Her şeyi aldığımı düşünüyordum ama anahtarım yoktu. "Anahtarım yok. Bakar mısın orada mı?"

Gözlerimle kapının hemen yanında duran dolaplı askılığı işaret ettim. Jinsoul oraya doğru ilerleyip anahtarımı aramaya başladı.

"Burada yok. Belki odandadır."

Orada olmadığını söylemesi kaşlarımı çatmama sebep oldu. Emin olmak adına bir kere daha çantamı karıştırdım.

"Çantama koyduğumdan eminim ama yok."

"Düşürmüş olmayasın?"

Düşürmüş olsam sesten falan fark edeceğimi düşünüyordum ama bellide olmazdı. Şu sıralar fazlasıyla dalgın olduğum için buna ihtimal veriyordum.

"Galiba cidden düştü. Neyse eve gelince yeniden bakarım."

Jinsoul başını sallayarak beni onayladı. Bende son bir kez ona gülümseyip arkamı döndüm ve merdivenlere doğru yöneldim. Çok uzun zaman sonra Jimmy'nin evine gidecektim ve şu an bunu yaptığıma inanamıyordum.

*

Derin bir nefes verip önünde durduğum kapının ziline bastım. Heyecanlıydım ve uzun zaman sonra onu yeniden görecek olmak beni biraz geriyordu. Ayrıca içimde bir türlü engel olamadığım yoğun bir hüzünde mevcuttu.

Gergin bir şekilde kapının açılmasını bekliyordum. Bir kaç saniye geçmesinin ardından da kapı yavaş bir şekilde açıldı. Jimmy'nin annesini karşımda görünce yüzüme samimi bir gülümseme yerleştirdim. Buraya gelmeden ona haber vermiştim bu yüzden beni bekliyordu.

"Hoşgeldin Lena. Geldiğin için teşekkür ederim."

"Hoşbuldum." Ayakkabılarımı çıkarıp içeriye girdim. "Ve teşekkür etmenize gerek yok. Ben Jimmy'nin arkadaşıyım. Gelmem lazımdı."

Annesi yalnızca gülümsemekle yetindi. Hiçbir şeyden haberi yoktu ve haberi olsa nasıl bir tepki verirdi merak ediyordum.

"Jimmy odasında. Sen geç bende size yiyecek bir şeyler getireyim."

Bunu söylemesi aklımın eski günlere gitmesine sebep oldu. Eskiden bu eve çok fazla geliyordum ve uzun zaman sonra yine burada olmak beni duygulandırmıştı. Evlerine her gelişimde annesi Jimmy'nin odasına ikramlar getiriyordu ve bunu her yaptığında kendimi dünyanın en mutlu insanı hissederdim.

Çünkü o zamanlar mutluydum.

Bayan Park'a bakıp başımı olumlu anlamda salladım ve Jimmy'nin odasına gitmek için harekete geçtim.

"Anne ben çıkıyorum."

Fakat duyduğum tanıdık ses olduğum yerde donup kalmama sebep oldu.

Çok geçmeden de sesin sahibi olduğumuz yere gelmişti. Beni görünce gözleri hafif bir şekilde irileşti. Benimde ondan farklı bir yanım yoktu. Aslında onu gördüğüme bu kadar şaşırmamalıydım ama cidden onu burada beklemiyordum.

"Lena?"

Jimin kendini tutamayarak aynı şekilde şaşkın bir ses tonu ile konuşmuştu.

 𝑶𝒕𝒉𝒆𝒓 𝑯𝒂𝒍𝒇 |𝑱𝒊𝒎𝒊𝒏✔Where stories live. Discover now