+18 sahneler vardır. Yetişkin içeriklidir.
Adamın gözleri kararırken, Sahra bir adım geriledi. Bulut'un kesinlikle insanları bakışlarıyla sindire bilme özelliği vardı. Ne yapabilirdi? Mecburdu içindekileri söylemeye ve sormaya. Ölüm korkusu her şey...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
HERKESE SELAM. ŞAKA GİBİ AMA 1 AY TAM DOLMADAN 16 BÖLÜM ATMIŞIM. BENCE BU BİR REKOR OLABİLİR😂 OKUNMA SAYILARI VE YORUMLAR ARTSIN DİYE BİRAZ ARA VERMEK İSTİYORUM ASLINDA ANCAK ARA VERİNCE TAMAMEN YAZMA İSTEĞİM GİDİYOR. EN SON MEHLİKA DA YAŞAMIŞTIM BUNU HAFTALARCA BÖLÜM ATMAMIŞTIM VE SIRF BİTİRMEK İÇİN FİNAL YAPMIŞTIM. O YÜZDEN ARA DA VERMEK İSTEMİYORUM. SİZDE YORUMLARINIZI EKSİK ETMEZSENİZ SEVİNİRİM. ÇÜNKÜ BELLİ BİR SÜREDEN SONRA ŞEVKİM KIRILMIYOR DEĞİL🙏
16.BÖLÜM
Leyla dalgın bir şekilde dışarıyı seyrederken, bu evin gerçekten huzurlu bir tarafı olduğunu düşündü. Bazı evler huzur kokardı ya, sanki bu evde öyle gibiydi. "Tadına bakman lazım. Emin ol, bir kere tattıktan sonra bağımlısı olacaksın."
Leyla önünde ki makarnadan bir çatal alıp ağzına attığından derin bir nefes aldı. "Alıştığım lezzetlerin dışına çıkmayı pek sevmiyorum."
"Yine de beğenmediğini söyleyemezsin"
"Beğendim. Ama yine de bir daha tercih etmem" Sanki makarnadan değil de başka bir şeyden bahsediyor gibilerdi ve ikisi de ne söylemek istediklerini anlıyorlardı. Kağan elinde ki çatalı bıraktığında, sırtını sandalyeye yaslayarak yanağının kenarını kaşıdı. "Sevdiğim şeyleri ve alışkanlıklarımı bırakamam" diye devam etti Leyla. Diğer yandan makarnayı yemeyi bırakamıyordu çünkü sosun tadı bayağı efsaneydi. "Söylediklerinde, yaptıkların birbirini pek tutmuyor . Onu ne yapacağız peki?"
Leyla, ne yaptığını fark edince elinde ki çatalı bırakıp peçeteyle dudaklarını sildi. Kağan'a bunu nasıl anlata bilirdi ki, bilmiyordu. O böyle bakarken, böyle çekici bir adamken işi hiç kolay değildi. Evet Kağan çekiciydi. Garip bir aurası ve kimyası vardı kesinlikle. ''Bence fazla ağır olmuş. Bir kere gereksiz kalori'' dedi onu duymazdan gelerek.
'' Hafif bir şeyler mi yemek istersin? Dolapta Sevda hanımın yaptığı brokoli var, ki ben sebzelerin sadece hayvanların yemesi taraftarı olsam da, yemek istersen alabilirsin'' Leyla ayağa kalkarak dolabı açtı ve saklama kabında ki brokoliyi açarak tekrardan masaya oturdu. Brokoliyi alıp ısırdığında memnun bir tını çıktı dudaklarından.
''İşte bu. Hafif, sağlıklı, vücudu yormaz ve tok tutar ''
Kağan gülümseyerek kıza odaklandığında, gözlerini onun dudaklarına dikti. Güzel yiyordu, kesinlikle bir insanın bir şey yemesi bile bu kadar güzel olamazdı. Ve fazla çekici görünüyordu şu anda. Tabi Leyla bu şekilde göründüğünün asla farkında olmadığı için, Kağan'ı bu durum daha da çok zorluyordu.
''Makarnanın verdiği hazzı ve zevki hiçbir zaman veremez sana, o elinde ki ağaç parçası. Lezzetsiz, saman gibi ve fazla sıradan. Üstelik doyuruculuk konusunda makarnanın üzerine de tanımam'' Bir adamın sesinden bile erotizm akar mıydı? Kağan kesinlikle bu işi fazlasıyla biliyordu. Ona laf yetiştiremeyeceğini anladığı için direk konuya girmek istedi Leyla.
