Bölüm 54

32 11 0
                                    

Kayıp(54.bölüm)

Gece Prof.Hambert ve Rudolf'un önderliğinde özel tim sahilde Fredric'e karşı pusu kurdular. Herkes bir tarafta saklandı. Bir saate yakın beklediler. Ne gelen oldu, ne giden. Fredric Rudolf'un kaçırılmasından anlamıştı tuzak kurulacağını. O yüzden silahları getiren teknenin kaptanını arayıp sahile gelmemesini söyledi. Sevkiyat iptal edildi.

Özel tim teşkilata geri döndü. Prof.Hambert ve Rudolf işlerini bitirip yeni kiraladıkları eve gittiler. Jhonny geç saat olmasına rağmen uyumamıştı. Güzel bir komedi filmi izliyordu. Elinde içi çekirdekle dolu bir tepsi vardı. Çekirdeklerin bazıları yere düşmüştü. Profesör hep evi kirlettiği için kızardı ona. Ve onu evlendirip kendinden uzak tutmaya çalışırdı. Çünki insanlar anne ve babalarından ayrılıp tekbaşına yaşayabildikleri an hayatı daha iyi anlıyorlar. Bütün zorluklarla tekbaşına baş ediyorlar. Hemde Jhonny'nin evlenme yaşı gelmişti. Artık iyirmi beş yaşı vardı. Bu zamana kadar işlerinden bunları düşünmeye vakit kalmamıştı. Ama artık prof.Hambert oğlu için kız aramaya başlamıştı.

Eve gelince Rudolf ilk iş olarak banyoya gidip elini-yüzünü yıkadı. Sonra mutfağa geçti. Gördüğü manzara karşısında donup kaldı. Mutfakta resmen üçüncü dünya savaşı çıkmıştı. O derece dağınıktı. Acilen savaş bölgesinden çıkıp salona geçti. Prof.Hambert'in yanına geçip kulağına fısıldadı:

"Sende benimle aynı fikirdemisin?"

Profesörde aynı şekilde fısıldayarak cevap verdi:

"Evet! Bu çocuğu çabuk evlendirmeliyiz."

Prof.Hambert'in yeni düşmanları Chin-shang ve Chin-cho onun peşinden Amerikaya kadar geldiler. Burada kaçak hayatı yaşıyorlardı. Polislerden saklanmak için devamlı yer değiştiriyordular. Geceler karanlık sokaklarda uyuyorlardı.

Bir taraftan da Elvis yardımcısı Alfred'e Lei'nin katilini bulma görevini verdi. Profesör ve Rudolf komutan Fredric'in peşindeyken Alfred'de gizlice bu görevle ilgileniyordu.

Alfred ilk önce Lei'nin üzerinden çıkarılan mermiyi araştırmak için laboratuvara gitti. Mermiyi görevli kadına verip beklemeye başladı.

Prof.Hambert ve Rudolf ise otele gidip Wilson'un sevgilisi-Marlin'i takip etmeye başladılar. Marlin masajcıydı. Wilson'lada masaj yaparken tanışmıştı. Onlar Marlin'i dinlerken, onun masaj yapmak için bir yere gideceğini duydular. Aşağıya inip görev için kendilerine verilen arabaya bindiler. Az sonra Marlin'de otelden çıkıp taksiye bindi. Onu takip etmeye başladılar.

Bir villanın karşısında durdu taksi. Marlin taksiden inip eve gitti. Kapıyı çaldı ve bir kadın kapıyı açtı. O eve girdikten iki dakika sonra prof.Hambert ve Rudolf arabadan indiler. İkisinden biri eve girmeliydi. Rudolf gitmek istemediği için profesör gitti. Kapıyı çaldı ve az önce kapıyı açan kadın açtı. "Gel, bakalım yakışıklı!" diyerek onu içeriye davet etti. Prof.Hambert içeriye girdi.

Rudolf arabada beklemeye başladı. Beş dakika geçti. Ama prof.Hambert'ten bir haber gelmedi. Bir araba daha yanaştı villanın önüne. Genç bir adam indi arabadan. "Sende mi bu villaya geldin, kardeş?" diye Rudolf'a seslendi. Rudolf bundan hiçbir şey anlamadı. Bu adam ne demek istiyor? diye bir kaç saniye düşündü. "Buradaki kadınlar çok güzel masaj yapıyor. Sonra da birlikte çok eğlenceli vakit geçiriyoruz."- dedi adam. Lafını bitirdikten sonra o da eve doğru gitti. Kapı açıldı ve prof.Hambert koşa koşa evden çıktı. Rudolf merakını durduramadı:

"Profesör, ne oldu içeride?"

Prof.Hambert arabanın kapısını açarken bir taraftanda bu soruya cevap verdi:

"Öyle şeyler oldu ki, onları şimdi anlatamam. Yolda anlatırım..."

Amerikada ne yazık ki, bu devirde insanlar daha da azmışlar. O ülkede böyle şeyler normal olduğu için ve suç sayılmadığı için insanlar sokak ortasında bile yapıyorlar.

Laboratuvarda mermi araştırması bitti. Alfred sonuçları alıp teşkilata geri döndü. Prof.Hambert, Alfred ve Elvis birlikte toplantı yaptılar. Rudolf'a ise bu görevle ilgili hiçbir şey söylemediler. Marlin'i takip etme görevini Rudolf'a devredip onu teşkilattan uzaklaştırdılar.

"Mermi '7.92x57mm Mauser' mermisi. Zastava M-76 keskin nişancı tüfeğine ait. Bundan başka kamera kayıtlarını defalarca izledim. İşin garibi o gün düğünün olduğu bölgeden bir jipten başka yabancı bir araba geçmemiş. Yani katil oraya başka bir araçla geldi. Muhtemelen bir helikopterle geldi."

Sonuçları okuyarak başladı Alfred. Sonra prof.Hambert devam etti:

"Birde bu mektuplar var. İki ay böyle mektuplar gönderildi bana. Bu cinayetle mektuplar arasında bir bağlantı olabilir. Haberiniz vardır, ben yaklaşık üç ay önce Çinde vuruldum ve beni vuran 'Liderler' konseyinin üyelerinden biriydi. Yani bu mektupları yazan daha karşıma çıkmadı benim."

Son sözü Elvis söyledi ve toplantıyı bitirdi:

"O zaman sizi Alfred'le birlikte Çin'e gönderiyorum. Gidin ve o katilleri yakalayın profesör. Alfred sen de keskin nişancı tüfeğini al ! Rudolf'a hiçbir şey söylemeyin eğer ararsa. Bu defa gerçekleri ondan saklamalıyız."...

KAYIP   Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin