17.BÖLÜM

19.8K 886 13
                                    

Kapının açılmasıyla ikiside olduğu yere çakılı kalarak gelen kişiye baktılar.Sarp dişlerini sıkarak ceketini silkeledi ve :

-"İmzalayında gideyim Beril Hanım"

Cem adamın yüzündeki ifadeye bakınca kendinden emin şekilde Beril in masasına ilerledi.Demekki Sarper denilen adam gururluydu ki sözler ağır gelmiş hala Beril in yüzüne bakmıyordu.Eh tabi biraz daha kızsa sanırım sorun olmazdı..

-"Sevgilim çok mu yoğundun,öğlen yemeğine çıkarmaya gelmiştim seni"

Sarp adamın her 'sevgilim' deyişiyle dişlerini sıkarken,birde üstüne kızın yanına gelip dudaklarına öpücük kondurmasıyla başını başka tarafa çevirdi hızla.Bu kadarıda fazlaydı artık.Sevdiği kadını bu şekilde görmeye dayanamıyordu.Beril e de şaşırıyordu.Az önce kendisini öpen ve aşk dolu sözler söyleyen kız gitmiş,yerine buz bakışlı ve moralsiz biri gelmişti.

Beril ise Cem in kendisini öpmesiyle kusmamak için kendini zor tutmuştu.Alçak adam tamda sevdiği adamın yanında yapmıştı bilerek.Dudaklarını silmemek için kendini kastı ve:

-"Cenk pek aç değilim.Sarp..Sarper beyle toplantıdayız yurtdışıyla alakalı."

Sarp gözlerini Beril e dikti o anda.Ona Sarper demişti yine.Cem memnun bir gülümsemeyle   koltuğa oturdu ve yüzsüz bir şekilde:

-"Yapın toplantınızı,ben beklerim " dedi.

Beril kendisinin sabrını sınayan adama baktı,Sarp ise Cem in rahat tavrına sinir oldu.Bu adam bu rahatlığı neye dayanarak alıyordu ki?

-"Sarper bey verin dosyayı imzalayayım" dedi üzgün bir şekilde.Yüzü düşmüştü belkide başlamadan biten aşklarının ölüm fermanını imzalıyordu Beril.Biliyordu ki 5 günlük seyahhatte Banu kesinlikle Sarpın yatağına girerdi ..Kendini zorlayarak imzayı attı ve gitme dercesine Sarp a baktı.

Sarp az önce' göndermem adamımı' diyen kızın Cem gelince bi anda imzayı atmasına bir anlam veremedi fakat Beril in koyu mavi gözlerinde gördüğü şeyin aşk olduğuna şu an yemin edebilirdi.

Sarp başını Ceme çevirip sonra tekrar Beril e baktı ve arkasını dönerek odayı terk etti.
Sarpın gitmesiyle  Beril in gözlerinde hazır bekleyen yaşlar akmaya başladı.

-"Lanet olsun sana Allahın cezası!Ne istiyosun bizden ya,sevmiyorum seni,hiçbirzamanda sevmedim,sevmicem anlıyo musun??"

Cem oturduğu koltuktan hızla kalkarak Beril in saçlarına asıldı.

-"Seni o çulsuza bırakmam.Bu şirkette benim olacak senle evlenince!"

-"Ne evlenmesi yaa,ne saçmalıyosun,bırak saçımı"

Cem kızın saçını bırakıp sinsice gülümsedi.

-"En kısa zamanda evlenicez,eğer şu Sarp denen adamın ölmesini istemiyorsan tabiki"

Beril son bir umutla konuştu.

-"Ben ..Ben Sarpın kadını oldum.Ona aitim.Kimsenin olmam asla"

Cem kaşlarını kaldırdı ve:

-"Vayy hemen tadına bakmış senin he,benim için farketmez öncesi.Şirketin başına geçeyim ilk işim onu kovmak olucak zaten"

-"İğrenç bir adamsın" diyerek kendini dışarı çıkarak kendini lavoboya attı.

Klozetin üzerine oturup bir müddet sessizce ağladı genç kız.Ne yapacağını bilmiyordu.Az önce söylediği yalanın gerçek olmasını o kadar çok isterdi ki..Yarın sabah o uçakta Banu sürtüğü yerine kendisi olmalıydı..

