St. Mungos

3.8K 150 29
                                    

Önümüzdeki haftalarda yazamayabilirim bu neden ile size ilk iki günden 11 bölümün keyifini çıkarın. Multimedya St.
Mungosun amblemi. Keyifli okumalar😘

Hermione korkunç bir rüya görüyordu. Hem de ne rüya...

"Sen basit bir kızsın Hermione. Malfoy mücevherleri seni kendinden geçirmiş. Para için Malfoy'la bile arkadaş olmuşsun! Sen sadece basit bir kızsın! Bambasitsin, başka bir açıklaması yok bunun!" (Bambasit diye bir kelime var mı ya :P)

"Ron, bunları bana nasıl söyleyebilirsin?"

"Çünkü bunlar gerçekler! Sen yakında Malfoy'a aşık olmuş rollerine de başlarsın!"

"Ron! Saçmalıyorsun, sadece birbirimize lanet atmak yerine konuşmaya karar verdik, bunun parayla ne ilgisi var?"

"Madem buna karar verdiniz, bunca yıl aklınız neredeydi? Yalan söyleme Hermione, sadece parayı görünce tozuttun sen! Kafayı yedin! Daha fazla seninle konuşmak istemiyorum! Senden ayrılıyorum!"

"Ron! Hayır! Lütfen Ron, makul ol! Ron!!!"

Hermione sıçrayarak uyandı ve etrafına bakındı. Ron yoktu. Demek ki hepsi rüyaydı.

"Hemione? İyi misin hayatım?"

Hermione koşarak yanına gelen ve kendisine endişeli gözlerle bakan Narcissa Malfoy'u tanıyamadı bir an.

"Bayan Malfoy?"

Narcissa'nın yüzü asıldı.

"Hermione, tatlım iyi misin? Neler olduğunu hatırlıyor musun?"

Hermione gözlerini kapattı ve derin bir nefes aldı. Elbette hatırlıyordu. Derin bir nefesin ardından hatırlanmayacak bir şey var mıydı ki?

"Evet Cissy. Üzgünüm, yine bir sürü sorun çıkarttım. Ve Draco da..."

Hermione etrafına bakındı.

"Draco nerede?"

Narcissa hafifçe gülümsedi.

"O ve Harry Potter arabaya ilk kimin bineceği konusunda uzun bir süre tartıştılar ve Lucius da onları oldukları yere bırakmaya karar verdi. Birazdan gelirler sanırım."

"Ya Draco nasıl? Çok kötü hırpalandığını hatırlıyorum. Bir şeyi yok değil mi?"

"Hayır, Weasley sadece ete vurmuş ve kanamasına sebep olmuş. Ciddi bir rahatsızlığı yok. En azından görünürde yoktu. Ama Lucius onu orada bırakmaya karar verdiğine göre yeterince iyi olmalı."

Hermione önüne dönüp başını peki anlamında salladı. En azından Draco iyiydi. Ona yaptığı cesurca hareket için teşekkür etmeyi aklına kazıdı.

"Bir dakika!" dedi sonra da sanki aklına son anda bir şey gelmiş gibi. "Harry'nin sizin arabada ne işi vardı?"

"Ah," dedi Narcissa boynunu ovuşturarak. "Sana bakmak için gelmek istediğini söyledi, bizde kabul ettik."

Hermione gülümsedi Narcissa'ya. En az oğulları kadar Harry'den hoşlanmadıklarını biliyordu aslında Malfoy ailesinin. Ve buna rağmen Hermione için onu da yanlarında almaya razı olmuşlardı.

"Teşekkürler Cissy," dedi kısık sesle. Narcissa tam ona cevap verecekken kapı açıldı ve ellerinde birer süpürge ile nefes nefese iki genç çocuk kapıdan aynı anda geçmeye çalışarak sıkıştılar.

"Birinci benim!" diye bağırdılar ikisi de aynı anda.

"Hayır benim, ahmak!"

"Asıl benim, salak!"

Beklenmeyen GerçekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin