Tek Bir Damla Kanın

Start from the beginning
                                    

"Ne kokuyorum?". Derin bir nefes çekti içine "Vanilya" üzerimde ki gömleği kokladım ama yalnızca kir kokuyordu. Uzun süredir buradaydım ve bir türlü yıkanma fırsatım olmamıştı. "Sen kokunu alamazsın, benim kendi Kokumu alamadığım gibi. Etrafdan duyduğum kadarıyla tüm bunları biliyorum"

"Peki bu vanilya kokusu ne zaman çıkıyor?" gözleri garip bir hale büründü. Gökte parıldayan yıldızlar gibi parıl parıl parıldıyordu "Sana yaklaştığımda" yanaklarıma bir an da hücum eden kanlar bembeyaz tenimi kırmızıya boyadı "A-ama ne hissettiğimde?". "Bunu en iyi senin bilmen lazım Vera" utançla başımı odanın içinde gezdirirken aklıma o iki adam geldi. "Onlar kimdi?". "Askerlerim"

"Nasıl?" tebessüm ederek soğuk parmakların çeneme yasladı. İrkildim "Ben karanlığın efendisiyim Vera. Kendi dünyamın kralıyım, askerlerimin baş komutanlarıyım" gözlerim karşımda duran gerçek kral ile kocaman oldu. Gerçek bir kral vardı karşımda, eli çenemde, gözleri üzerimdeydi. Daha nelere şaşıracağımı merak ediyordum. "Sen gerçekten kral mısın?"

"Gerçekten kralım" aralandı dudaklarım "O zaman annen de kraliçe"

"Evet, annem de bir kraliçe". "Ben kraliçe ile mi konuştum?" Güldü ve çenemi okşadı tekrar "İnan bana Vera, sen bizden de üstünsün" Kaşlarım çatıldı "Ne? O ne demek?" yanımdan ayaklandı, peşinden kalkmışken bir an da başımın dönmesi ile geriye doğru düştüm ama o insan üstü bir hızla belimden yakaladı.

Bedenim bedenine yaslanırken tekrar algıladım o kokuyu. Tüm sinirimi, öfkemi alıp götürüyordu bu koku. Öyle dalmıştım ki kokuya, beynimde olan tek bir soru sersem sersem çıktı dudaklarımdan. "Kokun neden hep çıkmıyordu ortaya?" Benim gibi baygın bir şekilde cevap verdi, fısıldadı adeta "Çünkü kokular yalnızca özel kişiler için ortaya çıkar"

Kalbimde anlamsız bir telaş belirdi. "O kokularını duyup kim sana söyledi ki?"

Gözlerime kenetlenen gözlerine çatılan kaşları eşlik etti. Anlayamadığım bir bakışla bana bakarken kendi kendine konuştu "Çam agacı kokuyor"

"Ne?". "Kokun Vera," Kaşlarım çatıldı "Soruma neden cevap vermiyorsun ki?" Kendine gelmiş gibi tebessüm ederek yüzüme biraz daha yaklaştı. "Neden soruyorsun?". "Merak ediyorum o özel kişileri"

Kaşları alayla havalandı. "Kesin öyledir". "Ne olucaktı ya? Neyse duymak istemiyorum. Hem bana ne ki?"

Kolları arasından zor da olsa çıkarak arkamı döndüm ama o buna engel oldu. Bileğimi sıkıca tutarak fısıldadı. "Annem ve kardeşim olarak gördüğüm dostlarım Vera." yüreğimde beni demin cesaretle dolduran o his ortadan adeta kaçmışken yapayalnız kalmıştım. Yavaşça beni kendine çevirdi, "Anladım," dedim ona kaçamak bakışlar atarken. Gözlerim o hariç her yerde dolanıyordu. Kaçmak için bir bahane üretmeye çalışıyordum onun aklımdan geçeni bildiğini unutarak.

Yan bir sırıtışla verdi bana deminden beri arayıp da bulamadığım bahaneyi "Eve gitmek ister misin?" anında başımı onaylar bir şekilde salladım.

Derin bir nefesi ciğerlerine toplayıp başını salladı ve elimden tuttu. Öylece tuttuğu elime bakarken yürüttü beni evden dışarı. Arabam göz hizama gelirken durdurdum onu. "Şey, eee" Bana dönen gözlerle ne diyeceğimi unuttum. "Kendin mi gitmek istiyorsun?"

Başımı salladım. Bakışları arabama değmiş beraberinde ise bana bakmıştı. "Seni saniyeler içerisinde oraya götürebilirim ama buna dayanamazsın" Bir heyecan oluştu göğsümde. Korkmam gerekirken heveslenmiştim. "Beni götürür müsün?"

Şaşırmadı bile bu halime. Sanki böyle bir şeyi diyeceğimi biliyor gibiydi. "Şimdi olmaz"

"Başka zaman için söz veriyor gibisin?" tebessüm ile dibimde durdu. Ne ara bu denli yakınlaşmıştık biz? "Evet, söz veriyorum. İstediğin her şeyi istediğin şekilde yapacağız". Bir tebessüm oluştu yüzümde. Bakışlarım ondan kaymışken sordum "Burada mı kalıyorsun? Bir kral için eski değil mi?"

Son cümlem alayla olurken güldü o şen sesi ile "Burası evim değil. Bildiğin gibi ben bir kralım ve krallığım var. Onu yönetmek için de bir kaleye sahibim" hayran olmuştum. "Annemin isteği ile geldim buraya ama seni bana getireceğini düşünemedim"

"Nasıl? Ama bizi duyduğunu ve akıl okuduğunu söyledin?". "Annemin evine gelmesi ile seslerinizi duydum. O saatlerde bu eve gelmiştim.. Akıl okuyabilirdim Vera ama anneme saygısızlıkda bulunmak istemedim" bir garip olmuştu bu güzel davranışı ile kalbim. Yüzümde manasız bir tebessüm oluşurken o derin bir nefesi ciğerlerine gözlerini yumarak çekti "Bu kokunu çok seviyordum" demesi ve hiç gitmeyen kokusunun artması bir olurken derin nefes çektim içime.

Ciğerlerime doldu o kaşmir kokusu, mest etti beni. "Git Vera. Gitmezsen kendimi tutamayacağım, her saniye artıyor kokun" zorla çıkan sesi ile başımı sallayarak ona son kez bakıp arabama ilerlemeye başladım. Ardımdan baktığını hissettiğim delici bakışlar ile anlıyorken arabamın yanında durarak kapıyı açarak ona tekrar bir bakış atıp bindim.

Beraberinde ise yorgun bir şekilde yanından ayrılarak evime sürdüm arabayı...

Bölüm sonu

Bu kızın bayılmaları Ferihalıktan değil gencolar. Güç, güç ve güç. Umarım anlatabildim..

Diğer bölümü de attım, bu bölümü okumayanlara duyurulur.. ;-)

Kırmızı Where stories live. Discover now