***

"Neden otelin havuzu varken buraya geldik?" Dedi Gab yata inerken. Liam yat kiralamıştı, denize girmek için.

"Çünkü bu ikisi" Derken Zayn ve beni gösterdi parmağıyla Liam. "Âşklarıyla dünyayı salladılar ve ben çok insanın bulunduğu, gözlerin sürekli üzerimizde olduğu bir ortamı sevmem" Gülerek çantalardan birisini odaya taşıdım. Liam fazla hazırlıklı gelmişti. Gitar bile almıştı! Gab'in gitar çalabildiğini öğrenmiş olmalıydı. Elisha, Londra'ya geri dönmüştü, vereceği bir sınavı olduğu için. Çantaları odaya yerleştirdik. Gab ve ben, oturacağımız alanı hazırlarken, Zayn ve Liam güverteye çıkmışlardı. Üzerimdeki uzun elbiseyi çıkartıp, Zayn'in kot gömleğini giyindim. Ona ait bir şeyi üzerimde taşımak hoşuma gitmişti. Düğmelerini iliklemekten vazgeçip tokamı, kremlerimi ve havlumu alıp odadan çıktım. Gab'de peşimden çıkmıştı.

"Evli çiftler gibiyiz" Dedi Gab kıkırdayarak. Gülerek başımı salladım. Güverteye çıkıp şezlonglardan birisine havlumu bıraktım. Toka ile önüme gelen saçlarımı arkada topladım. Şezlonga uzanıp bacaklarıma güneş kremini sürdüm. Zayn ayak ucuma oturup bana baktı. "Ver, sırtına ben süreceğim" Gülerek kremi ona verdim. Kot gömleğini üzerimden sıyırdım. Arkama geçip oturdu. Kapağın açılma sesini duydum. Sırtımın belirli yerlerine kremi değdirince irkildim. Güldüğünü duydum. Omzumdan öptükten sonra kremi sürdü. Ayağa kalkıp kremi verdi. "Teşekkür ederim" Dedim kremi yan tarafıma bırakırken. Liam ve Gab, güvertenin ucunda oturmuş konuşuyorlardı. Zayn, önüme oturdu.

"Rica ederim bebeğim, sıra sende" Kremi bıraktığım yerden alıp sırtına sürmeye başladım. Omzuna ve kollarının arkasınada sürdükten sonra kremi kapatıp yere bıraktım. Ben ayağa kalkmasını beklerken, kucağıma uzandı. Gülerek katladığım bacağımı açıp yanında koydum. Biraz geri çekilip sırtımı şezlonga yasladım. Oda yukarı kayıp yerleşti. Gülerek kollarımı boynuna doladım ve sıkarak sarıldım. Yanağından öptüm. "Marie, boğulacağım" Dedi boğuk bir sesle. Gülerek kollarımı gevşettim. Kolumdan öptü. Güldüm. Saçlarından vanilya kokusu geliyordu. Çenemi omzuna koyup, başımı boynuna gömdüm.

Güneş, alışkın olmadığım derecede sıcaklık veriyordu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Güneş, alışkın olmadığım derecede sıcaklık veriyordu. Londra'da güneş olsa bile bu denli sıcaklık olmazdı. Uzun süredir aklımda olan ve inandığım şeyi Zayn'e anlatmaya başladım. "Bir efsaneye göre, insanlar ilk yaratıldıklarında dört kol, dört bacak kısacası şu anda sahip olduğumuz her şeyin iki katına sahipmiş. Medusa onların bu halinden korkup, ikiye ayırmış ve dünyaya salmış. Böylelikle, insanların 'ruh eşi' dedikleri şey oluşmuş" Benim kuracağım cümleyi kurdu.

"O zaman, ben ruh eşimi buldum. Üzgünüm Medusa!" Dedi. Gülerek yanağından öptüm. "Evet Malik" Başını bana çevirdi. Dudakları, dudaklarımla buluştu. "Âile var ulan burada!" Zayn'in kafasına gelen havlu ve Liam'ın sözleri üzerine ayrıldık. Zayn, kollarım arasından çıkıp havluyu yerden aldı ve denize attı. Gab ve ben şaşkınlıkla onları izliyorduk. "Yemişim âilesini öpemiyorsun tabi kızı kıskanıyorsun bizi!" Dedi sinirle. Gab kıpkırmızı olurken, Liam ona bakıp gülmüştü. Dudaklarımı birbirine bastırıp gülmemeye çalıştım.

Heart By Heart || Z.MWhere stories live. Discover now