bambaşbka bir kitaptı,içerisinde Allahü teâlanın ayetleri vardı.Peygamber efendimiz ve sahabelerin Kuran-ı kerime değer verdikleri gibi bizimde değer vermemiz gerekli.Tekrarladığım ezberlerimi anneme dinlettikten sonra kuranı kerimi kapatıp Allahü Teâlaya dua ettim.
-"Rabbim bizleri senin yolundan ayırma,bizleri şirk koşmaktan,insanların kalplerini kırmaktan sakın,içimizden geçen ne hayır dualarımız varsa hayırlısıyla kabul eyle,bizleri şeytanlaşmış insanların şerrinden şeytanların ve cinlerin şerrinden koru,bu dünya bizim için bir imtihan bunu biliyoruz,bizlerin bu imtihandan hakkıyla kazanarak çıkmamızı nasip eyle.Ezanlarımızı dindirme.Devletimize zeval verme ya rabbim hakkımızda hayırlısı neyse onu nasip eyle,ölmüşlerimizin Ruhuna El Fatiha me selavat."

Fatiha suresini okuduktan sonra salavat çekmeyide ihmal etmedim.
Öğle ezanı okunmaya başlayınca toparlandım,başörtümü düzeltip annem ile birlikte hem ezanı dinledik hemde içimizden ezanı tekrar ettik.

Öğle namazımızı Tâdili Erkân üzere kıldıktan sonra annem:
-"Kızım bugün yağmur ablan işten yorgun gelecek,birde bize akşam yemeği hazırlayıp yorulmasın,bana yardım edermisin?gel akşam yemeğini beraber hazırlayalım."
-"Tamam anneciğim"dedim ve mutfağa girdik.Ayağımıza terlikleri giydik.

KURS YOLU (Tamamlandı)Where stories live. Discover now