Bana Ait 36. Bölüm

89.2K 4.6K 193
                                    


"Çınar Bey, özür dilerim rahatsız ediyorum. Faruk Bey, sizinle görüşmesi gereken acil bir konu olduğunu söylememi istedi. Toplantıda olduğunuzu belirttim ama ısrar edince..." diye devam eden sekreterinin eliyle durmasını işaret eden genç adam, kızlarla ilgili önemli bir durum vuku bulduğunu anlayıp sakinliğini korumaya çalışarak söze girdi.

"Sorun yok, bilgim dahilinde... Odama al Füruzan, hemen geliyorum." dedikten sonra hafta başı gelişim raporlarını veren yöneticilerine dönerek, alışkın olmadıkları duruma uygun bir açıklama yapma ihtiyacı duydu.

"Beklediğim, ivedilikle halledilmesi gereken bir haber vardı beyler, toplantımıza kaldığımız yerden Cesur Bey devam edecek..."

Bir an evvel ne döndüğünü öğrenme arzusuyla yerinden kalkan genç adam, eliyle müdürlerine oturmalarını işaret ederken, kardeşiyle göz teması kurup imayı anlamasını bekledi.

"İzninizle, rahatsız olmayın lütfen... Cesur..."

"Tabi Çınar Bey, biz arkadaşlarla devam ederiz..." demesi üzerine selam veren genç adam, oyalanmadan toplantı salonunu terk ederek odasına yöneldi. Kapıyı açmasıyla ayakta bekleyen iki elemanının, ciddi yüzlerine bakarak oturmalarını işaret ettikten sonra kendisi de koltuğuna geçti.

"Hayır olsun Faruk, konunun acil olduğunu söylemişsin..."

"Eee... Abi, her hareketlerinden anında haberim olacak deyince, mecburen toplantı esnasında seni rahatsız etmek zorunda kaldık... Yoksa..."

"Biliyorum Faruk, kendi verdiğim emirleri bana sorgulatma... Problem yok, konuya gelelim. Ne oluyor?"

"Dünden beri Irmak Hanımın markete gidip birkaç boş koli alarak dönmesi dışında evden dışarıya adımlarını atmadılar. Akşam sekiz civarında Pınar Hanım, Sevim Küçük, adında bir bayanı iki üç defa üst üste aradı. Ulaşamayınca, sabah aynı numarayı bir saat kadar önce tekrar çaldırdı."

"Kimmiş bu kadın?"

"Arkadaşlar hemen genel bir araştırma yaptılar... Bunun sonucunda aynı bölümde okuduğu ve konuşmalarından yola çıkarak arkadaşı olduğu kanaatine vardık. Kendisi İzmir'de yaşa..."

"Orada dur Faruk... Kadınla ilgili ayrıntılı bilgiyi sonra alırım, ne konuştular?"

"Abi, anladığımız kadarıyla bir hafta içinde acilen taşınmayı planlıyorlar. Pınar Hanım, hemen gelmeleri gerektiğini, ev bulmaları konusunda destek olup olamayacağını sordu. Karşıdaki hanım habere çok sevindi. Elinden gelen her türlü yardımı seve seve yapacağını, ev bulana kadar kendileriyle kalabileceklerini belirtti."

"Siktir!.. Haaahhh... Kaçıyorlar!.." diye homurdanan genç adam, şehir manzarasına hakim geniş pencereden düşünceli gözlerle dışarıyı izledikten sonra delici bakışlarını adamlarının üzerine çevirdi. "Demek bizim ayrılmamızın hemen ardından koli almaya çıkması bu yüzden..."

"Öyle görünüyor abi!.. Sebebini anlayamıyorsam da tutumları söylediğinize uyuyor... Asaf'la beraber bunu haber vermek için geleceğimiz sırada, bu sefer Irmak Hanım bir görüşme yaptı. Eee... Asıl bu yüzden geldik. Abi, tahminimde yanılmıyorsam, özellikle bu konuşmayı bilmek isteyeceğini düşündüm..."

"Ne?"

Patronunun oturduğu yerde huzursuzca kıpırdandıktan sonra öne doğru kaykılması üzerine iyice gerilen genç adam, boğazını temizleyerek temkinle konuya giriş yaptı.

"Eee... Pınar Hanım adına, Hikmet Beyin muayenehanesi mi diye sorarak, saat 14.00 için randevu istedi."

"Bu kadar mı?"

"Hayır abi... Numaradan neresi olduğunu araştırdık, Hikmet Olgun, kadın doğum uzmanı çıktı!.."

"Ooohhh Allahım!.." diyerek dirseklerini masaya dayayan genç adam, ellerini saçlarının arasına sokarak karıncalanmaya başlayan kafasını ovuşturdu. Öğrendiklerini tartamayacak kadar karışan zihniyle, bir süre ne yapacağını bilemeden öylece kaldı. Kendisini endişeyle izleyen adamlarını bile unutacak halde aklını toplamaya çalışırken, Faruk'un sesiyle kafasını kaldırdı.

"Abi!.."

Gözlerini adamlarına dikerek yüzünü sıvazlayan genç adam, derin nefesler eşliğinde sakinleşmeye denedi. Öğrendiklerini tam idrak edememenin sıkıntısıyla düşündüklerini bir sıraya sokmaya çalışırken, "Kontrolü saat ikide mi demiştin Faruk?" diye sorarak konunun gerçekliğinden emin olmak istedi.

"Evet abi!.. Eee... Tahmin ettiğim şeyden mi şüpheleniyorsun?"

"Şüphenin biraz ötesine geçtim diyelim!.. Bunun duyulmamasının ne kadar önemli olduğunun farkındasınız."

"Kesinlikle... Özel durumlarda sadece bir avuç kişi devreye giriyor abi, hepsi yüzde yüz güvenilir elemanlar. Bu konuyla özellikle Asaf ilgileniyor... Şimdi ne yapmamızı istersin?"

"Haaaa ooofff... Saat 11.30 iki saat sonra tekrar bir ziyarette bulunacağız. Şu Akın denilen herifle ilgili herhangi bir bilgiye ulaşabildiniz mi Asaf?"

"Hayır abi... Arama kayıtları dahil, ne mezun olduğu bölümde, ne çalıştığı yerlerde Akın isminde birisine rastlayamadık."

"Ben de öyle tahmin ettim... Biraz yalnız kalıp düşünmeye ihtiyacım var. Şu kadın doğum uzmanının adresini öğrenin, bu arada ben de nasıl bir yol izleyeceğime karar vereyim."

Selam vererek ayrılan adamların ardından kendisini koltuğa bırakan genç adam, yaşadıklarına hala inanamadığını, durumun algısının ötesine geçtiğine karar verdi.. Ödemek zorunda kalabileceği yükü düşünürken, ağırlığını şimdiden omuzlarında hissetti. "Kahretsin! Cesur haklıymış, muhtemelen Kuantum fiziği bundan daha anlaşılır..." diye fısıldarken bu işi bugün bitirmeye kararlı, son öğrendiklerini kafasında tartmaya başladı. bir kere daha akıl süzgecinden geçirip mantıklı bir zemin üzerine oturtmaya çalıştı.

Bana AitHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin