Özel Bölüm

1K 96 38
                                    

--Önce küçük bir kesit...--


"Canım, sırtımdaki fermuarı çeker misin?"

Sabırla fermuarın ensesine ulaşmasını bekledi. Ardından belinden gelip karnına dolanan kolları hissetti. Boynundaki dudağı da hissettiğinde gıdıklanmanın da etkisiyle gülümsedi. 

"Harika olmuşsun."

Pamela gülümsedi.

"Öyle mi?"

"Hı hı." diye mırıldandı Silvio biraz daha yanaşırken.

"Hoo! Sakin ol yakışıklı. Bizi bekleyen bir çift var unutma. Kendini sonraya sakla."

Silvio gülümsedi.

"O ikisini hiç düşünmemiştim."

"Dalga mı geçiyorsun?" dedi Pamela alaylı bir ses tonuyla. "Çocuğun ona bakışlarını hiç fark etmedin yani? Başından beri onun yanında olmak istiyordu ancak çekiniyordu. En sonunda en çok yardıma ihtiyacı olduğu bir zamanda yanında bitti. Her şey çok netti."

"Peki, bayan Holmes."

"Hadi gidelim." dedi Pamela. "Eminim çok sevimli olmuşlardır."


*****

"Öhö! Eee... pekala, öğrenci adı: Sam Collins. Dönem ses kaydı ödevi numarası... : 5. Konu: Dünya Kurtuluş Tarihi. Ve bugünün tarihi: 8 Ocak 2082.

Evet, sanırım hepimiz bu hikayelerle büyüdük. Göklerde arı gibi uçuşan uçakları, bir anda hepsinin yağmur gibi yere düşüşünü, davetsiz bir misafiri ve sonunda değişmeye başlayan Dünya'mızı çocukluğumuzdan beri milyonlarca kez dinlemişizdir. Ben şanslıydım, çünkü olayların içinde olan babaannem Isabella Collins'ten dinledim bu hikayeleri. Ve gelişim dönemlerini de babam Riley ve amcam Aldis'ten defalarca dinlemiştim. Sanırım, bir itiraf yapıp özellikle bu ödevi seçtiğimi belirtmeliyim.

Evet; sanırım önce örgütten bahsetmeliyim. İnsanlığın başlarında, kendi gezegenlerinde yaşanılacak sebep kalmadığını düşündüklerinde gelmişler. Bunlar, Eski Dünya Tarihi konuları olduğundan hızlı geçeceğim. Her neyse, Dünya'yı evleri kabul eden uzaylı örgüt zamanla insanların bilinçsizleşmesine tepki gösterip bir saldırı planı yapmışlar. Mantıksal olarak düşünüldüğünde saçma geliyor ama %74 uzaylı genleri taşıyan biri olarak rahatça söyleyebilirim ki o duygularla aynı kararı ben de alırdım. Eski Dünya'nın fotoğraflarına baktığımda insanların o zamanlar nasıl yaşadığını hayal edemiyorum.

Her neyse, ehmm... örgütün bu tepkisi en sonunda bir savaşa yol açtı. Gerek Dünya ile Rranfev elçileri arasında, gerek 4. ırk ile Dünya arasında minik tatsızlıklar oluşsa da 4. ırkın gelmesi kilit nokta oldu. Biz biraz yaramazlık yapıp karanlık madde enerjisiyle onları kışkırtmış olsak da kahraman uzaylımız Eve sağ olsun olay hemen tatlıya bağlandı.

Ve yapılan anlaşmayla Dünya Kurtuluş Tarihi başladı. İlk 20 yıl insanlığın son zamanlarda geçirdiği en zor dönemdi. Gelişmiş, gelişmemiş, az gelişmiş demeden; bütün ülkeler tarım faaliyetlerine yöneldi. Sırayla yerleşik düzene restorasyon yapılırken insanlar üslerde kaldılar. Önceki tarihle karşılaştırıyorum da, bu insanlığın yaptığı en büyük fedakarlık olmalı. Başta insanlar çok bencilmiş. Sonra -benim tahminim böyle- karşılarında son teknolojiyi görünce yola gelmiş olmalılar. Espri bir yana, bu fedakarlık bize bu mükemmel Dünya'yı verdi. Bunun için o dönem insanlarına -merhaba babaanne- çok şey borçluyuz.

