Bölüm 14 : KIBRIS

9.2K 507 25
                                    

Otel, Kıbrıs'ın Karpaz yarım adasındaydı ve muhteşem bir manzaraya sahipti . Bulunduğu konum gerçekten olağanüstü bir doğa ile çevriliydi. Mutlaka gidilip görülmesi gereken eşsiz bir güzelliği vardı.

Oteldeki süit odalarından dışarıda ki manzara ya baktıklarında bir tarafta manastır, diğer tarafta da Karpaz Yarımadası'nın en uç noktası olan Zafer Burnunu görebiliyordunuz. Geceleri sadece yıldızlar ve deniz yakamozu dışında hiçbir ışık yoktu, kalabalıktan uzakta müthiş bir huzurlu bir yerdi. Odadaki yatak odalarından ziyade yatakları nerdeyse yatak odası kadar büyüktü. dairenin terasında yeşillikler içinde biri jakuzi iki havuzu vardı.

Mert, '' Zeyno öncelikle hangi havuza girmek istersin?'' diye sordu,

''inanamıyorum bu havuz nerdeyse benim ev kadar'' diyerek şaşkınlığını gizleyemedi.

''Bu demek oluyor ki daha geniş bir eve ihtiyacın var, merak etme geri döndüğümüzde sana daha rahat daha geniş bir ev ayarlarım. Ayrıca hala bana cevap vermedin , söyle bakalım , önce havuza mı girmek istersin, yoksa yatağa mı? ''

''Farkında mısın? Bana bugün 2. kez Zeyno dedin, şimdiye kadar hiç bana böyle seslenmedin, rahmetli annem de demezdi, babamı biraz anlatmıştım üvey annem gelince bana karşı çok farklılaştı , şimdiyse neredeyse tamamen iki yabancı gibiyiz, bir anneannem kaldı bana bu şekilde seslenen. şimdi de sen , ama neden şimdi, dünden beri bambaşka birisin sanki.'' bunları anlatırken hüzünlenmişti Zeynep.

'' Buna alışmalısın, sen artık sadece benim ZEYNOM sun. Ve ben artık hep seninle olmak istiyorum.'' dedi içten gülümsemesiyle.
'' hadi ama cevap vermedin, havuz başında mum ışıkları şampanya ve çikolata nasıl geliyor kulağa, bak eğer istersen sıcak bir duş sonrası masaj ve yatak buna ne dersin?

''Hakan..!''

Mert artık buna dayanamayacağını hissediyordu sevdiği kızın ağzından kardeşinin ismini duymaya, artık buna bir çözüm bulmalıydı onun ağzından Hakanın ismini sonsuza kadar silmek ve hiç duymamak istiyordu, Hakan onun kardeşi en yakınıydı ama anne babalarının kaybından sonra aralarındaki sevgi zamanla rekabete dönüştü , birçok yerde karşı karşıya geldiler ikiz olmalı avantaj değil dezavantaja döndü çoğu zaman, insanların hep taraf olmalarını istediler Mert ne kadar sevecen cana yakın olsa da ailede, Hakan hep mesafeli hesaplı mantık adamı olmuştu. İkisini de çok farklı özellikleri vardı sima olarak ayırd edilemezlerdi kolay kolay ama hareket ve mimiklerden çok olmazsa da birazcık fark ediyordu. Ama henüz Zeyneb' in bütün bunlardan haberi yoktu.

Mert birkaç adımla. Zeyneb' in yanına iyice yaklaşıp,'' sanırım yatak dedin'' derken kucağına aldı .O anda Zeyneb' in gözlerine bakınca , genç kızın gözlerinin ışıldamasından, yanaklarının kızarmasından, vücudunun sıcaklığından onunda aynı arzuyla dolup taştığını hissedebiliyordu.

Onu yatağa doğru götürüp başını yastığın üzerine bıraktı, kızın simsiyah saçları yastıkların üzerinde dağıldı. Mert de yanına uzandı. Zeynep uzun zamandır Mert'in istediği yerde yani yanında aynı yatakdaydı . Ama bir an bile ondan faydalanmak geçmedi aklından , onunla yaşadığı her an çok önemliydi, önlerinde daha çok zamanları vardı, onunla her anı , damla damla yaşamak istiyordu.

Zeyneb'in kulağına doğru usulca yaklaşıp, '' Bu seyahati daha özel kılmak senin elinde, buradan bir çift olarak ayrılabiliriz bana evet demen yeter, bunu biliyorsun'' dedi sırıtarak .

Ama Zeynep gayet sakin bir şekilde Mert' e bakıp, '' biliyor musun? Merve ve Ayşe ile konuşurken, onlar bana senin bana evlenme teklif edeceğini düşündüklerini söylediklerinde onlara verdiğim cevabın aynısını şimdi sana söyleyeceğim.''

'' Ne söyledin onlara merak ettim şimdi.''

''Söylediğim şuydu, sana ve bana olan ilgine ne kadar önem verdiğimi dostulugunun arkadaşlığımızın çok değerli olduğunu,bu yüzden birbirimizi yeteri kadar iyi tanımadığımızı söyledim, yani evlenmek çok ciddi bir adım, ben buna hazır değilim henüz." dedim onlara.
Mert in umutları henüz tükenmemisti , daha hiçbir şey bitmemişti, aksine onun için herşey yeni başlıyordu...

Gönül Hırsızı  AŞK-I CEHENNEM...Where stories live. Discover now