LXXI

379 24 14
                                    

Sen benim diğer yarım, artık anla...

❉⊱•═•⊰❉⊱•═•⊰❉⊱•═•⊰❉

Kıskançlık, bu güne kadar bu duyguyu ne köküne kadar yaşamış ne de yaşatmıştım. Ama bu gün işler çığırından çıkmıştı. İş çıkışı Cihan ve arkadaşlarıyla gittiğimiz yemekte bir adamın bana içki teklif etmesiyle ortalık yangın yerine dönmüştü. 

Dövüşçü kimliğinden hiç hoşlanmadığım Cihan Mert Çelikkol bütün mekanı adamın sırtına geçirmişti. Şimdi işe karakoldaydık. "Bende diyorum uzun zamandır ne eksik. Cihan bey nezarete düşmüyormuş." 

"Gürkan abi mümkünse eksik kalsın. Yaka paça tutuklandı, kelepçe taktılar ya." 

"Alış kızım. Bakma bir senedir uslu durduğuna Cihan böyledir. Eskiden ayda bir iki girer çıkardı böyle." Rahatça yanıma oturmuş ayak ayak üstüne atmış Gürkan abiye bakmakla yetindim. "Ama bu sefer döveceğim. Evde gül gibi karım ve bebeğim var ben serserinin derdinden buraya geldim." 

"Ne zaman çıkar peki?" Üstümdeki midi boy etekli haki yeşil elbiseyle karakol köşesinde donmak üzereydim. 

"Çıkarırlar şimdi. Uzun süre durma sebebi ellerinin silah durumuna düşmesi. Lisanslı boksör olduğu için sorun çıkarıyor ama her seferinden yırtıyor şerefsiz." Elleriyle olsa yine iyiydi, adamın kafasında şişe, sırtında sandalye kırmıştı. 

Bir süre beklememizin ardından elleri kolları salık sallana sallana yanımıza gelmişti. Dağılmış saçları, yakası açılmış gömleği ve eline aldığı ceketle savaştan çıkmış gibiydi. Kaşında kurumuş kan ve dudağındaki patlaklık bunu destekliyordu. "Beyefendi çıktığına göre ben evime kaçar abim." Uzanıp alnımı öpen Gürkan abiye kısaca sarıldım. "Sen kendine iyi bak, boş ver bu danayı."

"Ayıp abi duyuyorum." 

"Göstereceğim ben sana ayıbı. Bu gece dinlen, yarın bu kızı karakol köşesine getirdin diye süründüreceğim seni. Dua et Dora duymadı." Ensesine tokat geçirip yanından geçip gittiğinde yalnız kalmıştık. 

Bir yanım uzanıp sarılmak isterken bir yanım yüzünde yeni bir morluk çıkartmak istiyordu. "Aptal bir adamsın. Haline bak."

"Aşık bir adamım." Ben yapamasam da o uzanıp sarıldığında göğsüne sığındım. "Üşümüşsün." 

"Bu gece sokakta yattığında sen de üşüyeceksin." 

"Koltuğa geçsem anlardım da sokak ne bebeğim." Omzuna elimi geçirdiğimde geri çekildi. "Ciddisin?"

"Çok ciddiyim. Mağara adamı gibi daldın adama. Daha lafını bitirmeden saldırmak ne demek. Ben zaten kabul etmeyip yollayacaktım başımdan. Direkt saldırman hiç hoş değildi Cihan. Bir kaç yumruk falan da anlarım ama adamın hastanelik ettin." Kollarımı göğsümde bağladım. 

"Nedenini sorsan keşke güzelim. Hemen suçlu ben oldum. Az bile yaptım ben o şerefsize." 

"Hala üste çıkıyorsun. Sen bence bu gün gerçekten sokakta kal." Karakoldan kendimi dışarı attığımda arkamdan seslenmelerini duymadan bir taksi çevirip evin yolunu tuttum. Sokakta kalmayabilirdi ama en azından eve gelmesindi. 

Geceyi bulan zaman diliminde eve girmiştim. İlk defa bu eve tek girişim değildi ama uzun zamandır yalnız kalacağımı bilerek ilk girişimdi. Senelerce yalnız geçen hayatımdaki sessizliği hiç özlememiştim. İyi ki balyoz vurulmuş sessizliğime ses olmuştu. 

Odamıza girip üstümü değiştirdiğimde kısa şortlu ve askılı saten takımımı giymiştim. Bu gün için yaptığım ağır makyajdan arınıp kısa bir bakım yaptığımda hala uykum gelmediği için salona geçtim. 

UYUMSUZ MELODİ | TEXTİNGWhere stories live. Discover now