BÖLÜM 54- ÇİLEK DUDAKLAR

6.8K 318 111
                                    

Git benden uzak dur anma ismimi
Sen artık gözümde o sen değilsin
Unut hatıramı yırt at resmimi
Sen artık gözümde o sen değilsin

&&&&&

&&

(O internet itinayla bulundu. Yarın sabahın körü yollara düşeceğim ammaa, bugün cumartesi diyerekten saldım o şekil:)


Mutfakta oturmuş kendimi yargılıyorum. Düşünme yetilerim hoş gelmişler. Dediler ki, 'Dün trafik yoğundu yetişemedik.'

Hay aksi!

Dün geceden sonra kendimi tuhaf hissetmem nasıl bir aymazlık? Cesur'un etkisi berbattı. Sanki elini fütursuzca göğsüme daldırıp içimden başka bir kadın çıkarmıştı. Çıkan kadın arsızdı. Mantıksız, düşünemeyen ve sadece dürtülerle hareket eden bir hayvandı sanki. Tehlike hormonlarımla oynamıştı. Bedenim bana temiz bir ihanet çekmişti. Zangır zangır titrememin başka ne açıklaması olacaktı? Lisa yoktu! Saf arzu vardı sadece. Hiç bu kadar çıldırdığımı hatırlamıyorum. Elimi gözümü bağladığında bile bunu hissetmemiştim. O zaman bile bu yasak şehvete karşı koyabilmiştim. Ama dün gece...

Beni öpmesini istedim. Son defaymış gibi öpmesini istedim!

Bunu yapmadığı için rahattım şu an. Ama ne rahatlığı yahu? Vicdan mevsimleri kara vurdu, her yer bembeyaz oldu!

Çerez yerken bir anda acısı denk gelir de o kof tat mide bulandırır ya, benim de midem öyle bulanıyordu. Bir kez daha kendimi kirli hissettim dün gece çünkü. Banyoya girdiğimde bacaklarımın arasından akmıştı suyla birlikte kirim. Bardak alabildiği kadar alır ama eğer taşırırsan fazlasını akıtır dışına. İşte ben dün gece doldum. Ve hiç ıslanmadığım kadar çok ıslandım.

Onun için.

Kahretsin!

Yoo, yoo hayır! En kötü olan bu değildi tabi! Kuşkusuz en kötüsü Cesur'un bunu biliyor olmasıydı.

"Ne hissettiğini biliyorum. Acını bitirebilirim sadece bana izin ver."

Sikeyim o nasıl laf?

Sen eczane misin? İğnen mi var senin? Hay sikerler, var tabi dimi?

Saçmalıyorum.

Deli saçması hepsi!

İki aydır üstümde hiç bir baskı kuramayan adam şimdi kurabiliyor, neden? Hadi söylesene Lisa! Bak aynaya, hadi!

Aptal bir kız çocuğu gibi ona aldandın çünkü!

Senden sevgi dilendi diye döve döve taş ettiğin kalbini yumuşattın sen!

Yemekmiş! Al sana yemek! Sevgim her zaman aramızda olacak belli ki, çünkü o önemli. Sen peki? Kızım sen önemli değil misin?

Nerde senin sadakatin?

Nerde ilmek ilmek ördüğün sabrın?

Kim için, ne için harcıyorsun en değerli varlığını?

Değer mi? Acımasız şehvet saldırılarına nasıl boyun eğersin?

Cesur kurbağa mı da öpünce prense dönüşsün? Hangi masaldaysan son durağa geldin in hanfendi!

İki kaşımın ortasına sapladığım baş parmağım ve işaret parmağımla sıktım etimi yukarı doğru.

Cesur'un o hali neden içimi kanatmıştı benim? Mağusa limanındaki kadın gibi haykırdım ben sessizce o halini görünce, neden? Yedi bıçak yarası gözlerindeydi diye mi?

GECENİN FAZ'IWhere stories live. Discover now