Bütün bu zor dönem geçerken, bir yandan da alternatif enerji tarlaları kuruluyordu. Okyanuslarda belli noktalarda gemi geçişleri iptal edilip oralara yüzlerce rüzgar ve dalga panelleri koydular. Çölleri neredeyse tamamen Güneş panelleri ile kapladılar. Yine de ekosistem zarar görmesin diye hala çöllerde panelsiz noktalar var. Boğazların diplerine akıntı panelleri yerleştirildi. En çok rüzgar alan yerler yüzlerce rüzgar paneli ile boy gösteriyordu ve bu enerji panelleri 20 sene boyunca insanlar zorlanmış olsa da 20 senenin sonunda mükemmel denilecek seviyede kendini gösterdi. Bütün Dünya'ya yetmişti. Tabi bu esnada bütün fabrikalar yıkılmış, yerlerine çevre dostu fabrikalar yapılıyordu. Yine de buna rağmen bu fabrikaları artık bitki çıkma ihtimali azalmış yerlere koydular ki düşük olan zarar ihtimali en azda dursun.

Sonraki 47 sene Dünya, 2000'li yıllarda yaşamış kişilerin hayal bile edemeyeceği kadar güzelleşti. Sanırım burada günümüz meselelerini anlatmalıyım. Pekala, o zamanlardaki şehirlere baktığımda her şey gri. Büyük evlerin arasında çıkmaya çalışan ağaçlar görüyorum çoğu zaman. Oysa şimdi, tam tersi. Büyük evlerimiz uzun ağaçların arasından göğe yükseliyor. Şehir merkezlerinde ağaç bulundurmasak da evlerimizin yanlarında her zaman birer sera bulunur. Böylece şehirlerimizde gerekli yeşilliği sağlamış oluruz.

Bunun yanında ulaşımda ziyaretçimiz Eve'in taşıtından örnek -daha doğrusu kopya- aldığımız taşıtları kullanıyoruz. Mantığını çözemedik ama motoru birebir yaptığımızda bir şekilde yer çekimini kendi tersine uygulayıp uçabiliyor. Ne olduğunu tam anlayamadığımız için kara ulaşımı hala sürüyor.

Dünya çapında genel bir eğitim kültürü oluşturuldu. Eskiden örgüt üssü olan Nevada, Çin, Orta Afrika ve Batı Rusya Kolejleri Dünya çapında bir eğitime ev sahipliği yapıyor. Tabii ki hala üniversiteler, liseler var ve bunlar da aynı şekilde genel eğitim kültürüne uygun hareket ediyor.

Bilimsel çalışmalara gelinirse, Eve'in taşıtından çok şey öğrendik. Ama çoğunu anlayamadık. Artık uzaya çıkmalar falan bütün televizyonlarda son dakika haberi olarak gösterilmiyor. Oldukça normal bir hal aldı. Çin Koleji çalışmalarının bir kısmını 'etik olmadığı için' yok etti. Bunların bir çoğu insanın bilinçaltıyla ilgili şeylerdi ki bence de böyle aletlerin kullanılması pek etik değildi. Psikolojik terapilerde bu aletlerin yerine Afrika Koleji'nden psikologlar kullanılıyor ki dedesi onlardan biri olan bir şahıs olarak diyebilirim ki, böylesi çok daha iyi. Şu sıralar en büyük teknolojik faaliyetler zamanda yolculuk üzerine. Ancak hala tek yönlü bir yolculuk yapabiliyoruz ve geleceğe giden deneklerin geri dönmemesini göz önünde tutacak olursak, sanırım böyle bir şey için daha çok beklemeliyiz. Bunun yanında cansız nesneleri ışınlamayı başardık. Molekülleri ışık hızında başka bir yere gönderip belirlediğimiz yerde durmasını sağlayabiliyoruz. Ancak canlı denekler bedenini kaybedince ruhları açığa çıkıp ölümle tanışıyorlar. 

Ee, 4. ırktan hala bir haber alınamadı ama 2. ırkın faaliyetlerinin sürdüğünü biliyoruz. Hala bizi rahatsız ediyor olsalar da örgüt üyeleri -ve artık insanlar da- onları hemen geri püskürtüyor.

Evet, sanırım ödevim bunları kapsıyor. Elimdeki kağıttaki maddeye göre ses kaydı kısa bir özet şeklinde olmalıymış. Daha bunlarla ilgili ayrıntılı yazı çıkarmak zorundayım off! Her neyse, ödev sonunda tekrar kendini tanıt diye bir kuralımız vardı sanırsam. 

Öğrenci adı: Sam Collins. Öğretmen: Jenny Grand. Tarih: 8 Ocak 2082. Dünya Kurtuluş Tarihi ödevi ses kaydını dinlediniz."


ÖRGÜTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin