Takipteyim

--3--

Meyra'nın ağzından

Yiğit asansöre doğru yürümeye başladı. Bende güvenliğe doğru yavaş ve emin olmayan adımlarla ilerliyordum. Asansörün önünde duruyordu ama asansör bir türlü gelmedi. Bende güvenliğin yanına geldim. Ne diyeceğim ben şimdi bu adama? Sicil belgesi buradan mı alınıyor dersem o da hayır buradan değil deyip eliyle başka bir yeri işaret ederse oraya gitmek zorunda kalırım takipte olduğum anlaşılamasın diye. Yiğit'i takip edemem. Başka bir şey bulmalıyım.

'' Bu binaya doğalgaz faturası ne kadar geliyor?'' Ne dedim lan ben? Sanane doğalgazından geri zekâlı. Görevli bana bön bön bakıyordu. Adam ne dediğimi anlamaya çalışıyordu galiba. Arada da Yiğit'e bakıyorum ama hala binemedi asansöre.

'' Anlamadım.'' Güvenlik görevlisi gözlerini açmış bana bakıyordu. Tabi anlamaz. Ben ne soru sorduğumu anlamadım ki adam bana ne cevap vereceğini anlasın. Yiğit hala asansörün önünde duruyordu.

'' Doğalgaz diyorum ya. Ne kadar geliyordur buraya?'' Ne kadar da salağım. Başka soru mu yok sanki.

'' Nerden bileyim ben?''

'' Biliyorsundur burada çalışıyorsun sonuçta.''

'' Dalga mı geçiyorsunuz siz hanımefendi? Nerden bileyim ben? Ayrıca size ne?''

İyicene sinirlendirdim adamı. Kafamı çevirip asansörün önüne baktığımda Yiğit yoktu. Adamla lafa daldım Yiğit'i kaçırdım. Güvenliğe hiçbir şey demeden merdivenlerden yukarı çıkmaya başladım. 4. kat demişti dimi...

Nefes nefese kaldım resmen. Ne bitmek bilmeyen merdivenmiş arkadaş çık çık bitmiyor. Peki, nerde bu? Etrafıma dikkatlice baktım ama yoktu. Nereye kayboldu iki dakka da. Arkama bakayım bari deyip arkamı döndüm. Birden dosyalar uçuşmaya başladı. Adamın birine çarptım ve elindeki kâğıtlar uçuştu. Havada birkaç tanesini yakaladım ama çoğu yere düştü. Eğilip yerdekileri toplamaya başladım.

'' Biraz dikkat etsene senin yüzünden bütün dosyalar karıştı.'' Çok sinirlenmişti belli ki. Yüzüne bakamıyordum. Sesi çok genç geliyordu. Kafamı kaldırmadan yerdekileri toplamaya devam ederken '' Çok özür dilerim. Gerçekten istemeden oldu.'' Dedim.

'' Yok, bir de isteyerek yapsaydın.'' Diye bağırdı. Daha başka şeylerde dedi ama dinlemedim. Etraftakilerin bizi izlediğine adım gibi eminim ama kafamı kaldırmadan yerdekileri toplamaya devam ettim. Ne kadar çok dosya var. Oda eğilip sert bir biçimde toplamaya başladı. Adam hala bağıra bağıra konuşuyordu. Hepsini topladık. Ayağa kalktım ve yüzüne mahçup bir şekilde baktım. Gerçekten çok gençti. Uzun boyluydu ve Allah var yakışıklıydı. Gözlerinden ateş çıkacaktı sanki. Elimdeki kâğıtları bir hışımla aldı.

'' Ben gerçektende çok özür dilerim. İsterseniz dosyaları birleştirmenize yardım edeyim.''

'' Ne saçmalıyorsun sen? Dava dosyalarını uçurduğun yetmedi de daha fazla mı karıştıracaksın?'' Adam o kadar bağırdı ki nefesini yüzümde hissettim.

'' Tamam haklısınız. Ama ben sadece dağıttıklarımı toplayıp size yardım etmek istedim.''

'' Bide yardım etmek istedim diyo. Bak kızım burada beş dava dosyası var ve sen hepsini birbirine karıştırdın. Ben bu dosyaları düzenlemek için bütün gece uğraştım ama senin gibi bir sakarın işimi bozabileceğini hesaplayamadım.''

'' Ya, tamam, anlıyorum bana çok kızgınsınız. Ama siz bana böyle bağırınca dosyalar eski haline gelmiyor.'' Bu sefer benimde sesim yüksek çıktı.