Beklenmeyen Gerçek

Kıskanç

Hermione, Draco, Pansy ve Blaise aynı kompartımanda oturuyorlardı. Ginny'i de davet etmişlerdi ancak abisiyle barışmalarının ardından abisinin tek başına oturmasını istememişti. Onlar da bunu anlayışla karşılamışlardı. Hermione Pansy'yle konuşurken, Draco ve Blaise de Quiddicht (yanlışsa kusura bakmayın)konuşuyorlardı. Sonra kompartımana uzun süren bir sessizlik çökmesine neden olan olay oldu. Ron Weasley, kompartımanın kapısını açıp içeri göz gezdirdikten sonra dediği şeyden sonra çöktü sessizlik.

"Hermione bir gelir misin?" Hermione ayağa kalktı ilerliyordu ama Draco'nun bakışlarını görünce bir an durdu. Dudağını ısırdı. Ron ise bir Hermione'ye bir Draco'ya bakıyor, gelip gelmeyeceğini merak ediyordu. Draco ayaklanacakken genç kız konuştu.

"Draco, lütfen dur. Gelmene gerek yok." Dedikten sonra Ron'un yanına gidip gülümsedi. Kapıyı kapattılar. Sonra Hermione Ron'a sarıldı.

"Ah, Ron. Eskisi gibi olduğumuza çok seviniyorum."

"Bende Hermione, bende." Dedikten sonra cebinden bir kutu çıkardı. Hermione meraklı gözlerle onu izliyordu. Sonra Ron kutunun kapağını açtığında ağzı açık kaldı.

"Tanrım... Ron bu muhteşem!" nefesi kesilmişti bir kez daha Ron' un boynuna kollarını dolarken Ron'da kollarını beline sardı. Yanağına bir öpücük kondurdu.

"Çok teşekkür ederim ama ben- ben bunu kabul edemem"

"Hermione, lütfen."

"Ama-" Ron parmağını Hermione'nin dudakları üstüne koyarken itirazını kabul etmedi.

"Aması maması yok. Bir özür hediyesi olarak düşün. Bu arada gel şuraya bana anlatacakların var." Hermione neyden bahsettiğini anlamamıştı ama yine de en yakındaki kompartımana geçti. Kompartıman boştu.

"Arkanı dön Hermione" Hermione ne yapacağını anlayıp arkasını döndü ve saçlarını eliyle topladı. Soğuk zincir teniyle temas ettiğinde ne kadar iyi arkadaşları olduğunu düşündü.

"Eee tatilin nasıl geçti?"

"O Lavender olayını saymazsak güzeldi." Ron yutkundu.

"Hepsi benim suçumdu." Hermione'ye söylemekten daha çok kendi kendine mırıldanır gibiydi.

"Bu olayı hallettiğimizi sanıyordum."

"O cezasını alana kadar bitmeyecek." Ron kendini kasmaya başlarken Hermione Ron'un saçlarıı karıştırdın.

"Her neyse. Senin tatilin nasıldı."

"Harika"

"Bir sebebi var mı?"

"Benimle barışman." İkisinin de yüzü gülüyordu şimdi.

***

Draco, Hermione gittikten sonra yerinde duramamıştı. Bir baştan bir başa gidip geliyordu.

"Barıştılar mı?"

"Evet."

"Neden ve nasıl?"

"Sonra anlatırım. Ama bu kız nerede kaldı ya!!!"

"Of Draco sakin ol. Sanki yiyecek kızı. Barışmışlar işte konuşsunlar biraz."

"Ben bekleyemeyeceğim. Bir bakmaya gidiyorum."

"Bekle" dedi Pansy ama çoktan kapı kapanmıştı. Başını onaylamaz bir şekilde iki yana salladı.

Draco ilerlerken Hermione'nin sesini duydu kompartımanın kapısından dinlemeye başladı.

DRACO'NUN AĞZINDAN