Medyadaki müziği dinleyerek okuyabilirsiniz.
Bu bölümü bölmemek için uzun yazdım. Bomba 💣 bir bölüm oldu.
Yıldıza basmayı unutmayın.
Satır arası yorumlarınızı bekliyorum. 💐
Keyifli okumalar dilerim.
🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿
"Elvin Kahraman...!" deyip sustum. İkisininde gözünün içine baktım...
Selim Bey biraz tedirgin olsada Sibel hanım rahattı.
"Elvin hanım bizimle çalışmayı neden kabul etmedi?" sorusunu sorduğumda Selim Bey'in gözlerindeki tereddütlük gitmişti. Sibel hanım cevap vermek için hemen atıldı.
"Şirketimizin çalışma şartlarının kendisi için uygun olmadığını söyledi." tek kaşımı havaya kaldırdım. Türkiye'nin en iyi şirketlerinden biriydik. Herkes bizimle çalışmak isterdi. Ne gibi şartlardan dolayı reddetti merak ettim. Yüzümü Selim Bey'e döndüm.
"Acil mimara ihtiyaçımız olduğunu biliyorsunuz. Neden ikna etmek için uğraşmadınız?" Bu sorumada Sibel hanım atıldı. Kelimeler dudaklarından çıkmadan elimi kaldırarak susmasını sağladım.
"Size sormadım Sibel hanım. Personel alımı sizin sorumluluğunuzda değil. Selim Bey'e sordum."Sibel sesli bir şekilde yutkunup Selim Bey'e döndü. Onun yanlış bir şey söylemeyeceğini biliyordu. Eğer kendini ele verecek bir şey söylerse elindeki resimleri seve seve Selim Bey'in karısına gönderirdi.
Sibel geçen hafta arkadaşlarıyla eğlenmek için bir bara gitmişlerdi. Tesadüf eseri Selim Bey'le karşılaşmışlardı. Kızıl bir bayanla çok samimi görüntüleri vardı. Sibel kimseye görünmeden onların hem videolarını hem de resimlerini çekmişti. Bugün de Selim Bey'i elindeki görüntüleri göstererek tehdit etti. Eğer Selim Bey, Sibel'in yaptıklarını anlatırsa elindeki görüntüleri eşine gönderecek. Selim Bey o görüntüleri eşi görürse kendinden ayrılacağını bildiği için Sibel ne derse yapmak zorundaydı.
Herkesin unuttuğu bir şey vardı. Hiç bir sır sonsuza kadar gizli kalmaz...!
"Evet Selim Bey, sizi dinliyorum" dedim. Sesim biraz tok çıksaca umursamadım.
"Ömer Bey, Sibel hanım doğru söylüyor. Elvin hanım, çalışma şartlarımızı uygun bulmadı. Öyle bir yeteneği kaçırmak istemezdik." dedi Selim bey kan ter içinde kalmıştı. Ömer Pehlivan'ın öfkesini biliyordu. Ömer'in sesi tekrar odada yankılandı.
"Elvin Kahramanın dosyasını ve çizimlerini masamda istiyorum. Hemen...!" deyip sesimi yükselttim. İki beceriksiz bir işi halledememiş.
"Çıkabilirsiniz." dedim. Selim Bey odadan çıkarken Sibel olduğu yerde halen duruyordu. Gözlerimi ona çevirdiğimde yüzüne kondurduğu tebessümle bana bakıyordu. Bir iki adımda masama yaklaşarak konuşmaya başladı.
"Ömer Bey...! Bunda bu kadar sinirlenecek bir şey yok." adımın üstüne bastırarak konuştu. Serbest bıraktığı saçlarını kulağının arkasına sıkıştırarak konuşmaya devam etti.
"Biz elimizden geleni yaptık. Küçük kız kabul etmedi. Böyle bir şirkette çalışmak yürek ister. Kendine güvenmedi galiba. Konuyu uzatmayalım." deyip sustu. Küçümser konuşması dikkatimden kaçmamıştı.
"Sibel hanım odamdan çıkar mısınız? Çalışmam lazım." dediğimde suratını asmıştı. Dudaklarını yalayarak "Peki Ömer Bey, kolay gelsin." deyip kapıya doğru yürümeye başladı. Odadan çıkmadan tekrar konuşmaya başladım."Sibel hanım...!"
"Üstünüze vazife olmayan işlere bundan sonra karışmayın...!" dedim öfkeli bir şekilde. Kafasını sallayarak odadan çıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yasemin Kokusu
General FictionÖmer sevdiğim dediği kadının bu gece katili oluyordu. Bunu fark edemeyecek kadar öfkesinin hakimi olmuştu. "Ben bir şey yapmadım...!" Bu kelimeleri o kadar sessiz söyledim ki duyup duymadığıyla ilgili hiç bir fikrim yok. Tuttuğu bileğimdeki baskıy...