-"Kızım inanabiliyısun yarın lüks bir uçakta özel bölümde sadece Sarp ve ben olucaz.Neler yapıcaz  neler.Bak hepsini ayarladım.Bavulum hazır .Jartiyer,deri kıyafet,tangalar .. hepsini koydum anlıcağın..Beril salağı az kalsın izin vermiyordu ama ne olduysa son anda Sarp bir sinirle odaya girerek hazırlanmamı söyledi."

Beril duyduklarıyla şok oldu.Banu arkadaşına neler anlatıyordu resmen.Sarper onun adı, sadece ben Sarp derim demek istesede kendini zor tuttu.Kendisine salak demişti üstüne üstlük seksi çamaşırları stoklamıştı tatil için.Ben biliyordum bunun sakin kalmayacağını diye içinden saymaya başladı kıza.Birşeyler daha hevesle arkadaşına söyledikten sonra fısıltılar kesildi ve çıktılar.

Beril saatine bakınca çıkış saati olduğunu gördü ve odasındaki Cemi görmemek için hızla asistanını arayarak çantasını istetti ve arabasına atlayıp eve geçti.Sarpın da arabası otoparkta değildi demekki yarın sabahki uçuş için hazırlık yapmaya erkenden eve geçmişti.

Gaza biraz daha yüklenen Beril Sarpı evde tek yakalamak istiyordu ,ne yapıp edip onu o kızla kendi elleriyle yollayamazdı..

***

Kara mutfağı savaş alanına çevirmiş ,karısına kahvaltı tepsisi hazırlamıştı.Odaya çıkıp yatağa yaklaşınca Gül ün gülen gözlerle ona baktığını gördü.

-"Vayy Kara ve kahvaltı ?Aynı kelimede geçiyo bide.Aşkım mutfak batmamıştır inşaallah?"

Kara karısının düzen ve titiz bir Başak burcu olmasına bir kez daha içinden küfretti.

-"Gül ben sana burda binbir beceriksizlikle kahvaltı hazırlıyorum sen mutfağı düşünüyosun ?" diyerek homurdanınca Gül kahkaha attı ve:

-"Hep sen mi odunluk yapıcaksın Kara bey? Senle yata yata bana geçmiştir belkide huyların?" dedi ve gülmeye devam etti.

Bir yandanda kocasının tepsiyi kenara koyup yatağa oturmasını gülen gözlerle izledi.Kara hızla karısının dolgun dudaklarından öpücük çalıp :

-"Sadece huylarım değil,bu bebişide ben geçirdim sana hanfendi" deyip arsızca sırıttı.Gül adamın utanmazca söylediği sözle henüz belli olmayan karnını tutarak :

-"Ne terbiyesizsin Kara.Bebeğimizin yanında nasıl konuşuyosun öyle"

Kara gülerek ellerini havaya kaldırır teslim oldum dercesine ve kahvaltı tepsisini kucağına alarak karısına kahvaltı yaptırmaya başlar.

Güzel geçen kahvaltının ardından Kara işe geçti.Yönetim Kurulundaki pozisyonu babasıyla ayarlarken kapı çalındı ve:

-"Efendim Birsen Dalan hanım geldiler.Revaransları oldukça iyi ve bu şirkette çalışmak için izin istiyorlar"

Asistanın söylediği şeyle Kara gözlerini kıstı.Yoksa o Birsen bu..yok canım.Gül oyar onu,benide eve kapatır diye içinden geçirirken kapı açıldı ve Birsen süper mini eteğiyle baba oğlun karşısına çıktı.

YAğız ve Kara aynı anda boğazlarını temizleyerek başka yöne baktılar.Yağız Aslıya ,Kara ise Gül e deliler gibi aşıktı ve asla kimseye yan gözle bakmazlardı.

Birsen adamların etkilendiğini sanarak kendinden emin bir şekilde karşılarına geçerek bacak bacak üstüne attı.

Kara Birsen in burada olduğuna içten sinir olsada ,mevzu iş olduğu için bir şey diyemedi.

Üçüde birbirlerine bakarken açılan kapıyla iki kadın kolkola içeri daldı.

-"Yağız?"
-"Kara?"

GÜL KARASI (3)Where stories live. Discover now