Aslan Karaman!

170 29 0
                                    

Resimde Aslan Karaman

           

16 Şubat 2017

Bugün bir film geldi aklıma. Seninle izlemiştik ya Ecrin. 'Gezgin Pantolon Kardeşliği'. Biz de bir şal almıştık beraber. Bununlayken başımıza neler geldiğini mektuplaşarak anlatacaktık birbirimize. Oysa bende kaldı o şal. Almadın. Benim başıma neler geldi bilmek ister misin?

Kimse beni istemiyor Ecrin. Aslan'ı kaybettim. Ömer'i kaybettim. Seni kaybettim. Annem beni başından attı. Peki ya sen? Sen ne yapıyorsun?

'Dargınsak eğer üç günü geçti haberin olsun.'

Hani bir keresinde bambaşka bir şehirde yeniden başlamaya ne dersin demiştin ya, hani bizi kimsenin tanımadığı bir yerde başlamaya. Beni burada kimse tanımıyor Ecrin. Ben de kendimi tanımıyorum.

Gerçekten güzel değilmiş. En başına dönseydik eğer her şeyi farklı yapardım. Ama sana söz veriyorum buradan çıkınca her şeyi düzelteceğim.

Bir gün daha sessizce geçmişti.

17 Şubat 2017

Bugün Aslan'ın doğum günü. Hani hatırlıyor musun o sene beraber bir parti hazırlamıştık. Sen çok heyecanlıydın. Ona bir sürpriz hazırlamak istemiştin. Benden yardım istemiştin. Denize bir sürü balon bırakmıştık. Tam ortasında da bir kayık dilek feneri uçurmuştunuz beraber. Sizi gizlice izlemiştim. Ben de bir dilek dilemiştim. Herkesin mutlu olabileceği bir dünya dilemiştim. Ama olmadı üçümüzün de aynı anda mutlu olabileceği bir dünya olmadı. Başaramadım.

İyi ki doğdun sevgilim...

Defteri kapatıp aynada kendisine baktı Nil. Ecrin'i gördü camın önünde. Yanına gitti yavaşça.

            -Bugün Aslan'ın doğum günü Nil.

Nil sessizce tebessüm etti.

            -Biliyorum.

            -Bana yardım eder misin?

            -Nasıl bir yardım?

            -Ona bir sürpriz hazırlamak istiyorum.

Nil sessizce düşündü bir süre. Aslan'ın kendisini öptüğü an gelmişti. Hayatının en güzel hediyesini almıştı.

            -Senin yerin dağınıklığım, toparla kendini...

            -Bir şey mi dedin?

Nil kendisine geldi.

            -Hayır canım.

Ecrin sevgi dolu bakışlarını gönderdi ona. Bir süre kendisini izledi aynada. Saçlarıyla oynadı. Kendini beğenmediği zamanlarda yapardı bu hareketi. Aklında bir sürü farklı plan geçiyordu. Ama hiçbirini de beğenmiyordu. Biliyordu Nil her zaman böyle şeyleri daha kolay düşünürdü. Herkesi bir şekilde memnun etmeyi başarırdı.

            -Sence saçlarımı siyaha boyasam mı?

            -Nereden çıktı bu şimdi?

            -Bilmem belki de bir değişiklik fena olmaz.

            -O saçlar için öldüğümü biliyorsun değil mi?

Ecrin bunu biliyordu. Bu kızın kendisini kıskanmasına hiç anlam veremiyordu. O kadar göz alıcıydı ki kendisini nasıl bu kadar beğendiğini anlayamıyordu. Tamam güzel bir kız olduğunu Ecrin de biliyordu. Ama Nil'di bu. Hangi ortama girse gözler onun üzerine toplanırdı. Bir kere çekiciydi. Kime nasıl davranması gerektiğini bilirdi. Hele o kırmızı saçları yok muydu? Ecrin bir kez daha güldü.

Kız Kulesi Boğaz'ında Kalsın İstanbul!Where stories live. Discover now