Bölüm 15: Örgüt

1.8K 172 23
                                    

Saatine baktı. 13:54. Triumph Brewing'e varmıştı. Birasıyla ünlü olan bir yerdi burası. Ancak Arnott'ın fazla iştahı yoktu. Sessizce dışarıdaki bir masaya oturup Rodney'i bekledi. Etrafı gözetlemeye koyuldu. Soldaki masada oturan çift ciddi bir şey konuşuyor gibiydi. Karşı masada ise üç arkadaş biralarını yudumlarken neşeli bir sohbet içerisindeydiler. O sırada yapılı iki genç sohbet ederek içeriye girdi.

Arnott tekrar saatine bakacaktı ki Rodney'i gördü. Beyaz yarım kollu bir t-shirt, koyu renk kot pantolon ve güneş gözlükleriyle klişe ama bir o kadar da şık gözüküyordu. Alnına dökülen koyu kahverengi saçları hafif terlemişti. Görünüşe göre yaz moduna girmişti bile.

Her ne kadar yüzünde aynı 4 yıllık öğrencisini görse de artık aynı gözle bakamıyordu. Arnott için Rodney bir mucizeydi resmen. Tartışmalarda hiç bir şekilde telaş yapmazdı. Durum kötü olsa bile soğukkanlılığını koruyabiliyordu. Ve inanılmaz derecede zekiydi. Hala da gözlerinde o enerjiyi hissedebiliyordu. İyi de bir çocuktu. Bu gibi şeylerle işinin olabileceği hiç aklına gelmezdi Arnott'ın.

Masanın yanına geldiğinde Arnott da ayağa kalktı. El sıkıştılar.

"Merhaba, profesör."

"Merhaba, bay Williams. Nasılsınız?"

"Gayet iyi, profesör. Ya siz?"

"Sayılır, bay Williams."

"Bir sorun mu var? Bu kadar hızlı şekilde buluşma ayarladığınıza göre önemli bir şey olmalı."

"Toplantıda da bahsettiğim gibi, bilgisayara virüs bulaştı. Ve dün akşam servisten döndü. Virüsün kaynağı siteymiş."

"Bundan emin misiniz, profesör?"

"Kesinlikle, bay Williams."

"Ben pek sanmıyorum. Siteyi kurduğumuz bilgisayar son derece temizdi. Başka bir siteden bulaşmış olmasın?"

"Sizin siteden dedi servis. Eğer sizin bilgisayardan bulaşmadıysa topluluğunuza dikkat etsen iyi olur. Başka biri de koymuş olabilir."

"Evet, bu mümkün. Ancak ben hala bizden bulaşacağını sanmıyorum."

"Keşke bunlarla sınırlı kalsa, bay Williams."

Rodney tek kaşını kaldırdı.

"Başka sorunlar da mı var?"

"Evet, dün akşam bir şey daha fark ettim. Sitedeki çoğu üye sahteymiş. Giriş bile yapılmamış."

Rodney'in yüzünde anlık bir gülümseme oluştu. Arnott rahatsız hissetti.

"Efendim, bunlar çok ciddi suçlamalar."

"Öyle mi dersin, Riley?"

"Efendim? Az önce Riley mi dediniz?"

"Elbette hayır, Rodney. Sana neden Riley deyim ki?"

"Bilmem, benzer isimler. Belki şaşırmışsınızdır."

"Olabilir tabii." dedi Arnott zoraki sevecen bir gülümsemeyle. "Her neyse, üyeler hakkında ne düşünüyorsun?"

"Efendim, böyle bir şey olacağını sanmıyorum."

Arnott'ın morali bozulmaya başladı.

"Ben sanıyorum, Rodney. Sitede ve sizin şu toplulukta sinir bozucu gariplikler var."

"Ne gibi?"

"Mesela toplantının yarısını hatırlayamam gibi."

Rodney'in yüzü şaşkınlıkla kasıldı. Arnott o an Rodney'in gerçekten masum olabileceğine inanmadı da değildi. Ki zaten öyle olmasını umuyordu. Ancak nedense konuşma esnasında hafif bir nefret beslemeye başlamıştı. Rodney konuşmaya başladı.

ÖRGÜTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin