YEŞİL YURT

36.BÖLÜM

SELEME CNMLER WOOWWW.

MSKSKAK NE DİYORUM BEN YA??

NEYSE HIIII ŞÖYLE HIII.

BÖLÜMW HOŞGELDUNUZ. UMARIM BEĞENİRSİNİZ. YORUM YAPMAYI VE OY VERMEYI UNUTMAYUNUZ

CEYİFLİ OKUMALAR.

(^人^)

Bilinç altımda durmadan bir şeyler dönüp duruyordu. Ne olduğunu bilmiyordum. Belki bir dönmedolap, belki rengarenk ışıklar saçan bir disko topu ya da bambaşka bir şey.

Sabahın köründe açtım gözlerimi. Güneş daha kendini göstermeye yeni başlamıştı. Başım çatlıyordu bu yüzden uykum bölünmüştü ama kalkıp hap içmeye bile eriniyordum. Şu an o kadar uyuşmuş, mayışmıştım. Birileri sanki beni olduğum yere çivilemişti.

Zihnimde kalkıp o hapı içtiğimi hayal ediyordum ve o kadar dalgındım ki bunun olduğunu gerçekten düşündüm. Ancak birkaç dakika sonra ağzımın kuruluğundan o hapı içmediğimi anladım.

Boşvererek olduğum yerde tekrardan uykuya daldım. Başımın ağrısını hissediyordum ne yazıkki eringeçliğim bu ağrının önüne geçiyordu.

🥂🛌

Başım adeta çatlayacak gibi ağrıyordu. Birileri beni sarsarken beynimin içinde yankı yapan sesler duymaya başladım. "Doğu." Dedi biri. Doğu kimdi? Beni sarsıyorlardı ama Doğu diyorlardı. Ben Doğu dedikleri kişi değildim o yüzden tutulan ve kütlemeye ihtiyaç duyan sırtıma rağmen orada gözlerim kapalı durmya devam ettim. "

Taki...

Soğuk, sıvı bir madde yüzüme şiddetiyle çarptı. Anında gözlerimi açarak doğruldum. Ani haraketim yüzünden sırtım kütlemiş ve boynum acımıştı, pardon boynum yanıyordu. Bir uyuşukluk boynumda belirdi önce sonra orayı yaktı ve boynum karıncalanmya başladı. Bu hissi ani haraketlerden sonra yaşıyordum.

Önceden derimi kopardığımı zannederdim ilerde böyle olmdığını kavrayabilmiştim.

"Gülce, ne yapıyosun?" Aydınlandım resmen bu kadar mı fark eder? Elinde bir gazoz şişesi üstümde ise asitli gazoz lekeleri vardı artık.

"Su döküyorum çünkü uyanmıyorsun."

"O su mu sence Gülce?" Diye sordum çatık kaşlarım ve hafif sinirli sesimle.

"Değil mi?" Diye sordu. Su olsa sormadım herhalde. Cevap vermeden gözlerimi devirdim. Başımın ağrısını bile unutmuş durumdaydım. Beren mutfakta bir şeyler yapıyordu. O sırada Gülce dibinde az bir miktar kalan gazozu kafasına dikti. Diker dikmez yüzünü buruşturdu.

"Ay bu gazozmuş ya yaaaa." Dedi uzatarak.

"Günaydın." Dedim imalı sesimle. Oturuğum yerden kalkıp banyoya gidip soğuk suyun altına girdim. Kendime gelmem lazımdı o yüzden ilk önce soğuk suyun altın girdim. Duş jeli döktüğüm lifi vücudumda kaydırdım. İster istemez küçükken annemin nasıl derimi soyduğu zamanlara gitti aklım. Banyodan çıkınca her tarafım kıpkırmızı olurdu. Lifi durulayıp yerine koyduktan sonra saçımdaki şampuanı akıttım. Şampuanın oluşturduğu köpüğün tenimden sıyrılışını hissediyordum ve bu çok rahatlatıyordu.

Banyodan çıktıktan sonra üstüme bornozumu kafama havlumu geçirip odama geçtim kendime gelebilmiştim. A z da olsa başımın ağrısı da geçmişti.

İç çamaşırlarımı giydikten sonra üstüme tatlı bir pembe olup üstünde koyunlar olan tişörtümü giydim altına da aynı pembe de olan üstünde renki ve büyük yıldızları olan dizimin biraz üstüneki şortu giydim.