BÖLÜM 5 'Koruma'

Start from the beginning
                                    

"KİM YAPTI BUNU?!" okulun içinde gürleyen sesi ile çevreye bakındı.

"Araba benim fakat ben yapmadım" dedi Yağız düz bir şekilde.

"Araba senin ama sen yapmadın öyle mi?"

"Bu bahçede 4 tane kamera var sayabilirim de isterseniz... inanmıyorsanız kameraları inceleyin" Yağız hala sakindi.

"Beni takip et!"

Yağız müdürün arkasından giderken bende peşlerine takıldım. Maalesef odaya giremedim. Kapıda beklerken Altan koridorda göründü. Koşarak yanıma geldi.

"SİMAY! Senin başın belaya girmedi değil mi?"

Kolumu tutmaya çalışırken geriye çekildim. Odanın kapısını çalmadan içeri daldı. Koltuğa oturup beklemeye başladım. Yarım saat kadar sonra kapı açıldı. Fakat çıkan Yağız değildi. Altan yanıma geldi koltuğa oturup kolunu arkama uzattı. Ve sol bacağını sağ bacağının üzerine koydu. Sırıttı. Duruşuna sinir olmaya başlamışken söze girişti.

"Çok iyiydi ya" dedi.

Dönüp yüzüne sert bir şekilde baktım.

"Bu olayla bir ilgin var değil mi Altan?" dedim dişlerimi sıkarak.

"Tabii ki evet" dedi kahkaha atarken. Başını arkaya yasladı. Keyifli bir şekilde konuşmaya devam etti.

"Bu daha fragman Simay!" dedi. Onu izlemeye devam ederken eliyle çenemi tuttu. "Öyle bir zaman gelecek ki bu gözünüzde çok büyüttüğünüz aşk sandığınız şey bitecek! Yağız'ın hayatını mahvetmemi izlemek istemiyorsan bir an önce ayrılırsın..."ellerini arkamdan çekip ayağa kalktı. Arkasını dönük bir vaziyette ellerini cebine koyup konuşmaya devam etti. "Kim bilir belki de benim kollarıma gelirsin..." dedi ve yürümeye başladı. Gözyaşlarım gözüme doluşmaya başlarken onun gidişini izledim. Yavaştı, rahattı o benim hayatımı mahvedecek adamdı.

Yarım saat geçmiş fakat Yağız odadan hala çıkmamıştı. Akay koridorda göründü. Yanıma koşarak geldi. Ardından Doğukan da merdivenlerden çıkarak yanımıza geldi. İkisi birbirine uzak duruyordu. Fakat aynı anda konuşmaya başladılar.

"Ne oldu?!"

"Yağız nerede?"

"Odada..." dedim bakışlarımla odayı işaret ederek. Doğukan ve Akay hızlı hareketlerle odaya yöneldiler. Kapıyı çalıp içeri daldılar bende ayağa kalkıp peşlerine gittim. Kapıyı dinlemeye çalıştım fakat içeriden hiç ses gelmiyordu. 10-15 dakika sonra kapı tekrar açıldı. Yağız önden çıktı. Arkasından da Akay ve Doğukan...

Yağız düz bir şekilde bana bakıyordu. Aklından ne geçtiğini merak ediyordum. Elimi tutsa da yanımda söyleyemeyeceği şeyler olduğunu anladım.

"Seni eve bırakayım" dedi. Akay ve Doğukan'a dönerek "sizi ararım" dedi ve önden yürümeye başladı. O hiç konuşmadı bende hiç sesimi çıkarmadım. Fakat bu soğukkanlılığı fazlaca sinirimi bozmaya başlamıştı. Çantamı sınıftan alarak okuldan çıktık. Beren'i görememiştim. Görsem de konuşamayacağımızı anladım.Yağız beni sürüklüyordu resmen.

Yağız hızlı bir şekilde arabayı sürerken ben onu izlemeye çalışıyordum. Direk olarak onu izlersem bağıracağını düşünüyordum çünkü. Sinirli olduğu belliydi fakat bunu bana belli etmemek için mimiklerini hiç kullanmıyordu. Düz bir şekilde arabayı kullanıyordu. Kısa süre sonra eve geldik. Fakat Yağız konuşmuyor önüne bakıyordu hala. Elimi sıkıca tutuyordu.

"Erken evlenmeliyiz" dedi bir süre sonra. "Hatta elimde olsa şuan" dedi ekleyerek. Onun yüzüne baktım. Ciddiyetini hala koruyordu. Konuşmaya devam etti.

BEŞİK KERTMESİ 2 'Mafyanın Gelini'Where stories live. Discover now