∞ 8

2.6K 204 62
                                    

İthaf listesi;

➳ sizzllee

melisa236

MyBlackHair 

unutulmazz 

( Uzun yorumlardan ya da  güzel yorumlardan seçerek oluşturuyorum.  Yorum yaparak, adınızı yazdırabilirsiniz. ) 


Not: 8 Ay sonraya geçilmiştir. 

Bölüm şarkısı: ZAYN - BeFoUr


***

-8 Ay sonra-


'' Hadi miniğim babaya doğru emekle! '' Yere çömelmiş kızımın bana emekleyerek gelmesini bekliyordum. Tombul poposunu sallaya sallaya önümde durduğunda koltuk atından tutup, havaya kaldırdım. '' Afferim benim kızıma! '' Dediğimde, ellerini çırpıp, neşe çığlıkları atmaya başlamıştı. Küçük burnuna öpücük kondurup, Sydney Rain'i oyuncaklarının yanına bıraktım.  Telefonumdan tarihe baktığımda, burukça gülümsedim. Sydney Rain dokuz aylık bir bebekti artık.  Emeklemeye başlamıştı. Saçları dökülüp, yeni saçları çıkmıştı.  Ve daha birçok olay yaşamıştık.  Bu süreç zamanında bir çok yenilikler, yeni bilgiler öğrenmiştim.  Bol bol kitap okuyordum. Sydney Rain'i en iyi şekilde yetiştirmek için. Ağzında ki emziği fırlatıp, altımda ki eşofmanı çekiştirmeye başladığında elimde ki kahve dolu olan bardağı sehpaya bıraktım. Bir kaç gündür fazla huysuzlanıyordu. Arada hafif ateşi çıkması beni telaşlandırsa da, tekrar diş çıkarıyor olduğunu biliyordum. '' Damağın mı kaşınıyor miniğim? '' Diyip, yemek masasının üstünde bulunan çantanın içinden dişini kaşıması için özel oyuncağını ona uzattım. Tombul parmaklarıyla mutlulukla, oyuncağı sardığında gülümsedim. '' Küçük şeylerle mutlu olman, beni etkiliyor Sydney Rain. Aynı annen gibisin miniğim. ''  Diyip, yanağına öpücük kondurdum. 


