29. Bölüm "Doğum & Ölüm"

10.9K 870 34
                                    

Çünkü ben yazarken oldukça eğlendim. Neyse Keyifli okumalar. 

*****

"Rabbim seni gerçekten koruyor!" Neslihan Hanım üzüntüyle yatakta uyuyan gelinine yeniden bakmıştı. Nefesini dışarıya sesli bir şekilde verirken "Elinizdeki ilacın ne olduğunu sorabilir miyim?" dedi bıkkınlıkla.

"Hazan hanımın ilaç saati geldi!" Neslihan Hanım kaşlarını çatarken hasta bakıcıya sinirini belli ederek konuşmasını sürdürmüştü.

"İlaçlarla hasta bakıcıların ilgilendiğini bilmiyordum. Hemşire nerede?" Karşısında ki kadının rahatsız tavırları kadının dikkatini çekse de bir şey söylememişti. Onunda kendisi ile karşılaştığına dair tedirginliğinden Hazan'ın yalnız olacağını düşündüğü anlaşılıyordu. Birden ürpermişti. Hazan'ın hala uyuyor olmasını fırsat bilerek kadına yaklaştı.

"Doktoru ilaç kullanmasını söylememişti. Demek bir sorun oldu. Ekrem beyle hemen görüşmem gerek." Kadınının ifadesi birden değişmişti ve bu Neslihan hanımın dikkatinden kaçmamıştı. Dişlerini sıkarak hasta bakıcıya yaklaşmış ve kolundan tutarak onu odadan çıkarmıştı. Sessiz olmaya çalışıyordu. Hazan'ın uyanmaması ve onun endişelenmemesi için kadını sessizce odadan uzaklaştırmak istemişti. Odanın kapısını kapatır kapatmaz kadını kolundan daha sıkı tutup Hazan'ın doktorunun odasına doğru ilerledi. Kadının kurtulma çabaları boş kalırken Neslihan Hanım iyice sinirlenmişti.

"Kes kıpırdamayı artık, rahat dur!" Neslihan hanımın sesi yükselirken kadın yalvarmaya başlamıştı. onları atışması hastanede yankılanırken Ekrem Beyin odasının kapısı açılmıştı.

"Neler oluyor burada?" Doktor Neslihan hanıma bakarken kadın sinirli bir şekilde doktora cevap vermişti.

"Ne zamandan beri hastalara ilacı hasta bakıcıları veriyor?" diye sesini yükseltirken doktorun değişen ifadesi ile korkan kadın ne söyleyeceğini bilememişti. "Ne ilacı bu? Ben Hazan için ilaç hazırlatmadım ki?" Doktorun sesi yüksek çıkarken etrafta doluşanları fark eden Ekrem Bey kadının kolunu tutarak ikisini de odasına sokup kapıyı kapatmıştı.

"Şimdi anlatın bakalım nedir bu ilaç verme konusu?" Neslihan Hanım öfkeyle yanında ki kadına bakarken elini uzatarak kadından avucunda sıktığı ilacı istemişti. Kadın güçlükle elindeki ilacı doktora uzatırken doktorun yüzü dehşete düşmüştü.

"İlacı verdin mi?" Doktorun sesi o kadar sert çıkmıştı ki Neslihan Hanım bile korkmuştu.

"Bu ilacın hastaya ne yapacağını biliyor musun sen? Buna nasıl cesaret edersin. Hamile bir kadını öldürmek mi istiyorsun sen?" Neslihan Hanım duydukları karşısında donup kalmıştı. Eğer şüphelenip hastanede kalmasaydı şimdi hem torunları hem de gelinin hayatı tehlikede olacaktı. Öfke tüm bedenini sararken doktora dönerek "Polisi arayın ve bu kadını tutuklatın. Sadece onu değil onu tutan kişiyi de!" diye bağırınca kadın korkuyla ağlamaya başlamıştı. Neslihan hanımın gözleri iyice öfkeyle kızarırken doktora dönerek "Hazan bunu bilmesin zaten stresli biliyorsunuz. Lütfen oğluma da bir şey söylemeyin." Ekrem Bey de en az Neslihan Hanım kadar sinirliydi. Hastane polisini arayarak hasta bakıcıyı teslim ederken Neslişah için de ifade vermişti. O kızın bu kadar canileşmiş olabileceği kanını dondururken içinden kendisine kızıyordu. Nasıl olmuştu da onun gerçek yüzünü görememişti.

Ağır adımlarla Hazan'ın odasına doğru ilerlerken hala öfkeden titriyordu. Ya oğlunu yollamayıp kendisi gitseydi? Ya Neslişah'ı görmeseydi? Sonuçlarını düşünmek istemediği bir hataya neden olabilirdi. Gözünden akan yaşla güçlükle yürürken duvardan destek almak istercesine elini duvara yaslamıştı.

HEP SENİ BEKLEDİMWhere stories live. Discover now