Bir sene içinde hamile kalmazsa bir daha asla anne olamayacağını öğrenince Aslı'nın önünde iki seçenek vardı; durumu kabullenip kaderine razı gelmek ya da hemen evlenip hamile kalmak. Bir kadına verilen en güzel özelliği kaybetmek istemeyen Aslı, ik...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Keyifli Okumalar. ❤️
***
Bölüm Şarkısı: Kenan Doğulu - Baş Harfi Ben
****
Genç kız hızla Onur'a yaklaşıp korkuyla "Ne oldu? Neyin var?" diye sordu.
Onur yüzündeki acı dolu ifadesini silemeden derin bir nefes aldı. Nefes alırken sanki aldığı hava ciğerlerine batıyor gibi hissetti. Acı dolu sesiyle "Dedem kalp krizi geçirmiş" dedi.
Aslı yerinde donup kalmıştı. "Bu...bu nasıl olur?" diye mırıldandı korkuyla. "Bir saat önce hiçbir şeyi yoktu!"
"Bir anda yere yığılmış. Şimdi yoğun bakımdaymış. Biz de yanına gidiyoruz"
Aslı'nın kalbi acıyla kavrulurken, Onur için iyi olmaya çalışarak "Onu yalnız bırakamayız zaten" dedi. Ardından hızla kıyafet bulmak için yatağın üzerindeki çantalarını karıştırmaya başladı. "Ben hemen hazırlanıyorum. Sen de çantalardan kıyafet al, üzerini değiştir de hemen çıkalım"
Onur onu kafasıyla onaylayıp çantaları yöneldi ama eli bir türlü fermuara gitmiyordu. İçinde öyle bir acı vardı ki, elini kaldıracak hali bile yoktu. Kendisi için pantolon ve tişört çıkartan Aslı bakışlarını Onur'a çevirdiğinde onun hala hareket etmediğini fark etti. Onda ki bu durgunluğun sebebini anladığı için hızla onun çantalarının yanına gidip onun için kıyafet aramaya başladı. Onur için de siyah bir kot pantolon ve beyaz tişört bulup eline verdikten sonra ayakkabı kutularından rahat bir spor ayakkabı seçip önüne koydu. Kendisine de sandalet aldıktan sonra Onur'a döndü. "Sen burada giyin, ben banyoda giyiniyorum". Aslı banyoya doğru ilerlerken adamın hala durgun halinden çıkamadığını fark edince onu harekete geçirmek için "Onur çabuk ol. Dedenin yanında olamamız lazım" dedi.
Onur dedesinin adını duyunca kendine gelip hızla üzerindeki gömleğinin düğmelerine uzanınca Aslı da seri adımlarla banyoya girdi. Az önce giyindiği varla yok arası geceliği üzerinden çıkardı. Aceleyle tişörtü başından geçirdikten sonra pantolonunu giyindi. Sandaletlerini ayaklarına geçirdikten sonra beceriksiz hareketlerle bağcıklarını bağladı. Aynada kendisine bakmadan hızla banyodan çıktı. Onur'un kapıda hazır bir şekilde beklediğini görünce yanına ilerledi. İkisi de konuşmadan anlaşarak daha bir saat önce mutlulukla girdikleri balayı suitini terk ettiler.
Otelden çıktıklarında hemen otelin kapısının biraz ilerisinde bekleyen taksilerden birine atladılar. Onur taksiciye gidecekleri hastanenin adını söyledikten sonra derin bir sessizlikle yola çıktılar. Aralarında bir ölüm sessizliği vardı, ikisi de korkuyordu. Onur'un yüzü ifadesizdi ama Aslı onun ne kadar sarsıldığını fark edebiliyordu. Onu sakinleştirmek, teselli etmek için bir şeyler söylemek istiyordu ama kelimeler onun ağzından da çıkamıyordu. Boğazına koca bir yumruk oturmuş, yutkunamıyordu. Kelimelerim anlamını yitirdiği bir andaydılar.
