Son Büyücü

Final

5 Yıl Sonra

"Hazer! İris ortalıklarda yok! Bulamıyorum!" diye bağırdım.

"Ne demek yok?" diyerek gelen Hazer ile "Yok işte! Öğle uykusuna yatmıştı. Bende o sıra tuvalete gitmiştim. Döndüğümde yoktu." dedim.

İris; Hazer ve benim dört yaşındaki prensesimizdi.

Hazer "Muhafızlar!" diye bağırırken tavandan gelen ses ile kafamı yukarı kaldırdım.

Bize gülerek bakan İris ile "Annecim sen oraya nasıl çıktın?" diye sordum.

"Uçtum!" diye bağıran İris ile "Bu özellik kesinlikle senden geçti." dedim.

Hazer "İşine gelmeyen tüm özellikler benden geliyor." dedi.

"Ben uçabiliyor muyum? Yavrumuzu indir oradan." dedim.

Hazer hiçbir şey demeden İris'i kucağına aldı.

"Melez çocuk fikri başta çok iyiydi." dedim.

"Annesinden aldığı güçler ile saray neredeyse yanacaktı." demesiyle "İlginç. Bu gücü kimden aldığını bilmiyorum." dedim.

"Kesin o da benden gelen bir güçtür." dedi Hazer.

"Kesin öyledir." dedim.

"Annemden aldım!" diye bağıran İris ile "Çaktırmasana kız." dedim.

İris bu dediğime gülerken karnımda hissettiğim ağrı ile yüzümü buruşturdum.

Hazer endişeyle "Meleğim iyi misin?" diye sordu.

"İyiyim. Ben bir lavaboya geçeyim." dedim ve banyoya gittim.

Klozetin kapağını kapatıp üstüne oturdum.

Tişörtümü hafif sıyırdığımda karnında gördüğüm iz ile çığlık attım.

Siyah minik ayak izi vardı. Bu bizlerde hamilelik işaretiydi. Eğer ayak işareti beyazsa kız siyahsa erkekti.

Önde Hazer olmak üzere muhafızlar banyoya dalınca tişörtümü hızla indirdim.

"Meleğim iyi misin? Niye çığlık attın? Bir şey mi oldu?" diye sordu Hazer.

Gözlerim dolarken "Oğlumuz olacak." dedim.

"Hamilesin!" demesiyle kafamı "evet" anlamında salladım.

Hızlıca bana sarıldı ve "Sana çok aşığım." dedi.

Kafamı göğsüne yasladım ve "Bende seni deli gibi seviyorum." dedim.

"Kaydeşim olacak!" diye bağıran İris'i kucağıma aldım ve "Senin gibi akıllı olur umarım." dedim.

"Ona bildiğim hey şeyi öğyeteceğim!" diye sevinen İris ile "Umarım saray yakma gibi şeyleri öğretmezsin." diye mırıldandım.