Bölüm 36

5.7K 224 34
                                    

Herkese selaaam

Umarım iyisinizdir.

Bu aralar sık bölüm atmaya şükür ki başladım aman nazar değmesin 😋

Neyse tutmayayım sizi bölüm sonunda görüşürüz. Uzun bir bölüm var önünüzde.

İyi okumalar 💜

1 sene önce:

İzmir

Hava kararmış, hastanenin yüksek ışıklandırmaları yapay bir gündüz oluşturmuştu.

Oysaki güneş oradaydı işte. Terastaydı.

Ameliyatı kötü geçmişti anlaşılan. Yüzünden düşen bin parçaydı.

Bu bugün girdiği üçüncü ameliyattı. Akşamdan nöbetçi değilmiş gibi bu gece de burada kalacak gibi duruyordu.

Çok sevdiğim saçlarını biraz kestirmişti. Kuaförün tuhaf bakışlarına aldırmadan kestiği saçları istemiştim.

Güneşin hiçbir kalıntısı çöpe gitmeyi hak etmiyordu.

Hastanenin terasında saçlarını sertçe tutarken hastane odasından gördüğüm kadarıyla önümdeki beyaz kağıda dökmeye çalıştım şimdiki halini.

Ağladığına şahit olmamıştım. Rüyalarım dışında.

Onun dışında gülerken, sinirliyken, şaşırmışken ve daha bir çok resmi vardı.

Fotoğraflar, resimler yetmiyordu. Onu özlemiştim. Bugün işim olduğundan gündüz görememiştim ve günüm zehir olmuştu.

Onu göremeyecek olsam da zihnimdeki halini çizmek, çizerken her bir parçasını düşünmek bana büyük keyif veriyordu.

Kesinlikle muhteşem bir şaheserdi.

Aradan geçen üç ay çok yoğundu. Her türlü duyguyu yaşamıştım.

Sevdam, aşkım, kıskançlığım, hüznüm, korkularım...

Karşısına çok kez çıkmak istemiştim. Her üzgün olduğunda bana sarılsın, sahte gülüşleri sunmak zorunda olmasın.

Ama biz imkansızdık. Karan bu demekti. Anlamıştım.

Kara sevdam karşımdaydı ama beni görmüyordu bile. Ve kavuşulamayan sevdalar kara sevda oluyordu.

Mutlu sonumuz yoktu bizim. Daha doğduğumda her nasıl anlamışsa anlamışlardı.

Karan'lığım sana bulaşmasın sevgilim. Sen beyaz kal. Bembeyaz. Melek gibi.

O sırada kulaklığımdan çalmaya başlayan şarkı tam olarak biz'dik.

Uçurum uçurum gözlerine baktığım sensin.

Güzel gözlerine görebilmek için bakışlarımı ona kaldırdığımda terasın cam kapısından kendisine baktığını gördüm.

Kendi kendine bir şeyler söylüyordu. Sanki kızar gibiydi. Ya da üzgün gibi.

Oturduğum yerden doğrulup çatılan kaşlarımla ne olduğuna bakmak için doğrulduğumda aceleyle içeri girmişti.

Ne yapıyordu?

Hastane odasından çıkıp merdivenleri  büyük adımlarla inip u şeklindeki hastanede terasın olduğu bloğa girecekken üzerinde beyaz önlüğüne bulaşmış kanlarla Beren çıkmıştı.

Bir Ege Masalı Where stories live. Discover now