62. Telefon

55.6K 2.5K 1.7K
                                    

Bu bölümü dalin9898 ve Mrs_captain35 ithaf ediyorum.

Son kontrolleri yapamadım. Umarım hatalı bir yer yoktur. 🌼

Keyifli okumalar

Saatler süren yolculuğumuz evin bahçesinde sona erdiğinde Enzio'yla başbaşa yolculuğun tadını çıkarmış, yol boyunca gezerek, alışveriş yaparak gelmiştik. Tatile bizimle birlikte gelen Luca ve Yeliz bize haber vermeden sabah geri dönmüş, bizim de havaalanına geçeceğimizi sanıyorlardı.

Bizim gideceğimizi bildikleri halde oğullarına veda etmeden çekip gitmişlerdi bir de bana duygu sömürüsü yapıp özledik diyorlardı. Artık onları anlamaya çalışmaktan yoruldum bu yüzden sesimi çıkamamıştım. Şimdilik.

Yolculuğumuz evin önünde sona erdiğinde akşam olmuştu. Araçtan indiğimizde bahçe kapıları kapanmak üzereyken içeri giren araçla yüzüm güldü. Yolda Enzio, Arnaldo'yu arayıp Ayda'yı getirmesini söylemişti. İlk başta başka bir planları olduğunu söyleseler de ısrarlarım sonucunda gelmeyi kabul etmişlerdi.

Yanımızda duran araçtan Ayda indiğinde sabırsızlıkla yanına gittim. Benden bakışlarını kaçırıyor, göz göze gelmeye çekinir bir hali vardı.

"Hoş geldin."
Bu sefer ilk adımı ben attım. Belki de benim konuşmamı bekliyordu kim bilir.

"Hoş buldum."
Yine kaçamak bir cevap. Bu sefer etrafa değil, kıyafetlerime bakıyordu. Aniden sarıldığında kulağıma fısıldadığı sözler beni şaşırttı.
"Sus. Kimseye söyleme."

'Ne? ' diye soracaktım ki geri çekilip ellerini montunun cebine soktu. Kaşlarını belli belirsiz kaldırıp eşlerimize baktığında sus demek istediğini anladım. Ama ne hakkında susmam gerektiğini hala anlamamıştım. Onları dinlememi mi istiyordu?

Gözlerimi Enzio ve Arnaldo'ya diktiğimde kendi aralarında konuştuklarını gördüm. Ara sıra bize bakıyor ama konuşmadan durduğumuzu görüyorlardı sadece. Ayda'nın dediğini yapıp dinlemeye başladım.

Her şeyi duymam lazımdı. Neden Ayda'nın konuşamadığını bilmem lazımdı. Ona konuşma mı demişlerdi? Ne görmüştü? Ne duymuştu? Neden onu susturmuşlardı? Şuan neden susup dinlememi istiyordu?

Ben onları dinleyemeden Arnaldo üzerindeki bakışlarımızın farkına varmış olacak ki konuşmayı bitirdi.
"Ayda buraya gel."
Seslenip Ayda'yı bir kolunun altına aldığında ona nefretle bakmamak için kendimi zor tutuyordum. Dudaklarımı gülümsemeye zorladığımda yüzümdeki bozguna uğramış ifadenin geçmediği belliydi.
"Tatiliniz iyi geçmedi sanırım? Müge hasta mısın? Yüzün solmuş?"

Şimdi saçını başını yolmak vardı ama hiç bir şey olmamış gibi gidip Enzio'nun elini tuttum. Onun bu olanlardan haberi var mıydı bilmiyorum ama arkadaşımı tehdit edenlerinin arasında o da olmasa çok iyi olurdu yoksa sonu hiç iyi bitmezdi. Söz vermişti, tutsa iyi olurdu.

"Harika bir tatil geçirdik. Rüyada gibiydim. Hiç bitmesin istedim ama arkadaşımı da özledim. Uzun süre ayrı kalınca duygulandım sadece. Bakmayın siz bana, duygusalım son günlerde."
Enzio da beni bir kolunun altına aldığında saç diplerime bir öpücük kondurdu.

" Bu çirkin yaratık da ne? "
Arnaldo'nun sorusuyla Leo'nun kucağındaki kedimizi gördüm. Soğuktan üşümesin diye üzerine sardığı şey benim ayıcıklı pijamam olamaz değil mi? Çoraplarımdan sonra bir de pijamalarım mı? Of Enzio of!

"Tanıştırayım bebeğimiz Winnie Venedik. Ayrıca çirkin değil benim oğlum."
Arnaldo'nun tiksinen yüzü bir anda yumuşadı ve kahkaha atmaya başladı. Hadi o gülüyordu onunla birlikte diğerleri neden gülüyordu?
"Bunda komik olan ne?"

TUTSAK +18 (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin