Bölüm 12

305 128 15
                                    

  Kayıp(12.bölüm)

Helikopter yanardağının üzerinden geçerken İvan'ın adamları silahlarla ateş etmeye başladılar. Bu an helikopter büyük bir hızla yere düştü. Sonra yanmaya başladı. İvan'ın adamları profesör ve yardımcısının öldüğünü sandılar. Jiplerine binip gittiler.

Rudolf başını kaldırıp baygın halde olan profesöre baktı. Gözleri bir açılıp bir kapanıyordu. "Haydi kalk, profesör!" -diye seslendi. Kolundan tutup yavaşca kaldırdı. Yanan helikopterden dışarı çıkardı. Pilotu çıkarmak için geri döndü. Pilot çoktan ölmüştü.

Biraz sonra araba sesleri gelmeye başladı. Rudolf bir pick-up arabanın oraya yaklaştığını gördü. Rudolf hemen arabayı durdurup yardım istedi. Arabadaki 2 kişi profesörü arabaya bindirdiler. Hemen en yakın hastaneye götürdüler.

Doktorlar ameliyat yapmalarının gerektiğini söylediler. Yaşlı bir doktor "Ameliyat tehlikeli ola bilir"-dedi. Rudolf ne yapacağını bilmiyordu. Eğer bu ameliyat yapılırsa profesör öle bilirdi. Ama yapılmazsada kalıcı hasarlar olacaktı. Uzun uzun düşündükten sonra ameliyatın yapılmasına karar verdi. Yaşlı doktor ameliyata başladı. Bu arada da Rudolf tekbaşına Hekla yanardağına-mucizevi suyu almaya gitti.

Yanardağa yetişir yetişmez hemen suyun çıktığı yeri aramaya başladı. Yolda bir köylüye rastladı. Köylüye bakarak konuşmaya başladı.

Rudolf:

"Selam. Buralarda mucizevi bir su varmış. Nerede olduğunu biliyormusunuz?"

Köylü:

"Evet biliyorum. İsterseniz birlikte gidelim."

Rudolf:

"Olur."

Köylü önden gitti. Rudolf'ta yavaş yavaş onun arkasından gitti. Yolda köylü Rudolf'un susadığını farketti. Sıcaktan çok susamıştı Rudolf. Köylü elindeki su dolu şişeyi Rudolfa uzattı.

Köylü:

"Buyurun! Su için."

Rudolf:

"Sağolun."

Biraz gittikten sonra karşılarına mucizevi termal su çıktı. Rudolf büyük bir sevinçle suya doğru koştu. Çantasındaki şişeyi çıkarıp sudan doldurdu. Arkasını döndüğünde garip bir manzarayla karşılaştı. Onu buraya getiren, yol gösteren ve su veren köylü bir kaç saniyede yok olmuştu.

Bu sırada yaşlı doktor profesör'ün ameliyatını yapıyordu. Durumu kritikti. Kafasından darbe aldığı için zor bir ameliyattı. İlk önce narkoz verip uyutarak ameliyata başladılar. Ameliyat sırasında Prof.Hambert geçmişine gidip geldi. Rüyasında bu güne kadar yaşadığı bazı olayları hatırladı.

İlk önce eski kimya laboratuvarını hatırladı. Orada yaptığı deneyleri, keşfleri ve daha çok şeyleri...Güzel anıları, ders verdiği öğrencilerini hatırladı. Sonra 15 yıl önce Katerina isimli amerikalı bir kadınla geçirdiği günler geldi gözünün önüne. Onunla ayrıldığı gün...O acılı gün. Hayatının en kötü günlerinden biriydi.

Prof.Hambert:

"Böylemi olacaktı bu sevginin sonu? Acı bir sonmu bekliyordu bizi?"

Katerina:

"Ben istemezdim böyle olmasını, Hambert. Böyle gerekli. Ben bu ülkeden gitmek zorundayım. Belki başka bir ülkede daha güzel hayat bekliyor beni. Trenim geldi. Gitmek zorundayım. Hoşçakal, Hambert!"

Katerina hanım trene bindi. Prof.Hambert'se gözü yaşlı bir şekilde arkasından baktı. Ve en sonda ağzından o iki kelime çıktı:

"Seni unutmayacağım!"

Daha sonra Rudolf'la geçirdiği günleri hatırladı. En sonda da "ölümsüzlük iksiri"maceralarını hatırladı. Mısırı, İtalyayı, Alp dağlarını, Rusyayı, İzlandayı. Sonra uçağın düştüyü an geldi gözlerinin önüne.

Rudolf:

"Profesör, dikkat edin!" 

 Profesör:

 "Aaaa!" 

Aaaa!-diye bağırarak uyandı rüyasından. Ameliyat bitmişti artık. Rudolf elinde su dolu şişeyle yanında bekliyordu...  

KAYIP   Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin