LIV

447 24 5
                                    

"EY AŞK, YÜCE AŞK."

❉⊱•═•⊰❉⊱•═•⊰❉⊱•═•⊰❉

"Bir daha bak nasıl olmuşum? Sevemedim ben bu göz makyajını sanki, fazla koyu geliyor gözüme." Aynadaki yansıması kuğu gibi duran ablama hayranlıkla baktım. 

"Çok güzelsin, makyajında, saçında... Harika gözüküyorsun." Gözlerim sabahtan beri dolu doluydu. Ablam evleniyordu hem de ikinci kez ama bu sefer farklıydı. Mutluydu, mutluydum. 

Üstünde ruhunun sadeliğini yansıtan özel tasarım bir gelinlik vardı. Gürkan abinin hazırladığı bir grup tasarımcı ve modacıyla hayalindeki gelinliğin için de melek gibi görünüyordu. 

Bense straplez, fazlaca ışıltılı siyah elbisemle karşımdaki manzaraya fazlaca zıttım

Rất tiếc! Hình ảnh này không tuân theo hướng dẫn nội dung. Để tiếp tục đăng tải, vui lòng xóa hoặc tải lên một hình ảnh khác.

Bense straplez, fazlaca ışıltılı siyah elbisemle karşımdaki manzaraya fazlaca zıttım. 

Tıklatan kapıyla aynadan kendisine bakan ablamdan gözlerimi ayırdım. "Geldi." Koşarak kapı açılmadan kapının kulpunu tuttum. "Yapma ama Melodi." Omuz silktim. Tabii ki yapacaktım. 

"Kapı açılmıyor Gürkan abiciğim." 

"Nasıl açılmıyor lan." Kapıyı biraz zorladığında kilidi çevirdim. "Gerçekten açılmıyor. Kızlar çekilin arkasından kıracağım." Ablamla beraber kahkaha attığımızda sevdiceğimin sesini duydum. 

"Abi kafayı mı yedin? Hani adettendir kız almaya gelince kapı tutulur, para verilir. Melodi onu yapıyor." Zeki adamın hali bir başka oluyordu. "Sevgilim ne kadar açılırmış o kapı?" Bana hitap eden sesi biran beni aksattı. 

"Bilmiyorum valla sizden ne kadar çıkar?" Ablam göz devirdiğinde içinden Gürkan abiden çıkan parayı onu etkileyeceğini düşündüğüne emindim. 

"İban at banka hesabım senin olsun baldız." 

"Yok öyle kuru palavra. Hımmm... Yeni İphone çıkmış şöyle 15 pro max... Bence ideal." Çüşş sesi ablamdan çıkmıştı. Ne vardı canım, ablamı kolay kolay verir miydim?

"Canın sağ olsun be. Sen aç kapıyı sınırsız kart verip apple mağazasına sokarım seni." Hemen kilidi çevirip kapıyı açtığımda ikisi halime gülüyordu. "Cidden paranın açamadığı kapı yokmuş. Çekil de gelinimi alayım." 

Yanımdan esip geçtiğinde üstümde keskin bir bakış hissettim. Ayağımdaki topuklulardan başlayarak, elbisemin açıkta bıraktığı bacaklarımı, elbisemi, kısa ama fönlediğim için omuzlarıma değmeye yakın saçlarımı, bordoya boyadığım dudaklarıma özenle bakan adama döndüm. 

"Nasıl olmuşum?" Tek topuğumun üstünde döndüm. "Yakışmış mı?" O da benim gibi siyahlar içindeydi. Sadece ceketinin peçete kısmında bordo bir mendil vardı. 

"Bu nasıl güzellik böyle?" Karşıma geçtiğinde ellerini belime sarıp beni kendine çekti. "Daha ne kadar aşık edeceksin bana kendini? Bendeki de kalp be kızım." Kollarımı boynuna sardığımda boynuma dudaklarını bastırdı. 

"Sende çok şıksın hayatım." Yeni kestiği sakallarından gelen türüm türüm losyon kokusunu soludum. 

"Yanına yakıştırdıysan ne mutlu bana." Omzuna yalandan yumruğumu geçirdiğimde kıkırtısını duydum. "Hemen çıkar o pençelerini." 

"Beni çok yüceltiyorsun." Yüz yüze gelmememizi sağladı. Sanki oda soyutlaştı ve biz bir sahnede yükseldik. 

"Öylesin. Yücemsin, bundan da çok memnunum." Dudaklarım dudaklarına nasıl çekildi anlamadım. Gözlerimi kapatıp soluğu onun dudaklarında aldım. 

Bir yalandan boğaz temizleme sesi bizi bölene kadar gayet mesuttuk. "Aile var burada aile." Daha nikah kıyılmadı be adam. "Açılında çıkalım." 

Ablam Gürkan abinin koluna girmiş duruyordu. İkisi yan yana gerçekten uyumluydu. Kader eşi mi dersiniz yoksa aura uyumumu bilinmez ama ikisi yan yana olması gerektiğinden hoş duruyordu. 

Bir an bakışlarım ablamın kendine baktığı aynaya döndüğünde Cihanın koluna girdim. Odasında kendimize baktığımız an gözümde canlanmıştı. O zaman ev halimizle güzelken şimdi saatlerce hazırlanmış halimizle de güzeldik. 

Herkes sözsüz olarak içeriye girmek için kendini toparladı. Ablam ve Gürkan abi önden giderken bizde Cihanla arkalarından ilerledik. Ben ablamın şahidiyken Cihanda abisinin şahidiydi. "Bizim düğünümüzde kim şahit olacak acaba?" 

"Evlenecek miyiz?" Sözlerimle uyumla attığımız adımları sindirdi. 

"Ne demek? Ne demek evelenecek miyiz? Sen benimle gönül mü eğlendiriyorsun?"

"Cihan yürüsene, arkada kalacağız." Kolundan çekiştirdiğimde düğün salonuna açılmıştık. 

"Bunu sonra konuşacağız." Aklına not ettiğinden emindim. Hatta düğün biter bitmez ilk konumuzun bu olacağından da... 

Alkışlar eşliğinde nikah masasına gittiğimizde tören başlamıştı. Ablam ve artık eşi olan Gürkan abi coşkuyla evet dediklerinde sanki onlardan alınan on yılın öcünü almışlardı. 

Cihan & Melodi

Rất tiếc! Hình ảnh này không tuân theo hướng dẫn nội dung. Để tiếp tục đăng tải, vui lòng xóa hoặc tải lên một hình ảnh khác.

Cihan & Melodi

Cihan & Melodi

Rất tiếc! Hình ảnh này không tuân theo hướng dẫn nội dung. Để tiếp tục đăng tải, vui lòng xóa hoặc tải lên một hình ảnh khác.

Gürkan & Dora

UYUMSUZ MELODİ | TEXTİNGNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