Beware Of The Brothers [Novel Çeviri]

Neden Benden Bu Kadar Nefret Ediyorsunuz?

"Sen deli misin?"

Eugene bana sordu.

Boş bir beklentiydi. Ama onun gözünde ben hala yedi yaşındaydım.

"Biliyorum. Evet, belki ben deliyim? "

Ernst’in bir süre malikâneden uzakta olduğu zamanı değerlendirmiştim.

Ama Eugene beni yakaladı ve konağa geri sürükledi. Şöminenin önüne bir battaniye koydum.

Eugene arkamı dönüp dişlerimi çırpmış gibi göründüm.

Benim tuhaflığımı anlamaması anlaşılabilirdi. Neredeyse donarak öleli uzun zaman olmadı ama yine aynı ince müslin elbiseyle köşkten ayrıldım.

Ama yardım edemedim!

Gözlerimi ilk açtığım yere geri döndüğümde bu rüyadan uyanıp uyanamayacağımı merak ettim!

"Deli olup olmaman umurumda değil, ama beni rahatsız etme. Bunu yaparsan insanların umursayacağını düşünüyor musun? "

Eugene, benden hoşlanıp hoşlanmadığını söyleyecek cesarete sahipti.

"O zaman beni yalnız bırakabilirsin. Neden beni boşuna aldın? Bunun faydası yok…"

Ne olacağını bilmediğimde gidebilmemin hiçbir yolu yoktu. Ayrıca Eugene beni biraz rahatsız etti. Belki de bilmediği bir şeydir.

Kendimi eskisi gibi bir buçuk saat boyunca karda gömersem 20'li yaşlarıma geri döneceğimi düşündüm.

["Kahretsin, keşke bir saat daha dayanabilseydim."]

Eugene, benim berbat tavrıma kaşlarını çattı.

"Seni kurtarmak için mi yaptığımı mı sanıyorsun? Ölümünün Ernst evinde olduğunu görmek istemiyorum. "

['Ah, tabii ki. Ernst ve ailen uzun süredir önemsediğin tek şeydi. ']

İçimde çok alaycı bir şekilde düşündüm ve popomu şömineye yaklaştırdım.

"Öyle ölmek için dışarı çıktığını sanıyordum, ama yine de yaşamak istiyor musun?"

Eugene şaşkına dönmüş gibi alaycıydı, beni ateşte boğulurken izliyordu.

Bu arada, Eugene'in böyle duygusal bir yön gösterdiğini görmek garip. Ona battaniyenin içinde baktım.

Sonra ben uyuduktan sonra sıkıntılı bir bakışla ağzını açtı.

"Bana neden öyle bakıyorsun?"

Şu anda Eugene'nin kızgın ve sinir bozucu olduğunu görmek beni tuhaf hissettim. Bu oldukça yeni bir tepkiydi!

Vay.

Ernst çifti ölünceye kadar Eugene sıkıcı bir insana dönüşmeye başlamadı.

Bir süre sessiz kaldım ve sonra Eugene'den uzaklaştım. Bir sonraki gözüme çarpan şey Eugene'in arkasına yerleştirilmiş tam vücut aynasıydı ve yansıyan kişiye baktım.

Küçük bir kız bir battaniyeyle başının üstünden kıvrıldı.

Kırmızı battaniyenin altında ortaya çıkan saçlar soluk beyaz gümüştü.

Ernst çiftinin bende ölen kızları Arina'yı yansıtmasının bir nedeni, bu gümüş saç yüzünden olmalı.

Ona benzeyen Düşes Ernst ve Erich aynı saç rengine sahipti.

Ama benim için?

Arina olamadım.

Ancak en büyük fark gözlerimin renginin Arina gibi mavi değil koyu mor olmasıydı.