Bölüm 16

2.2K 159 156
                                    

Beğeni ve satır arası yorumlarınızı bekliyorum💐

Yazdığım bölümleri haftada bir paylaşmaya karar vermiştim. Ama bölümü bitirince sizleri bekletmek istemedim. Bu hafta iki bölüm paylaşmış oluyorum.
Lütfen sizde emeğe saygı göstererek beğeni ve yorumlarını eksik etmeyin.

Bölümü düzenlemedim. Kitap bitiğinde bölümler düzenlemeye aşınacaktır.

Keyifli okumalar dilerim💐

🌿🌿🌿

Elvin'den

İnsan kaç defa aynı yerden kırılırdı?

Bu sorunun cevabını bende bilmiyorum.

Dışım ne kadar suskunsa, içim o kadar avaz avaz çığlık atıyordu. Sessiz çığlıklarımı kimse duymuyordu.

Halbuki en çok sesi olan sessiz çığlıklar değil miydi?

İnsan hiç bir zaman anne ve babasını seçemiyordu.

En sert rüzgarlarda yıkılmayan insanoğlu en yakınları tarafından yerle bir ediliyordu.

Kader...! Her şey kaderdi..

Neydi kader?

İnsanoğlunun yaşadıklarının ve yaşayacaklarının yani bütün hayatı boyunca her şeyin Allah kudretiyle olması değil miydi?

Yani her şey Rabbimin takdiriyle oluyordu.

Rabbim bir Ayeti Kerimesinde şöyle buyurmuştu.

"Biz her insanın kaderini boynuna dolamışızdır (kendi çabasına bağlamışızdır);  öyle ki, kıyamet günü onun önüne her şeyi açık açık kaydedilmiş bulacağı bir sicil (amel defteri) çıkaracağız. [Ve o Gün ona:] "(Şimdi) oku sicilini! (seyret yaptıklarını!)" [denecek,] "(çünkü) bugün kendi hesabını kendin çıkaracak durumdasın! Her kim ki doğru yolu izlemeyi seçerse, bunu kendi iyiliği için yapmış olacaktır. Ve her kim ki yoldan saparsa, bu kendi kötülüğüne olacaktır; kimse kimsenin yükünü taşıyacak değildir. Ayrıca, Biz, [kendilerine] bir elçi (uyarıcı) göndermeden [yaptığı haksızlıklardan ötürü hiçbir topluma] azap etmeyiz." (İsrâ 13-15).

Bu Ayetin mealini hatırladığımda yüreğim birazcık ferahlamıştı.

Saate baktığımda gecenin 1'i olduğunu gördüm. Yinede yüreğimdeki sıkıntılar geçmiyordu. Yataktan kalkıp abdest aldım ferahlamak adına... Sessizce İnşirah Sûresini okumaya başladım. Okudukça ferahladım.

Neydi beni bu kadar bunaltan?

Her şey işten eve yorgun geldiğimde olmuştu. Birazcık dinlene bileceğimi düşünürken, evdeki beni bekleyen süprizden haberim yoktu.

Eve geldiğimde anahtarlarımla kapıyı açıp eve girdim. Ayakkabılarımı çıkarıp girişteki ayakkabı dolabına koydum. İçeri terliğimi alıp giydiğimde evin içinden gelen bir ağlama sesi duydum.

Annem ağlıyordu. O an yüreğim sıkıştı. Zaten son zamanlarda rengi çok solgundu. Hasta olmasından korkuyordum. Bu hayatta annemden başka kimsem yoktu.

Koridordan geçip salona yaklaştığımda babamın sesini duydum. Her zamanki gibi öfkeliydi. Ne olmuşsa yine acısını annemde çıkarıyordu. Tam odaya girecekken babamın söylediklerini duyduğumda adeta olduğum yerde donup kaldım. Kapı dinlemek gibi bir huyum yoktu ama konuşmalarının devamını çok merak ediyordum.

"Betül, eğer kızınla konuşmazsan ve onu bu evliliğe ikna etmezsen yıllardır sakladığımız o büyük sırrı Elvin'e söylerim. Sende o çok sevdiğin kızını kaybedersin." dediğinde duyduklarıma inanamadım. Babam ne sırrından bahsediyordu.

Yasemin KokusuWhere stories live. Discover now