Bölüm 22: SEVİYOR MUSUN ?

9.4K 482 28
                                    

---Hadi söyle bakalım, beni seviyor musun?

---Bunun cevabını sana söylemeyeceğim, zaten şu an sana ne söylesem bana inanmayacaksın, Benim yaptıklarımın, aramızda olanların doğruluğunu sadece zaman gösterir. Zaten Hakan ın seninle evlenmek istemesinin tek nedeni böyle bir evliliğin kendi prestiji ve şirket için en doğrusu olduğuna inanmasıdır.Duygudan uzak sadece düşünerek mantıklı olan ne ise onu yapacağı türden bir şey.Ama inan bana mutlu bir evlilik için sadece mantık yeterli değil .Özellikle senin gibi hassas,özellikleri ve istekleri arzuları olan bir genç kız için.

---Ne yani, senin yaptıkların daha mı doğru, daha düne kadar seninle birlikte toplasan 5 dakikadır görüştüğümüz.Ama daha birbirini 5 dakika tanıyan, iki insanın evlenmesi normal mi yani, bu yalan bir evlilik, böyle bir şeyin doğruluğunu kimse savunamaz.Bu sahte bir evlilik ben Hakan'a evet dedim.

---Bizim evliliğimiz gerçek, şu an burada birlikte olduğumuz gibi gerçek.Sahte asla değil, nikah memuruna evet dediğinde benimle evlenmeyi kabul ettin Hakanla değil.

---Ne yani , aslında ben tam hatırlamıyorum , nikah memuru senin adını mı söyledi ,yoksa Hakan ın mı bilemiyorum, herşey o kadar çabuk oldu ki ben dinleyemedim, çünkü sen o sırada bana bir şeyler söylüyordun.

---Evet, tabii ki benim adımı söyledi, ama haklısın o sırada birazcık dikkatini dağıtmış olabilirim. Dedi hafiften gülümseyerek.

---Bak Mert, sen de biliyorsun, bu evlilik çok acele alınmış bir karardı, ve inan bana olmaz , biz ikimiz asla olmaz.dedi içi burkulsa da Zeynep mantıklı olan yanıyla düşününce bu ona göre en doğrusuydu.

---Anlamadığım neden bana bize bir şans vermiyorsun neden bu kadar katısın bu konuda,sende bana karşı bir şeyler hissediyorsun biliyorum,'' derken kollarıyla sardı genç kızı,son kez bile olsa kokusunu iyice içine çekti,

---Ben senden başka bir şey düşünemiyorum Zeynep, o bir ay nasıl geçti anlatamam her anımda senin hayalin vardı, gülüşün gözlerin. Sende benden hoşlanmıştın o ilk karşılaşmamızı nasıl unutursun?

Aslında Zeynep hiç unutmamıştı, hep Hakan nasıl değişir, o ilk karşılaşmadaki o an , hep onu yeniden yaşamak istemişti, daha sonrasında bir ay boyunca hep o aynı etkileşimi yaşamayı öyle hissetmişti ki, bunu tekrar Mert'i ilk gördüğü o ana kadar, o an hayata döndüğü andı sanki.

Mert'in tek isteği dün geceki o mutlu aşk çiftine dönebilmek, bunun için bütün fedakarlıkları yapmaya hazırdı. Dün geceki o büyülü mutlu aşka geceleri bu sabah ikisi için de kabusa dönmüştü. Mert, daha fazla uzak kalamadı Zeynep'in yanına biraz daha yakalayıp onu omuzlarından tuttu ve gözlerine bakarak '' lütfen Zeynep bana sadece son bir şans ver bak göreceksin çok mutlu bir çift olacağız sana söz veriyorum, bundan sonra aramızda sır yalan olmayacak.'' dedi.

---Seninle bu şekilde olamam, bizim evli olmamız yanlış beraber olmamız da , çünkü beni kandırdın sen, bunu unutmamı nasıl istersin? Ben.. ben seni tanımıyorum bile ve sende beni tanımıyorsun.

