Gül'e Ait 1. Bölüm 2. kısım

En başından başla
                                    

"Amaa... ıııığğhhh... git... gitmedin!.."

Usulca, yerden uzaklaşmadan kadına yaklaşan genç adam, her hareketini takip ederek, "Sen bile isteğinin haksızlık olduğunu kabul ettin... Kendini benim yerime koy..." derken titreyen bedenin üzerine, montu açarak koymasının hemen akabinde geri çekildi. Kazanılmış güveni sarsmamak adına daha yakın fakat, kişisel alanındaki mahreminden çıkıp, arkadaş bölgesine kadar geriledi.

Adamın aynı söylediği gibi ceketi bırakmasının ardından geri çekilmesiyle rahatlayan genç kız, sıcaklığının verdiği etkiyle bütün vücudu ürperdi. Ağzından istemsizce kaçırdığı inlemeyle burun kanatlarına dolan mis gibi kokuyu içine çekerken, bedenini iyice sarması arzusu duyarak hareket etmeye çalıştı. Kolundan, sırtından, artık anlamakta zorlandığı muhtelif yerlerinden gelen acıyla tahammül sınırında dolaşarak, "lııııığğğhhhh... Oooohhh Allaaahıı... hııııım... sııııı... sıcaaakk... ııııığghh... saağ sağ oooll... ıııııhhh..." derken hissettiği sıcaklığa değdiğini düşündü.

"Bir şey değil... Gülizar, çok mu ızdırabın var?"

"Beenn... Aaa Asaaaff... acııı acıyoorr. Aaaahhh..."

Neyi olduğunu anlayana kadar bilincini açık tutmaya çalışan genç adam, "Kolun mu acıyor Gülizar?" derken müdahale edebilmek için yakın zamanda ikna etmesinin şart olduğuna kanaat getirdi.

"lııııııgğğğhhh... Koluuu... ko... koluuumm, sıır sırtımm... her heeer yeriiiii.. aaaağğğhhh..."

"Her yerin acıyor... anladım, Gülizar!.." derken içinden, 'Siktir, şerefsiz herif...' diye ekleyen genç adam, "Şimdi, sana zarar vermeyeceğime inanıyor musun?" diyerek cevabını bekledi.

"Asaaff!.. Tanı... tanımı aahhh..."

"Beni tanımadığını biliyorum. Bunun için şu an yapabileceğim bir şey yok. Sorduğum o değildi."

"Haaa!.. E... eveeett... ııııığğğhhh..."

"Güzel, güvenini suistimal etmeyeceğime söz veriyorum. Gülizar, sana yardım etmeme izin verir misin?"

"Aaahhh... Haaa... hayııı..."

"Hayır demeden önce beni ne duruma düşürdüğünü iyi düşün..."

"Sen iyi ııııhhh... iyi biiir... aaağğhh a... adamsın, sa sanaa da zaraaar ve veriir... ler... Beni bı... bıraaakk, git... ıııığğğhhh..."

'Verirler!..' diye içinden tekrarlayan genç adam, korktuğu kişinin birden fazla olduğunu anladı. Bulunduğu duruma rağmen, yardımı, başka sebeplerin yanı sıra kendisine zarar geleceğini düşünerek ret etmesindeki inceliği görmezden gelemedi.

"Beni merak etme Gülizar, hafife alınacak bir adam değilim. İzin verirsen..." derken duralayan genç adam, patronuna danışmadan güvenlik hattının içine yabancı bir insanı, özellikle sorunun içeriği hakkında bilgi sahibi değilken, almasının ne derece doğru olduğunu sorguladı. Tanıdığı kadarıyla, her ne yapmış olursa olsun bu hale getirilmiş bir kadını görmezden gelemeyeceğine emin olduğu abisinin, onay vereceğini düşünerek tekrar söze girdi.

"lıııığğğhhh..."

"İzin verirsen, seni bu duvarın arkasına geçireceğim. Orada her hangi bir kimse, ne sana ulaşabilir ne de zarar verebilir. Özel olarak korunan bir bölge, giriş çıkışları kontrol altında..."

"Sanaa... benim ıııhhh yüüü... yüzüüümden..."

"Bir şey yapamazlar. O konuyu bırak da ben düşüneyim. Hadi ama Gülizar, daha fazla burada oyalanamayız. Yaralarının ne durumda olduğunu bilmiyorum, kanaman olabilir."

"Doktora gi... gidemee... meemm..."

"Orasını anladım. Her şeyi bana bırak, sana söz..." derken ikinci bir defa duralayan genç adam, nefret etse de, "Söz veriyorum, kimsenin sana zarar vermesine izin vermeyeceğim." diyerek cümlesini tamamladı. Gülümsemeye çalışırken, üzerine aldığı sorumluluğun etkisiyle somurtma arzusunu baskılamaya çalışarak içinden kendisine küfretti. Kim olursa olsun, bu tip bir durumda geri adım atamayacağının bilinciyle, yüzüne dikkatle bakan kadını samimiyetine inandırmak amacıyla sessizce incelemesi için bekledi.

"Pe... pekiiii... ııııığğğhhh... ııııhh..."

"Nihayet... Gülizar, arka cebimden fener çıkaracağım. Biraz aşağıda bir arkadaşım arabanın içinde, yanıma gelmek için benden haber bekliyor."

"Hııııı!.."

"Sonra anlatırım. Korkulacak bir şey yok..." derken aleti sıkıştırdığı yerden alarak yola doğru iki defa açıp kapayan genç adam, meydana gelen aydınlıkta kadının halini görünce irkildi. Tepkisini belli etmemeye çalışırken, feneri yerine koyup, "Uzun zamandır soğukta yatıyorsan bacaklarını hareket ettiremezsin... Müsaade edersen seni kucağıma alacağım. Yaklaşabilir miyim Gülizar?" diye sorarak tepkisini bekledi. Söylediklerinin üzerine doğrulmaya, bacaklarını toplamaya çalışan kadının inleyerek yüzünü buruşturduğunu görünce, tahmininin doğru olduğunu anladı.

"lıığğghh... Ben... kalkamııı... aaaağğğhhh..."

"Kendini zorlamana gerek yok. Bana izin vermen yeterli..."

"lııığğhh ııııhhh ııhh... Pe... peki Asaaafff!.."

Vazgeçmesinden çekinerek dikkatle kadının yanına yaklaşan genç adam, çalılarla bütünleşen bedene zarar vermemek için görebildiği kadarıyla yaralarını inceledi. Şu durumda yapabileceği daha iyi bir şey olmadığını düşünerek ellerini altından geçirirken, genç kadını kucakladığı gibi ayağa kalkmaya davrandı. Duyduğu acı çığlığın ardından başı geriye düşen kadının, bayıldığını, bedeninin tahmininden fazla hasar aldığını anladı. Böylesinin kadının hayrına olduğuna karar vererek, oyalanmadan biraz ilerde park eden araca doğru ilerlemeye başladı.




*********************************************************************



İşte böyle, maalesef bu sefer biraz dramatik başladık... İnşallah beğenmişsinizdir. Benim hemen diğer hikayeyi tamamlamaya geçmem gerekiyor, yorumlarınıza hemen dönemezsem kusuruma bakmayın :)) Bir terslik olmazsa 2. bölümü önümüzdeki pazartesiye yetiştirmeyi planlıyorum. Yeni bölümde görüşmek üzere, sevgiyle sağlıcakla kalın :)




















Gül'e Ait  (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin