18

11.6K 443 74
                                    

"Tuğrul buraya geliyor

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Tuğrul buraya geliyor."

Kafamı telefondan kaldırdığım anda kurduğum cümleyle Fatih'in gözleri şaşkınlıkla açıldı.

"Nasıl geliyor? Şimdi mi?"

"Evet. Abimin yarın doğum günü. Hediye seçmesine yardım edecekmişim." Dedikten sonra önemsiz olduğunu belirtir bir şekilde elimi salladım.

Fatih, Tuğrul'la ilgili birkaç şeyi biliyordu. Beraber eğlenmeye çıktığımız o gün yaşananlardan sonra ona anlatmıştım. Bunu neden yaptığımı bilmiyordum. Tuğrul'a olan hislerim, abimin arkadaşı olmasından dolayı çevremden gizlediğim bir şeydi. Ancak hem Fatih anlamıştı hem de o an beni dinlemek ve yardım etmek için çok istekli görünüyordu.

Ben de hepsini olmasa dahi birazını anlatmıştım. Mesela öpüştüğümüzü bilmiyordu ama biz dans ederken Tuğrul gelip onu ittirdiği için aramızda bir şeyler olduğunu sezmişti. Belirsiz şeylerdi bunlar, bu yüzden bana yardım edebileceğini söylemişti.

Onunla, Tuğrul'un tepkisini ölçmek için yakınlaşıyordum.

Oturduğumuz yerin kapısının açıldığını duyduğumda Fatih de eş zamanlı olarak "Geldi seninki," demişti. Kapıya doğru kısa bir bakış attım.

Tuğrul, sivil kıyafetleriyle ve heybetiyle kahve dükkanının ortasında dikiliyor, gözleriyle etrafı tarıyordu. Ona ne kadar kızgın olursam olayım, gördüğüm anda kalbimin teklemesine engel olamıyordum. Ve gözleri, gözlerimi bulduğunda...

Hafifçe yutkundum. Bana öyle bir bakış attı ki bir an için nefes almayı dahi unutmuştum. Uzun bacaklarıyla attığı adımlar sayesinde hemen masanın önünde durdurdu adımlarını.

"Merhaba." Dedi o kalın sesiyle. Gözlerini benden çektiğinde Fatih, ayağa kalkıp elini uzattı ona. Tokalaştılar.

"Dur, ben Aysima'nın yanına geçeyim de burada sen otur." Dedi Fatih. Tuğrul'un kaşları hafifçe çatıldı. O bir şey diyemeden Fatih yanıma geçip oturmuş, Tuğrul ise birkaç saniye ayakta dikildikten sonra nihayet karşıma geçip oturmuştu.

"Fatih ben, Aysima'nın işten arkadaşıyım. İki kere karşılaştık ama düzgünce tanışamadık bir türlü."

"Memnun oldum." Dedi Tuğrul, düz bir tonlamayla. "Tuğrul ben de."

"Ben de çok memnun oldum. Ne işle meşgulsün?"

"Askerim."

"Öyle mi?" Diye sordu Fatih, sesinde ufak bir şaşkınlık vardı. "Rütben ne?"

Tuğrul, ellerini birleştirip karnının üstüne koyarken derin bir nefes aldı. Sanki "Ne yapacaksın?" Der gibi bakıyordu. Yine de Fatih'in sorusunu cevapladı. "Üsteğmenim. Kıdemli."

"Çok havalı meslek sizinkisi. Ben de asker olmak istiyordum ama malum," dedikten sonra gözlüklerini işaret etti.

"Havalı olduğu için asker değilim."

O Şimdi Asker (+18)Where stories live. Discover now