---Hayır tabi ki beni tanıyorsun, o otel de yeniden karşılaştığımızda beni ilk gördüğün de beni tanıdığını hissettim ben gözlerinde, o zaman da söyledim sana , ne olursa olsun, kalbinle kararlarını ver, mantıklı olanı düşünüp arama, sen benim kalbimdesin, bende senin kalbinde. Doğru olan bizim birlikte olmamız ve bize sadece bir şans vermeni istiyorum. Dün geceyi hatırla yaşadıklarımızı nasıl hiçe sayarsın, sen dün gece benim oldun her şeyinle sadece benim.

---Bak Mert, aramızda yaşananlar tabiiki benim için çok özeldi, benim bunu heün herkesle yaptığım bir şey gibi düşünmediğimi bilmeni isterim ki zaten her anıyla benim ilkimdin bunu asla ama asla unutamam. Ama aramızda ne olursa olsun biz ikimiz birbirimizi hiç tanımıyoruz.

---Hakan'ı ne kadar zamandır tanıyorsun ki, onu çok iyi tanıdığına emin misin?

---Bütün bunların onunla bir ilgisi yok, liseli ergenler gibi konuşmayı bırakır mısın? Ben bambaşka bir şeyden bahsediyorum.'' dedi gerilmeye başlamıştı Zeynep, ne kadar diretse de kalbi bu adamdan yanaydı, ama aklı hayır diyordu.

---Tamam her şeyi geçtim biz ikimiz de birbirimize karşı boş değiliz, en az benim kadar sende bana aşıksın biliyorum. Bu duyguları daha önce kimseyle yaşamadım, evet çok birlikteliklerim oldu, ama sen çok özelsin, senden tek istediğim bu duygularımızı yok sayma. Dün gece seninle çok özeldi, seninle ne kadar uyumluyduk gördün, yaşadık, biz bir elmanın iki yarısı gibiyiz senle ne olur bize bir fırsat ver.

Mert ,bunları söylerken son çırpınışlarıydı sanki, kalbi Zeynep'e uçmak istiyor ama Zeynep çoktan örmüştü duvarını.

---Bana inan ne olur, biraz zaman ver bana, bırak sana kendimi göstereyim, sana hep çok güzel eğleneceğiz hep mutlu olacağız demek çok isterdim , ama hayat hep pembe değil ben bu hayatın bütün renklerini seninle yaşamak istiyorum, acısını , tatlısını zekini sadece seninle yaşamak, girdiğim bu aşk cehenneminde seninle yanmak, seninle yaşlanmak istiyorum. Her anında yanında olup bütün dertlerini sevinçlerini üzüntülerini birlikte yaşayalım, ama inan benim yanımda olduğun sürece, senin mutluluğun için sadece savaşacağım. Sadece bana, bize evliliğimize bir şans ver.

---Peki, tamam her şeyi geçtim , hiç düşündün mü Hakan bütün bunları öğrendiğinde, ona ne olacak?

---Sen Hakan'ı düşünme onu ben halledeceğim.

---Ona ne yapacaksın, ona zarar vermeyeceksin değil mi,? Lütfen söyle Mert ona bir şey yapmayacaksın değil mi? O da benden çok hoşlanmış olabilir, bilmiyorum ama bence onun da bir suçu yok.

---Senden çok rica ediyorum Zeynep, sakın, sakın bana onu savunma. Onun yaptıklarını bu kadar hafife alma , yaptığı her şeyi bilerek isteyerek yaptı. Benim seni ilk gördüğümü biliyordu, beni senden uzaklaştırdı bunu bilerek yaptı, bizi ayırdı. Ben bunu çok geç fark ettim ne yazık ki. Ama durumu fark eder etmez işi gücü bırakıp hemen yanına geldim.










Gönül Hırsızı  AŞK-I CEHENNEM...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin