Bölüm 22 'Aşk vakti.'

Začít od začátku
                                    

"Canın mı acıyor?"

Simay hayır anlamında başını salladı. Yağız, Simay'ın alnından öperek onu göğsüne sıkıca yasladı.

"Acıktın mı?" diye sordu tekrardan.

"Hayır," dedi Simay, Yağızın göğsünde nefes almaya çalışarak. Çok sıcaktı. Alevdi. Fakat bu yer tam da olmak istediği yerdi.

"Tekrar uyuyalım hadi..."

[SİMAY]


Merdivenleri hızlıca indim. Yağız sonunda marketten gelmişti. Kapıyı hızlıca açtım. Fakat gelen Yağız değildi.

"A-ALTAN?!!"

Altan gülümseyerek içeriye bir adım attı. Ben gerilerken o geliyordu. Sonunda kapıyı kapattı.

"Bu kadarını beklemezdim Simay gerçekten helal olsun size."

"A-altan s-sen..."

"Seni götürmeye geldim Simay," dedi. Adımları yavaşça üzerime geliyordu. Sonunda merdivenlerin başına geldim. Korkuluklara sıkıca tutundum. Mutfağın kapısı kapalıydı ki bu beni zorlayabilirdi. Odamın kapısı açıktı. Yukarı koşar adım çıkmaya başladım. Altan da ardımdan geldi. Adımları büyüktü. Kapıyı kapatacağım sırada yakaladı. Anahtar?! Anahtar üzerinde değildi. Sonunda gücüne dayanamayarak kapıdan uzaklaştım. Titriyordum. Altan üzerime gelmeye devam etti. Yüzü korkunçtu.

"Y-yağız..." diyerek ağlamaya başladım.

"Seni ailene götüreceğim Simay. Korkma..." dedi elini bana uzatarak geliyordu.

"Yağız...!" diyerek bağırmaya başladım. O üzerime hızlıca varırken ardıma düştüm. Ardında ki kıpırtı... Yağız gelmişti.Altan kolumdan sıkıca tutup beni kendine çekerken arka cebinden silah çıkarıp Yağız'a doğrulttu. Yağız öfkeden deliye dönmüştü. Durdu. Yumruklarını sıkarken konuşmaya başladı.

"SİMAY'A DOKUNMA!"

"Sana mı soracağım lan!?"

Yağız dişlerini sıkmaya başladı.

"ONA DOKUNM..."

TAK.


Gözlerimi açtım. Yağız'ın kollarındaydım. Başım göğsüne gömülüydü, karanlıktı. Aniden titremem onunda uyanmasına sebep olmuştu. Başımı yorganın altından çıkarıp aydınlık yüzüne baktım.

"İyi misin?" dedi sorgular bakışlarla.

"K-kapı... çarpınca korktum. Tam da rüya görüyordum," dedim. Gülümsemeye çalıştım.

"Ne gördün?" dedi.

"Öyle... karmaşık işte," dedim tekrar gülümsemeye zorladım kendimi. Gülümsemek zorundaydım. Elimden bu gelmeliydi. Gelmek zorundaydı.

Yağız yataktan çıkıp kapıyı sonuna kadar açtı. Odanın bir penceresini kapattı. Saatine baktı.

"Saat 1'e geliyor, acıkmadın mı?"

"H-hayır henüz değil..."

Yanıma hızlıca varıp alnımdan öptü.

"Uyurken bile karnın gurulduyordu sevgilim," diyerek sırıttı. Yüzümün kızardığını hissettim. Fakat Yağız beni utandırmak için söylememişti bunu. Sadece yataktan çıkıp artık yemek yemek zorunda olduğumuzu belirtmek istemişti. Güldüm. Ellerimden tutarak kaldırdı. Unuttuğumuz şey; havlu ile uyumuştum. Saçlarımda hala ıslaktı. Yağız dolaba gidip Pelin'in getirdiği bir tshirt ve eşofmanı çıkarıp yatağın üzerine bıraktı. Banyoya tekrar girdi. Elinde bir saç kurutma makinesi vardı.

BEŞİK KERTMESİ 2 'Mafyanın Gelini'Kde žijí příběhy. Začni objevovat