Bizim Tayfa

KEZBAN

~Deniz'den~
Sabah uyanınca kendimi boşlukta gibi hissettim. Normalde her sabah Kayra beni öperek uyandırırdı. Yada sabah Kayra'nın baklavalarını keserdim. Şimdi ise sadece bir duvar var. Annem yanağımdan öperek uyandırdı. Aslında uyanmıştım ama uyuma taklidi yapıyordum. Kardeşlerim ve annem ile kahvaltı yaptık. Annemden izin alıp Defne ile dışarı çıkmak istediğimi söyledim. Annem izin verdi. Üzerime kot pantolon beyaz bir kazak üzerinede montumu giyip evden çıktım. 15 dakika sonra Defne'nin evindeydim. Zile bastım. Otomatikten açtılar. Kapıya vurdum. Serap teyze açtı. Defne ile dışarı çıkmak istediğimi söyledim. İzin verdi Defne siyah bir pantolon siyah bir kazak ve siyah deri bir ceket giydi. Babasından ve annesinden para koparıp geldi. Beraber arabaya indik. Morali bozuk gibiydi.
"Ne oldu Defne?"
"Hiçbirşey. Sadece sıkıldım." dedi. Daha fazla zorlamadım. Bir mağazaya geldik. Çok güzel şeyler vardı ve çok ucuzdu. Bir tane etek buldum. Deri siyah bir etek. Siyah Defne'nin en sevdiği renk. Defne'ye eteği verip kabine soktum. Kapının önünde beklemeye başladım. Sonunda çıktı.
"Deniz. Ya bu biraz fazla kısa olmamışmı?" dedi eteğin ucundan çekiştirerek. "Kezban mısın?! Çok güzel oldu!" dedim. Gerizekalı. Hep kapalı şeyler giyiniyor. "Offf. Çok kısa bu." dedi. Yeminlen gerizekalı bu. "Hayır alıyoruz." dedim ısrarla. Sonra raflara bakmaya başladım. Gerçekten hepsi çok güzeldi. Kendime kırmızı kısa sırt dekolteli bir elbise aldım. Biraz daha alışveriş yaptıktan sonra eve geldik. Uçak vakti gelmişti ve ben Kayra'yı çok özledim. Onsuz bir günüm sıkıcı geçiyor. Ona çok alıştım. Sonunda uçaktan indik ve hemen Kayra'nın boynuna atladım. "Seni çok özledim." dedi. "Bende seni çok özledim."dedim. Hep beraber eve gittik. Defne ve ben hemen uyuduk.