BİLL!!

1.6K 175 262
                                    

Adam öfkeyle Katherina'yı bırakmış, bana doğru yürümeye başlamıştı.

"Ne dedin sen bakayım!"

"Bir daha ona elini sürersen olacaklara karışmam!"

yanıma iyice yaklaşmıştı, güçlü görünmek istermişcesine dik duruyordu. Benden daha iriydi. Hani şu sürekli kas yapan ve üçgen peynir gibi olan, kendini beğenmiş adamlardan olduğu belliydi.

Adamı iki elimle ileri ittim. Bu kavgacı davranışım yalnızca daha da ofkelenmesine neden olmuştu. Dişlerini sıkarak konuştu.

"Gel hadi!"

sesindeki alaycı ima bütün zihnimi ele geçiriyormuş gibi hissettim. Derin bir nefes alarak isterik kahkahasını dışarı attı.

"Evine dön bücür!"

Bücür mü!

Adamın suratına yumruğumu ışık hızında geçirmiştim. Kafasını sola sağa çevirip çenesini esnettiğinde hırlarmışcasına bana baktı.

Saniyeler içinde birbirimize girmiştik.

Yumruklarından birinin yarama yakın gelmesi ile bir iki adım geriledim altı üstü küçük bir yaraydı! Acısı rahatsız etmemeliydi!

Gerilediğimi görünce alaycı bir ifade ile güldü. Bütün ağrımı görmezden gelerek adama tüm gücümle yüklenmiştim. Vücudundaki bütün kaslar şişirme olmalıydı.

Duygularım bütün hücrelerimi kuşatmıştı. Kendimi her zamankinden güçlü hissediyordum. Son zamanlarda garip şekilde yaralarım hızlı iyileşiyor, kaslarım kendiliğinden güçleniyordu.

Bill'in kollarının beni tuttuğunu fark ettim. Adam kanayan burnunu silerek yutkunmuştu.

"Nicolas yeter artık!" dedi Bill.

Dinmeyen öfkeme rağmen derin bir nefes alarak başımı onaylar biçimde salladım. Biraz olsun sakinleştiğim zaman hızla dışarı çıktık. Steven yorgun duruyordu. Dövüşen bendim yorulan oydu! Adamın peşimizden hızlı adımlarla geldiğini hissetmiştim.

"Kaçıyor musun!?"

durdum ve arkamı döndüm. Yüzümde alaycıl bir ifade vardı. Az önce dayak yiyen ben miydim?

"Kapa çeneni" dedim beklenmeyecek sakinlikte.

"Şimdi sıra bende! Erkeksen kavganı tamamla da git"

Benimle alay etmesi kalbimin sinirle çarpmasına neden oluyordu. Katherina'ya dokunmuştu bu adam ve şimdi de beni aşağılıyordu. Öldürecek miydim illa! Bunu mu istiyordu!

"Sana sus dedim" Katherina endişeli bir şekilde yanıma geldiğinde kendime hakim olmam gerektiğini anladım.

"Kolaysa sustur" dedi arkamızdaki ses. Durmuştum. Sert bir hareketle arkamı döndüğümde Katherina endişeyle ne yapacağını şaşırmıştı.

"Lütfen, gidelim" dedi çaresizce.

Ama çoktan sınırıma gelmiştim. Kolayca sinirlenebilen mizacıma lanetler ederek ellerimi yumruk yaptım. Bill beni sakinleştirmeye çalışırken Steven acıyla bağırdı.

"Dayanamayacağım artık! kontrol edemiyorum!"

Birkaç saniye sonra yere yığıldığını gördüm. Onun yere düşmesi ile üzerimdeki zırh eriyerek korkulu bakışları üzerime çekmiştim Ellerimden saçtığım alevleri görünce adam geri bir adım attı ve belindeki kemerden çıkardığı telsize korkuyla bağırdı.

"Gmb alarmı! Çıkışa ekip yollayın" ardından derin bir nefes aldı ve gözlerini benden çekmeden konuştu.
"O da burada!!"

Şaşkınlık ve tedirginliğim öfkemi bastırmıştı. Bu kesinlikle beklemediğim bir şeydi. Sönen alevlerimden sonra mahcup bir şekilde ekip arkadaşlarıma baktım.

GMBTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang