Bölüm 52

1.5K 168 452
                                    

Beğeni ve satır arası yorumlarınızı bırakmayı unutmayın💐

Yeni bölüm alıntılarını wattpad sayfamda paylaşıyorum. Hesabımı takibe alabilirsiniz...

Bundan önceki bölümlere beğeni yapmayanlar dönüp beğenilerinizi yapar mısınız? 💐

Bölümü düzenlemedim. Yazım hataları olabilir.

Bölüm sınırı
100 beğeni
420 yorum

Kitabın okunma sayısına göre beğeni ve yorumlar çok düşük. Yorum yapan okuyucular hep aynı kişiler. Lütfen bölüm hakkındaki duygu ve düşüncelerinizi yazarsanız sevinirim.

Keyifli okumalar dilerim💐

🌿🌿🌿🌿🌿

Şüphe yok ki Allah onların gizlediklerini de açığa vurduklarını da kesinlikle bilir. O, büyüklenip duran kimseleri asla sevmez. ( Nahl, 23. Ayet)

Tevazu topraktan, kibir ise ateş asıllı olmaktan gelir.

Karşımdaki kadını birkaç saat öncesine kadar tanımıyordum. Gözlerindeki kinin sebebini dahi bilmiyordum.

O kadar karmaşık duygular içindeydim ki. Kimdim ben? Kimin için neydim ben? Kimdi bu insanlar? Hayatımın neresinde vardılar? Aklımdan  birden çok soru geçerken, vücudumun titrediğini hissetmeye başladım.

Arkamdan duyduğum kükremeye andıran sesle karşımdaki kadının bileğime uyguladığı baskı daha da artmıştı. Gözlerimden ilk damla firar ettiğinde içimden söylediğim tek şey buraya kadar Elvin... Kimsenin hiçbir şeyi olmadığını bir kez daha gördün. Buraya kadar...

Kolumu hızla kadının elinden kurtarmaya çalışırken Mahir amca yanımıza gelmişti. Kolumu karşımdaki kadının elinden kurtardığında bedenimi artık taşıyamıyordum.

"Saliha bu yaptığın terbiyesizlikte nedir.?" Babamın amcamın yanına gelerek bağırdığını duyduğumda tek düşündüğüm şey burdan gitmekti. Bu kargaşada bile içimden kendime gülüyordum. Bir gidecek yerin dahi yok Elvin.

Beni büyüten adam haklıydı ben hiçbir şeyi hak etmiyordum.

"Abi nerden çıktığı belli olmayan bir kıza Gaziantep'in en iyi fıstık bahçelerini vermekte ne demek oluyor.? O bahçelerde bizim hakkımız var. Nerde çıktığı belli olmayan bir süprüntünün değil. Doğru olup olmadığı belli olmayan,  bir teste yazanlar yüzünden bu kızı bu kadar evinize sokamazsınız. Ben buna müsade etmem."

Duyduklarım çok ağırdı. Bunları duyacağıma yok olmayı diledim. Ben sadece bir ailem olsun istedim. İlk defa bir aile sıcaklığı hissetmiştim.

Sabah bu eve gelirken akrabalarımı göreceğim için içim içime sığmazken, yanıldığımı çok güzel anladım. Gözlerimde büyük bir hayal kırıklığı vardı.

Sesleri duyanlar, telaşla merdivenlerden attıkları adımları duyabiliyordum. Bir kaç adım arkama doğru attığımda babamla göz göze geldiğimde gözlerimi kaçırdım. Belki de onlarda hakkımda öyle düşünüyorlardı. Bunları düşünecek durumda değildim.

"Sen benim evlatlarıma karışamazsın...! Benim mal varlığıma karışamazsın...! Buna asla ama asla müsade etmem. Biz evlat acısı çekerken nerdeydin? Gelmişsin hiçbir şeyden haberi olmayan kızımdan hesap soruyorsun." Babam derin derin nefes alırken sinirden yüzünün kızardığını görebiliyordum.

Yasemin KokusuWhere stories live. Discover now