51. Bölüm Her veda, birgün kavuşmak içindir.

1.1K 178 67
                                    

MerhabaATEŞ VE BUZ ailesi...
Yeni bölümü sabırsızlıkla beklediğiniz için hemen okumaya geçmenizi istiyorum. Yavaş yavaş hikayemizin finaline doğru yaklaşıyoruz. Bu beni aşırı şekilde heyecanlandırıyor. Yeni düşündüğüm bir kurguya başlamak için Ateş ve Buz'u bir an önce finale kavuşturacağım. Hepiniz gibi ben de çok heyecanlıyım.
Siz de sabırsızlıkla finali bekliyorsunuz biliyorum. Birkaç bölüm sonra final olacak. Bu yüzden bana verdiğiniz destekler dolayısıyla hepinize teşekkür ederim. Sizlerden tek istediğim kitap için bol yorum yapmanız. Daha önceki bölümleri beğenerek bana destek olmanız.
İyi ki varsınız. İyi ki Ateş ve Buz var.
🌟 basarak bölümü parlatmayı unutmayız.

Medyada Melek ve Kadir var. Onlar için buraya kalp bırakırsanız sevinirim.
Bölüm şarkısı: BU KALP SENİ UNUTUR MU? Bu şarkı da Melek ve Kadir için gelsin.

🌟🌟🌟
Ayrı yollarda yürüsek de, veda ettiğimiz bir sokakta rastlaşacaktık.
🌟🌟🌟

Nefes nefese kalmış bir şekilde yatakta sıçradığımda, elimle bağrımı ovuşturdum. "Deniz," dedi banyodan çıkan Poyraz. Hemen yanıma geldiğinde yatağa oturup, terden alnıma yapışan saçımı geriye itti. "Ne oldu güzelim? Rüya mı gördün?"

Başımı olumlu anlamda sallarken, "su," dedim fısıltıyla. Nefesimi kontrol etmekte zorluk çekiyordum. Sanki bir rüya değilde, gerçekliğin içinden sıyrılmış gibiydim.

Poyraz hemen komodinin üstündeki sürahiden bardağa su doldurup, bana uzattı. Titreyen elimle bardağı tutup birkaç yudum içtiğimde boğazımdaki yakıcı kuruluk hafifte olsa geçmişti. Gözlerimi kapatıp alnımı ovuşturarak kendimi düşüncelerimden soyutlamaya çalıştım.

"İyi misin, güzelim?" Poyraz'ın sorgulayıcı bakışlarına, "iyiyim," derken elimdeki bardağı komodinin üstüne koyması için ona uzattım.

"Kabus gördüm," dedim. Elimle saçlarımı geriye ittiğimde Poyraz bardağı koymuş ve ellerimi tutmuştu. Gördüğüm rüyanın gerçeklik payı beynimi kemirirken, bunun cevabını alabileceğim tek kişiye yönlendirdim bakışlarımı. "Poyraz sana bir şey soracağım." Rüyamda gördüğüm şeyin gerçek olup olmadığını en iyi bu şekilde öğrenebilirdim. "Ada," dedim çekinerek. "Ada senin çocuğun olabilir mi?"

Poyraz'ın omuzları kasıldığında bunu neden sorguladığımı merak etmiş gibiydi. "Hayır, değil." Sesi oldukça sert ve otoriterdi. "Nereden çıktı şimdi bu?"

Omuzlarımı silktiğimde onun sinirlerinin gerilmemesi için ellerini okşadım. "Siz Sanemle sevgiliydiniz ya. Belki-"

"Hayır," dedi yeniden keskince. Bu adam bu aralar fazla mı sinirliydi? "Ada benim oğlum değil?"

"Nereden biliyorsun? Sanem belki de senden hamileydi. Bu olamayacak bir şey değil."

Poyraz derin bir nefes verdiğinde saçımdan bir tutam alıp okşadı. "Değil, Deniz. Ada doğduğunda hastanedeki doktor arkadaşım kan örneğini gizlice Amerika'ya gönderdi. DNA testi negatif çıktı." Bakışları bana dikte olarak bakıyor. Sanki bana da bunu kabullenmemi söylüyor gibiydi. "Ada, Kuzey ve Sanem'in oğlu." Poyraz gibi bir adamın bunu önceden düşünüp yaptırması bana tuhaf gelmemişti. O her şeyi önceden planlar ve yapardı. "Bu seni hayal kırıklığına mı uğrattı?"

Poyraz'ın sorusuyla kaşlarım çatıldığında dediği imayla gözlerime birkaç kırıklık yansıttım. "Ne?"

Poyraz sinirli bir soluk aldığında, "dediğimi duydun Deniz," dedi. Ellerimi ellerinin üstünden çektiğimde bu konuyu diretmesi daha da ağrıma gitmişti.

"Poyraz sen ne dediğinin farkında mısın?"

Poyraz'ın delici bakışları kalbime dokunmaktan çekinmedi. "Ada'nın benim çocuğum olmasını isterdin değil mi? O zaman belki Kuzeyle sen yeniden-"

ATEŞ VE BUZWhere stories live. Discover now