𝑶𝒕𝒉𝒆𝒓 𝑯𝒂𝒍𝒇 |𝑱𝒊𝒎𝒊𝒏✔

𝑭𝒊𝒏𝒂𝒍

da tıpkı benim gibi bakışlarını bana çevirdi. "Seni kırmaktan çok korkuyor mesela. Yada hayal kırıklığına uğratmaktan."

Hüzün içeren bir ifadeyle gülümsedim. Bunları biliyordum ve tam da bu yüzden doğru kişiyi bulduğumu ve onu kabul ederken hayatımın en iyi kararını verdiğimi düşünüyordum.

"Senin adına da onun adına mutluyum." Dedikten sonra derin bir nefes aldı. "Ayrıca aramızda bir gariplik olmadığı içinde."

Ne demek istediğini çok iyi anlıyordum. Bir süre boyunca bende bu konuda biraz endişe duymuştum çünkü Jimin'in belli etmemeye çalışsada beni ondan kıskandığını biliyordum.

"Bende mutluyum Jimmy."

Dürüst olmak gerekirse bazen kendimi çok garip hissediyordum. Bir zamanlar kendimi ona çok kaptırmıştım ve onun yanında olmak için elimden gelen her şeyi yapmıştım. Şimdi ise aklım ve kalbim tamamen bir başkasına aitti.

Çok benziyorlardı ama bir o kadar da farklılardı. En azından benim için.

"Ne yapıyorsunuz?"

Jimmy ile başımızı aynı anda balkonun kapısına çevirdik. Jimin kaşlarını kaldırmış bize bakıyordu. Ardından her hangi bir cevap beklemeden yanımıza geldi.

"Konuşuyorduk."

Cevabımın ardından arkadan kollarını belime dolayıp, sırtımın göğsüne çarpmasına sebep oldu ve aşağı kayan hırkamdan dolayı açılmış omuzuma bir öpücük kondurdu.

"Ne hakkında?" Jimmy yanımızda olduğu için kendimi biraz utanmış hissettim ama bir şey yapmayarak sessiz kaldım.

"Senin dedikodunu yapıyorduk." Jimmy araya girip benim yerime cevap vermişti. Dediği şeyin ardından Jimin başını omuzumdan kaldırdı.

"Bende diyorum ki kulaklarım neden çınlıyor." Bunun ardından güldüm ve başımı istemsizce ona yasladım. Bu beni daha sıkı tutmasına sebep oldu.

"Filmi seçtiniz mi bari?" Konuyu değiştirmiştim. Jimin yüzünü buruşturup başını salladı.

"Evet seçtiler. Sizi çağırmak için geldim zaten."

Bu kadar mutsuz olduğuna göre kesin korku filmi izleyecektik. Jimmy'de durumu anlamış olacak ki bıyık altından gülüyordu.

"O zaman ben gideyimde bir bakayım ne seçmişler."

İmalı bir şekilde konuşup Jimin'e kısa bir bakış attı ve balkonun çıkışına doğru ilerledi. Jimmy yanımızdan gittiğinde Jimin'in bana daha çok yaklaştığını hissettim.

"O az önce bana bir imada mı bulundu?" Ciddi ciddi merakla soru sorması kendimi tutamayarak sesli bir şekilde gülmeme sebep oldu.

"Bilmem."

Bunu dememin ardından aramıza çok kısa bir sessizlik girdi. Tam dibimde olması içimi huzurla kaplıyordu. Havanında güzelliğiyle derin bir nefes alıp kendimi rahatlatmaya çalıştım.

"Bugün neşeli görünüyorsun."

Eliyle karnımı nazikçe okşamaya başladı. Olay olduğundan beri bunu çok sık yaptığını fark etmiştim. Beni daha fazla huzursuz etmemek için belli etmemeye çalışıyordu ama onunda çok üzgün olduğunu biliyordum. Sadece bana kıyasla daha az belli ediyordu.