  ∞∞∞∞ 


... '' Evet Louis, ben böyle mutluyum. Hayalimi gerçekleştirmek istiyorum sadece, hisselerim kalacak. Sydney Rain'e devredeceğim zamanı geldiğinde. '' Dediğimde, Louis onaylamadığını belli eden hareketleri karşısında oflayıp, omuzlarımı düşürdüm. '' Louis, Sydney Rain'in yanında olmalıyım. Şirkete bağlı olamam bu ortalıktan çekilmem gerek beni de anlamalısın. '' Dedim ve yüzüklerim ile oynamaya devam ettim. '' Hata yapıyorsun Harry, onca emeğini bırakamazsın. '' Dediğinde, gözlerimi mavi irislerine dikerek, konuşmaya başladım. '' Baba olunca beni anlayacaksın Louis, annesiz çocuk büyütmek kolay değil. Tüm yükler bende. Bazı şeylerden fedakarlık etmeyi öğrenmek gerekiyor. Keyfimden ortaklıktan çıkmıyorum ki? Liam, Niall ve Zayn bile anlayışla karşıladı. '' Dedim ve deri koltuktan kalktım.  '' Haklısın ama Harry, yine de burada sana ihtiyacımız var bunu unutma dostum. Ah, unutmadan  yarın bizim evde toplanıyoruz. ''  Dedi. Louis, benim için kapıyı açtığında, beraber koridora çıktık. '' Tamam, yarın geliyorum. Ve anlayışın için teşekkür ederim dostum. '' Dedim ve birbirimize sarıldık. Louis odasına geri döndüğünde, bende eşyalarımı toplamak için odama gittim. Bu şirketten, ayrılmak zordu benim için ama yapmalıydım.  Kızım için fedakarlıklar yapmak zorundayım.  Şirket demek, zaman ve emek demekti. Benim şimdi  şirkete ayıracak zamanım yoktu.  On sekiz yaşında hayalimde olan bir proje vardı. Bunu hayata geçirmem için en uygun zaman buydu belkide. Her zaman kendime ait müzik kafesi olması isterdim. İçinde her tür müziğin bulunduğu, onların ruhunu yansıtan sıcak ve soğuk içeceklerin ikram edildiği, kendime ait bir kafe. Saatleri ve günlerini ben ayarlayacağım için kızımla da ilgilenebilirim.   İki haftadır bu isteğim için  uygun bir dükkan arıyordum.  Koli yardımıyla gerekli olan eşyaları içine yerleştirdiğimde, son kez odaya bakıp, gülümsedim. Şirketten çıkarken herkes teker teker teşekkürlerini iletiyordu ve beni uğurluyordu. Kısa bir konuşma yapıp, arabama doğru ilerledim. Bagaja koliyi yerleştirdiğimde, son kez şirkete baktım. Görüş alanıma çocuklar girdiğinde, onlara doğru ilerledim ve  toplu bir şekilde sarılıp vedalaştık. Bu ne kadar zor olursa olsun, olacaktı.  '' Görüşürüz patron! '' Diyip kahkaha attıklarında, burukça gülümsedim ve  arabama bindim. Çocuklara el salladıktan sonra arabayı çalıştırıp, eve doğru sürmeye başladım. Şuan Sydney Rain'e fazlasıyla ihtiyacım vardı.   Onca yıl  emek verdiğim, verdiğimiz yerden ayrılmak insanı üzüyordu. Bir boşluk yaratıyordu. Ama biliyordum ki, kızımın minik bedenini kucağıma aldığım da her şey mükemmel olacaktı. Oluyordu da.  Arabayı park edip, eve girdiğimde annem Sydney Rain ile oynuyordu. '' Merhaba bayanlar! '' Diye içeri girdiğimde,  annem Sydney Rain'i yere oturtup, bana doğru emeklemesine yardım etti.  Yere çömelip, kızımı kucakladım. '' Merhaba miniğim, babayı özledin mi? '' Diye sordum. Değişik sesler çıkartıp, saçlarımı çekiştirdiğinde kıkırdadım. '' Bende seni özledim. '' Dedim ve burnuna öpücük kondurdum.  '' Merhaba anne, '' Diyerek dikkat ederek anneme sarıldım. Sydney Rain ortamızda tost olmasını istemezdim. '' Harry, iki hafta önce buradaydım ama evi yine dağıtmışsın. '' Diyerek kaşlarını çattığında, tek elimle saçlarımı arkaya atıp, '' Şey, farkında bile değildim. '' Dedim tereddüt içinde.  Annem gülümsediğinde, derin bir nefes aldım. '' Mutfağa geçin hadi. Gemma ile sana kapkek hazırladık. '' Dediğinde, gözlerim şaşkınlıkla açıldı. '' Gemma, içerde mi? '' Diye sorduğumda, mutfaktan üzerinde önlük ile Gemma çıktı. '' Merhaba sersem! '' Diye saçlarımı karıştırdığında somurtmaya başladım. Hiçbir zaman büyümeyecekti. Benle uğraşmaktan zevk aldığını biliyordum.  Ama kaçırdığı bir şey vardı; onunla uğraşmaktan en çok ben zevk alıyordum. 



Kısa oldu biliyorum ama bunu acele yazdım. Telafi mutlaka edeceğim.  Bu sefer çok uzun bir yazı yazmıyorum. Görüşürüz! Şimdiden oylarınız ve yorumlarınız için teşekkürler! 

 

Changes ➳h.sWhere stories live. Discover now