Gül'e Ait (TAMAMLANDI)

Gül'e Ait 18. Bölüm 3.kısım

"Evet korkuttun..."

"Gülizar!.."

"Ama kendim için değil, sana bir şey olduğunu düşünerek korktum. Senden gelecek her şeye razıyım Asaf, bana asla zarar vermeyeceğini biliyorum. Beni kurtardığından beri tek bir gün bile hayal kırıklığına uğratmadın."

"Güzelim..."

Yanağında duran ele öpücük konduran genç adam, kabusun etkisinden sıyrılıp ilk stresinin geçmesiyle bulundukları durumun bilincine vardı. Elektrik verilmiş gibi uyarılan vücudu, çıplak bacakların birbirine temasını hissederek irkildi. Üzerindeki tek kıyafet olan şortuyla uzanmayı sürdürürken, Gülizar'ın beline kadar sıyrılan geceliği fark ederek harekete geçen bedeni yüzünden gerildi. Geri çekilmesi gerektiğini bildiği halde baskısını arttırarak, iradesi dışında kısrağın kokusunu alan aygır gibi dişisine yöneldi. Altında gayet rahat görünen karısının başarmağını dudağının üzerine sürtmesiyle soğuk terler dökmeye başladı.

"Gül... Gülizar!"

Aralanan dudakları parmağını arasına sıkıştırırken, konuşma yetisini kaybeden benliği ağzının derinliklerine çekerek diliyle pürüzsüz derisini okşamaya girişti. Durması gerektiğini, konuşmadan yakınlaşmalarının hatalı olduğunu söyleyen mantığına inat, kendi hükmünü ilan eden bedene söz geçiremedi. Her ne kadar istekli gibi görünse de neyle karşı karşıya olduğunu bilmeyen aşkına, haksızlık yapmaktan korkarak son bir gayretle iradesini devreye sokmayı denedi.

"Gül'üm, ben... Aarrhh kahretsin, seni istiyorum! Gitmelisin güzel... güzelim, yoksa kendimi tutamayacağım!" derken bir yandan dudaklarına uzanarak üzerinde gezdirmeye, genç kızın bacaklarının arasına yerleştirdiği kalçalarını istemsizce hareket ettirmeye başladı. "Bana dur de Gülizar... Ken... Kendime engel olamıyorum."

"Asaf... Ohh Allah'ım, olma!"

"Haa!"

"Engel olma!"

"Aşkım!"

"Asaf'ım!.. Ben, ben senin karın olmak istiyorum!"

"Gül'üm!" Kendisini zorlayarak olabildiğince geri çekilirken bedeninde dolaşmaya başlayan ellerine itiraz etmeyen karısına, "Emin misin?" diyerek son bir gayretle sordu. Cevap, bedenini yükseltirken kollarını boynuna sararak gelmesi üzerine, beline yapıştığı gibi geceliğini başından sıyırmasıyla karşılık verdi. Önüne serilen göğüslerine yutkunarak bakarken, ürkütmekten korkarak keşfini daha sonraya erteledi.

'Hem de nasıl bir bilsen! Allah'ım, sana böyle yakın olmak ne kadar güzel.' "Evet... Dur... Durma! Lütfen durma Asaf, eminim."

Sevdiği adamın yatağında, kollarında çırılçıplak yattığına inanamayan genç kız, her ne kadar utanma duygusunu tetiklese de kendisini dünyanın en mutlu kadını hissetti. Asaf'ın güçlü bedenini keşfetme arzusuyla, bu yeni özgürlüğün hazzını bütün bedeninde duyarak aşkla karşılık verdi.

"Seni... Seni seviyooo... Aaahh!.."

"Güzelim..." Odanın bir köşesine fırlattığı gece kıyafetinin ardından dudaklarına saldırırken, "Ben de aşkım..." diyerek kendisini serbest bıraktı. Aylardır baskı altında tuttuğu iradesi ilkel duyguların etkisinde, bencilce bir açlıkla karısına sahip olma yarışına girişti. Deneyimsiz aşkına karşı yaptığının yanlış olduğunu bildiği halde, en az kendisi kadar saldırgan yaklaşımı karşısında savaşını kaybetti. Ağzının derinliklerinde dilleri karşılıklı dans ederken beceriksizce cevap vermeye çalışan kızının, göğüslerini bedenine yaslayıp sımsıkı sarılması karşısında çıldıracağını hissetti. Dudaklarını soğurarak emdiği sırada yükselttiği kalçalarını yatağa bastırarak, hayvani bir sesin dudaklarından çıkmasını engelleyemedi.