∞ 31

1.1K 86 68
                                    

İthaf listesi;

shapeoffyou

lostsoulberry

Directioner_Avenger

ayinaltinda

silda0406

creamcakesharry



( Uzun yorumlardan ya da güzel yorumlardan seçerek oluşturuyorum. Yorum yaparak, adınızı yazdırabilirsiniz. )




Bölüm şarkısı: Harry Styles - Sign of the Times


[Sign of the times... Çok çok fazla mükemmel. Gurur duyuyor ve çok seviyorum be. Kelimeler yetersiz kalıyor. 💘🌺😍]






Geçmiş



Elimde ki dosyayı koltuğun üzerine attığım sıra içeri giren Zayn ile bakıştık. İkimizde hırslı ve başarılı bir toplantıdan çıkmıştık. Kravatımı biraz gevşettirken Zayn ise bıraktığım dosyaya bıkmışçasına bakıyordu. Haklıydı da. Yaklaşık iki aydır bu toplantı için çalışıyorduk ve baş ağrımdan dolayı sevinemiyordum bile işi aldığımız için. "Bana acilen ağrı kesici lazım dostum." Dediğinde Zayn, hak verdim. Çekmecemde her zaman hazır tuttuğum ağrı kesicileri çıkartıp odamda ki mini buzdolabından iki şişe su kapmıştım. "Tut Zayn." Diyerek şişeyi attığım da hızla yukarıdan tutmuştu. İkimizde ilacı içtiğimizde az da olsa bizi topladığında odada durmamıza gerek kalmadığını anlayıp öğle yemeği için ikimizde çıktık. "Ben Liam, Niall ve Louis'ye haber vereyim Harry. Her zaman ki restoranımıza gidelim." Dediğinde Zayn,  onu onayladım. Yemek fikri şu an baya bir cazip gelmişti. Telefonumu takım elbisemin ceketinden çıkarıp Sydney'i çaldırmaya başladım. Sabahtan beri doğru düzgün konuşamamış ve fazlasıyla özlemiştim güzel sevgilimi.

"Sevgilim," dediğinde ki  huzur dolu tını tüm bedenimi sardığında yüzümde gülümseme belirledi. "Özledim güzelim." Diyerek karşılık verdiğim zaman sesinde ki ani güzel değişim beni daha mutlu etti. Sevgim onu büyülüyordu. Ve kesinlikle karşılıksız değildi. Sydney ile biraz daha sohbet ettikten sonra telefonu cebime koydum.



∞ ∞ ∞


"Ayaklarını çek şu sehpadan koca adam!" Dediği sıra da annem, bir diğer yandan da saçımın karıştırılmasıyla gözlerimi devirdim. "Gemma!" Diyerek, Gemma'nın ellerini tuttum. Ve zafer gülümsememi yüzüme yerleştirdim.

"Tanrı aşkına, Gemma ve Harry

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Tanrı aşkına, Gemma ve Harry. Yirmi küsür yaşındasınız! Kendinize gelin artık. Sanki karşımda 13-14 yaşında ki haliniz var." Diyerek bize kızdığında annem, bakışlarımı yere odakladım. Haklıydı. "Ama anne!" Diyerek isyan etmeye başladığı sırada Gemma, kapının çalmasıyla isyanı saniyeler içinde bölünmüştü. Ayaklarımı uzattığım sehpadan kaldırıp düzgün bir şekilde oturduğum da Gemma çoktan kapıyı açmaya gitmişti. İçerden bir anda gelen "Sydney!" Bağırışlarıyla hızla oturduğum koltuktan kalkıp hole doğru adımladım. Cidden karşımda elinde tuttuğu pastane torbasıyla Sydney duruyordu. "Sevgilim." Diyerek sıkıca kollarımın arasına güzel sevgilimi aldığımda, başını boynuma yerleştirmişti Sydney. "Pasta ezilmeden alayım." Diyerek aramıza aniden giren Gemma'ya sinirle baktım. "Kusura bakma Sydney, temizlik yapmaya başlıyordum tam. Bu arada pastaya hiç gerek yoktu, çok teşekkürler." Diyerek sevgilime sarılan taraf annem olmuştu bu sefer benden önce. Hep beraber salona geri döndüğümüzde Sydney'in elini tutup yanıma oturtmuştum. Kulağına yaklaşıp, "Seni görmediğim zamanlar hep aklımdasın ve içimi bir özlem kaplıyor." Dediğim sırada hemen kızarmaya başlamıştı.

Ah Sydney, başımı döndürüyorsun sevgilim.

"Kızı utandırma Harold." Diyerek annem tarafından azar geldiğinde, deminden beri bize olan kızgınlığının geçmemiş olduğunu ses tonundan anlamıştım. "Aslında sorun değil cidden. Alıştım zaten. Şey ben bir elimi yüzümü yıkasam iyi olacak." Dedi Sydney ve hızlıca bildiği yoldan devam etti. Aniden gelen iki taraftan yastık ile ne olduğumu şaşırdıktan sonra annem ve Gemma'ya baktım. "Ben ne yaptım ki şimdi?" Dedim ve kendimi savunmaya alırken annem, "Kızı hep utandırıyorsun." Dediğinde, bu sefer kafamı Gemma'nın tarafına çevirmiştim. "Bana bakma. Sadece canım istemişti." Diyerek yanıtladığında bunu bir kenara yazdım. Bunun intikamını mutlaka alacaktım. Salonda yankılanan ayak sesleriyle bakışlarımı Sydney'e çevirmiştim. Yanaklarında ki kızarıklar azalmıştı ama hafiften belli olan pemelik ve saçını tepeden topladığı saçı ile çok tatlı gözüküyordu. "Sizce saçlarımı kestirmeli miyim?" Dediğinde düşünmeye başlamıştım. Benim için fark etmezdi. Her haliyle seviyordum sevgilimi. "Uçlarından kestirmelisin bence." Diyerek görüşünü dile getirdiğinde Gemma, kız kardeşimi başımla onayladım. "Ama sen nasıl istersen Sydney, seni her halinle severim." Dedim Sydney'in gözlerinin içine bakarak. İnce ve uzun kollarını boynuma sararak "Seni seviyorum." Dediğinde bu sefer büyülenen taraf bendim. "Seni seviyorum güzelim." Diyerek karşılık verirken yanaklarına öpücük kondurdum.





Herkese merhaba! Geldik en ilhamsız bölüme. Öncelikle hepinizden özür diliyorum. Hem beklettim hem de kısa ve kötü bir bölüm oldu. Bunları telafi edeceğim cidden aklınızda soru işareti kalmasın. Bölümün biraz kötü olma sebebi de çoğunuz biliyorsunuzdur belki. Bu aralar yaşadığım olay sonucu. 🤧🤧
Onu atlatabilmek içinde yine kendimi yazarken buldum ve ortaya Sign of the times adlı kitap çıktı. Profilimde isterseniz bakabilirsiniz de. Hepinize sonsuz teşekkür ediyorum. Sizleri seviyorum!💞🌺💘💘

 Sizleri seviyorum!💞🌺💘💘

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ve söylemeden geçemeyeceğim; BUGÜNKÜ SHOW NEFES KESİCİ VE MÜKEMEEELLDİİ! Bugün her zaman ki gibi gurur duydum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ve söylemeden geçemeyeceğim; BUGÜNKÜ SHOW NEFES KESİCİ VE MÜKEMEEELLDİİ! Bugün her zaman ki gibi gurur duydum. 😍😍🌺💘💘💘💞

Changes ➳h.sHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin