61. Bölüm

32.2K 2.5K 475
                                    

Günaydınlar. I am back bacıs ;)

Ben geldim beeeeeeeen! Yaşlısı genci, annesi teyzesi, halası dayısı, amcası eniştesi... Duyduk duymadık kalmasın ben geldim!
Spoi yok, sonunu okuyunca anlayacaksınız.

Saygılar, sevgiler, öpücükler.

Kaktüs emojisi. Çiçeğim emojisi. Mert aşkım emojisi.

iyi okumalar dilerim.

Akşam yemeğinin ardından maaile bahçede oturmuş sohbet ediyorlardı. Gülce bugün öğrendiklerinden sonra sessizliğini korurken Gurur ikizinden hiçbir tepki alamamanın etkisiyle saatlerdir merak ve endişe içinde kıvranıyordu. Hiçbir şeyi içinde tutamayan kardeşi Vatan ile ilişkisini öğrendikten sonra bayılmaktan başka bir tepki vermemişti ve genç kız bunun fırtına öncesi sessizlik olduğunu düşünüyordu. İçini kemiren bir başka husus da Gülce'nin bu durumu babasına söyleme olasılığıydı.

Yüzünün önüne uzatılan elma dilimiyle başını kaldırdı Gurur. Hemen yanında oturan Mert, yemekte doğru dürüst bir şey yememesi üzerine Gurur'a meyve takviyesi yapmaya çalışıyordu.

"Teşekkür ederim babacığım," deyip babasının uzattığı çatalı eline aldı ve her ısırık ağzında büyüse de o dilimi yemeye çalıştı. Gülce, babasının diğer yanında oturduğundan hafifçe eğilip ikizine bir bakış attı. Gördüğü sahneyle çatalındaki elmanın kalanını ağzına atıp vahşice çiğnemeye başladı. O her lokmasını eziyet içinde yerken İkizi, babasının kolunun altına girmiş önündeki meyveleri neşeyle yiyordu.

'İkiz bozması ne olacak! Ben burada kalbini kırdım, eşeklik ettim diye kendimi yerken o babasının kollarında meyvelerini yiyor!'

Ani bir kararla babasının koluna yapışan Gurur, Mert'in inlemesiyle kendine geldi.

"Kızım yavaş biraz," deyip elindeki çatalı tabağına bıraktı ve Gurur'u da kolunun altına aldı Mert. Masanın karşısında oturan Çiçek'e kaçamak bir bakış attığında onun Sevda'nın kucağına yayılmış, başını da genç kadının göğüs oyluğuna yaslamış olduğunu gördü.

Bu görüntü onda ağlama isteği yarattığından, başını Sevda'nın solunda oturan Can'a çevirdi. Ağustos ayının bunaltıcı sıcağına rağmen Can için saçlarını salık bırakan Sevda'nın omuzlarından dökülen saç tutamlarını eline dolayıp sık sık koklayan oğluyla gözleri dolunca, başını Sevda'nın sağında oturan Mehmet'e çevirdi. Ancak buna da pişman olması uzun sürmedi genç babanın. Çünkü Mehmet de Sevda'nın kolunun altına sığınmış, saçlarının okşanmasına tebessümle karşılık veriyordu. Sessizce burnunu çekip, sızlayan burun kemerini biraz olsun geçiştirmeye çalıştı. Evlatlarının neye hasret kaldıklarını şimdi daha iyi anlıyordu. Bir an için evlilik fikrine neden düşmanca baktığını sorguladı. Cevabı ise onun için oldukça netti: 'Müjde'mden sonra alalade bir kadınla olmazdı.'

Bakışları gayri ihtiyari Sevda'yı bulduğunda iç çekti. Ona tebessümle bakan kadına sol gamzesini belli edecek kadar gülümsedi ve göz kırpmayı da ihmal etmedi. Sevda'nın utangaç bir hale bürünmesiyle de sırıtarak arkasına yaslandı.

Sevda ise alt dudağını ısırarak gülümsemesini bastırırken yaşadığı şeyin gerçekliğinden şüphe ediyordu. Artık bir ailesi bir geleceği olmayacağını düşünürken bir anda 5 çocuklu bir kadına dönüşmüştü ve böylesi bir aileyi hakedecek ne yaptığını sorgulayıp duruyordu.

"Al babacığım elma," diyen sesle bakışlarını babasına elma yediren Gülce'ye çevirdi Sevda.

'Çok güzeller,' diye düşünürken buldu kendini.

Sana Anne Diyebilir Miyim? (1. ve 2. Kitap)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin